Bugün okulun ilk günü serbest gideceğimiz için kıyafet seçmek zorundayım. Artık lise 3 oldum ve bunun heyecanını yaşamak istiyorum. Küçükken hep lise 3'e gitmeyi hayal ettim ama çok boktan olduğunu biliyorum. Çünkü Eray'ı görmek zorundayım. Bizim bir grubumuz var o yüzden yüzüne bakmak zorundayım. Onunla yazın ayrıldık. Çocukca bir nedenden dolayı trip attı. O çok ergenimsi bir kişiliğe sahip bilmiyorum ama bana göre öyle. Dolabıma bön bön bakarken ne giyeceğimi buldum. Zımbalı siyah şortumu onun üzerine 'Shade' yazan göbeğimde biten kısa kollu salaş tişörtümü seçtim. Onları üstüme geçirdikten sonra saçlarımı düzleştirdim. Yaz daha bitmediği için güneş vardı. Kafama 'Obey' yazan capimi takdığımda hazırdım. Ben buydum diğer kızlardan oldukça farklı. Esmerdim kahverengi gözlerim uzun kirpiklerim vardı. Uzun boyluydum. Diğer kızlar elbise giyerken ben genelde bunları giyerdim. Hangi dersler olduğunu bilmediğim için çantamı almadan çıktım. Elimde sadece telefon ile gidiyordum. İnek ben desem yalan olur. Annem ile babama gidiyorum dedikten sonra vanslarımı giydim ve evden çıktım. Özge'yi aradım.
''Nerdesin lan?''
''Hasret seni görüyorum şuan.''
Telefonu kapattım ve buraya gelen Özge'ye baktım. Sarışın uzun saçlarına maşa yapmıştı. Gözlerinin mavi tonu uzaktan bile belli oluyordu. Pembe bir şort onun üstüne beyaz askılı bir tişört giymişti. Ayakkabı olarak babet giymişti. Ona iğrenerek bakarken yanıma gelmişti.
''Ne bakıyon öyle bi kusurum mu var?''
''Ya bir kusurun yok güzelsin yavrum da.. Ne bu böyle kıyafet cici kızlar gibisin. Hadi gidelim.''
''Ne yaa? Yürüyecek miyiz?''
''Yok özel uçağımı çağırdım gelir birazdan.''
''Offf!''
Okulumuz çok uzak değildi fakat yine de baya bi yürüyorduk. Arabayla 10 dakikalık yoldu. Yol boyu havadan sudan konuştuk. Okulun önüne geldiğimizde içime bir heyecan geldi. Çünkü Eray tam karşımdaydı. Bana bakıyordu. Eray Özge'yi yanına çağırdı. Birşeyler konuştular ama anlayamadım. Onları izlerken yanıma Melisa geldi. Bu kız gerçekten çok güzeldi. Sarışın mavi gözlüydü dolgun dudakları vardı. Erkek olsam çıkardım tabii sevgilisi Cenk izin verseydi.
''Selam yavru!'' dedi ve boynuma sarıldı ben sedeledim.
''Bebeğim burada olmaz akşamı bekle.'' diye dalga geçtim. Biz böyleydik yani birbirimize sevgili gibi davranırdık. Sevgi anlayışımız çok güzel.
''Hadi girelim.'' okuldan içeri girerken. Özge ile Eray'ın hala konuştuğunu gördüğümde içim sızladı. Biz sınıfa girdik. Melisa ile yan yana oturduk ki o sırada Özge geldi.
''Kanka Eray ile ne konuştunuz?'' dedim yüzünü diğer tarafa çevirdi.
''Birşey yok ya.'' dedi ben de üstelemek istemedim. Öğretmen içeriye girdiğinde hepimiz sustuk. Yeni hoca vay vayy. Bunu da çıldırtmam gerek. Derste tanıştık öğretmenle. Ders işlemedik. Teneffüste bizim grubun takıldığı mekana gittik. Kantinde olmasına rağmen buradan ayrılmıyorduk. Sürekli kavgalar felan oluyordu. Bütün grup buradaydı. Eray,Özge,Melisa,Cenk ve ben. Havadan sudan konuşurken Eray ayaklandı. Özge ona mal mal bakarken benim kolumu tuttu.
''Konuşabilir miyiz?'' başımı onaylar gibi aşağı yukarı salladım. Bir yerlere girdik ama bilmiyorum okulun böyle yerleri de varmış. Depo olduğunu sandığım yerde durdu.
''Bebeğim seni çok özledim.'' ellerimi cebime koydum.
''Vay vay vay!'' Birden bire sırtımda soğukluk hissettim. Duvara yapıştırdı beni hayvan.
''Seni son bir kez öpmek istiyorum lütfen.'' başımı olumsuz anlamda salladım.
''Sen ne kadar pisliksin ya. Bi bas git düş yakamdan!'' o sırada telefonum çaldı. Göt cebimden telefonumu çıkardım. Arayan Özge'ydi. Cevapladım. Erayın nefesini hissederken konuştum.
''Ne var?''
''Çok kötüyüm Hasret. Lütfen gel.'' ağlıyordu telefonu kapatıp göt cebime geri koydum. Eray'ı ittirip koşmaya başladım. Nerede olduğunu söylemedi mal. Telefonuma gelen mesaj sesiyle irkildim. Telefonu açtım.
Kimden: Mal
Kanka söylemeyi unuttum sınıftayım.
Mal bu harbi mal. Sınıfa koşarak çıktım. Ağlıyordu. Yanına gittim oturdum.
''Ne oldu anlat hemen.''
Kafasını bana çevirdi gözyaşlarını sildi. ''Seni kaybedeceğimi biliyorum ama sana bunu söylemem gerek vicdan azabı ile yaşayamam.''
''Kısa kes!''
''Ben Eray ile çıkıyorum. Hem de iki aydır.''
Kelimeleri hazmetmeye çalışırken aklımda bir sürü soru vardı. Ne yapacaktım? Özge'yi affedecek miydim? Biz Eray ile iki ay önce ayrılmıştık. O zamaaan. Ben ondan ayrılınca hemen. Piç. Özge'ye birşey belli etmemeye çalışırken sesli bir şekilde yutkundum.
''Sorun niye yapıyorsun ki? Sen benim sürekli arkadaşımsın. Bizi kimse ayıramaz basit bir erkek bile kankaaa.'' dedim. Gülümsedi. Ben de gülümsedim. Ben Eray'ı seviyordum. Her ne kadar kalbim kırılsa da iyi birisiydi çocuksu tavırları,yaramazlığı,ukalalığı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İnadına Sen
Literatura FemininaArkadaşın eski sevgilini çalarsa sessiz mi kalırsın? Yoksa bir aslan gibi saldırır mısın? En yakın arkadaşın için ne yapacaksın? Yeni aşklara yelken açmaya ne dersin? Farklı bir insan mükemmel birisi eskiyi aratmayacak kadar. Zor ama...