24.Bölüm "Aileymişiz Gibi"

809 77 59
                                    

Medya: Aşık oldum...

Merhabalar, ben geldim... Yeni şarkının uğruna bölüm paylaşayım dedim ve sabahtan beri uğraşarak bölümü bitirdim. 

Desteklerinizi ve fikirleriniz lütfen esirgemeyin...

***

Park Jimin'in Anlatımıyla

 "Hadi Jin hyung, daha Hobi'yi alacağız."

"Bir dakika! İşim bitmek üzere."

Evi saran güzel kurabiye kokusunu içime çekerek Yoongi'nin odasına yöneldim, bu çocuk nerede kalmıştı? Kesin giyinmemişti, uyuşukluğu beni deli ediyordu. Gerçi şirin olmadığını söylesem yalan olurdu.  Ara tatile girmiştik ve Namjoon hyung gitmeden önce son bir kez çocuklara gösteri yapmamızı istemişti. Çocukların hepsi bizi tanıdığından gitmemize üzülüyorlardı. Ben de üzülüyordum, her birini ayrı seviyordum. Gerçi birkaçı çoktan yeni ailelerinin yanındaydı...

Kapıyı tıklatmadan açarak içeri girdim ve üstsüz bir şekilde küçük bir çantaya boya tepiştiren Yoongi'yi süzdüm. Pekâlâ, biraz geç kalsak sorun olmayabilirdi. Yutkunarak ona yaklaştım ve elimi beyaz sırtına yerleştirdim. Hemen ardından dolgun dudaklarımı da omzuna bastırdım.

"Gideceğiz senin şu haline bak."

"Kabul et, hoşuna gitti?"

"Fazlaca... Ne yapıyorsun?"

"Dün yurda gideceğimizi söyleyince yüz boyası aldım."

"Yüz boyası mı?"

"Hım... Bazı şenliklerde palyaçoların çocukların yüzünü boyadığını ve çocukların çok mutlu olduğunu gördüm. Onlar için zararsız yüz boyası aldım. Eğer isterseler yüzlerini boyayacağım."

Düşünceli hali ile içim sıcacık oldu ve kollarımı karnına dolayarak ona tamamen sarıldım ve dolgun dudaklarımı sertçe ensesine bastırdım.

"Fakat çocuklardan pek hoşlanmadığını sanıyordum?"

"Sadece yaramaz olanlarından."

"Her çocuk biraz yaramazdır."

"O zaman her çocuktan biraz hoşlanmıyorum." 

Ben onun dedikleriyle kahkaha atarken, o çantanın fermuarını çekerek bana döndü ve belimi sıkıca kavradı. Gülmeyi kesip, dudaklarımı köprücük kemiğine bastırarak gözlerine baktım. Böyle güzel bir adamın benim olması beni çok mutlu ediyordu. Çıplak göğsüne iyice yapışarak başımı boyun girintisine yasladım. İnce dudaklarını pembe saçlarıma bastırdığını hissedince gülümsedim. Saçlarımı çok seviyordu, çoğu zaman ya onları eliyle okşuyor ya da dudakları ile ser bir köşesini buseliyordu.

"Sen harika bir adamsın."

"Şey... Sen de, desem çok mu sıradan olur? Ne diyeceğimi bilemedim."

Geceden Armağan(Yoonmin)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin