Geceden Armağan(Yoonmin)

27.Bölüm "Ben Kral Değilim"

Medya: Bizim güzellikler...

Merhabalar, uzun bir aradan sonra ben geldim!

Desteklerinizi ve fikirlerinizi lütfen esirgemeyin...

***

Park Jimin'in Anlatımıyla

"Jimine gübreyi getiri misin?"

"Hemen anne!"

Toprağa bulanmış ellerimi üstümdeki tuluma silerek gübre ilacının bulunduğu karton poşeti kavradım ve evin ardına doğru ilerledim. Domateslerle uğraşan annemin küçük görüntüsüne gülerek kartonu yanına bıraktım. Onun gibi yere doğru çöktüm ve elimle yaban otları yolmaya başladım.

"Ellerin tahriş olacak, git eldiven giy."

"Eldiven sevmiyorum~ Toprağı hissetmek daha güzel."

"O zaman krem sürmeyi unutma."

"Tamam."

Annemin bana dönen bakışları ile yutkunarak yeri eşelemeye devam ettim.

"Buraya geldiğine pişman gibi gözüküyorsun?"

"Hayır, hayır... Pişman değilim. Sadece... Sadece Yoongi'yi özledim. Hem dört gündür aramalarıma da dönmüyor. Mesajlarıma da kısa kısa cevaplar verip duruyor. Normalde hiç böyle yapmazdı."

Annem elindeki küçük çapayı bırakarak bana döndü ve yüzünü örten büyük şapkasını biraz geriye doğru ittirdi. Elimi kavrayarak bahçemizde bulunan kamelyaya doğru yöneldi. Oturarak beni de hızla yanına çekti. Eldivenlerini çıkararak ellerimi tuttuğunda geri çekmek istedim.

"Anne ellerim çamur."

"Ben seni yıkıyordum, buna mı aldıracağım? Gel bakalım annenin göğsüne."

Başımı annemin köprücük kemiklerine yasladım ve pembe saçlarıma dokunan eli ile iyice mayıştım.

"Sen şu Yoongi'yi bana anlat bakayım. Sevgilim diye geçiştirip durdun."

"Geçiştirmedim sadece babam pek haz etmediği için bahsini açmadım."

"Sen o yaşlı herife aldırma, anlat bakayım annene."

"Bu yılın başında karşı daireme taşındı. Biraz garip biri ama o kadar kibar ve düşünceli ki... Çok yetenekli. Benim resmimi çizdi, hem de defalarca kez. Bana çok düşkü. Yani... Daha doğrusu düşkündü. Şu birkaç gündür öyle değil. Daejeon'da yaşıyor. Annesini daha bebekken kaybetmiş ve babası tarafından da pek önemsenmemiş. Bu yüzden babasını pek sevmiyor. Pek konuşmuyor, ayrıca hareket etmeyi de pek sevmiyor. En sevdiği şey uyumak desem yalan söylemiş sayılmam, o derece uyuşuk."

"Annesiz büyümüş olması çok üzücü."

"Bir de babasız. Babası, dediğine göre, onunla hiç ilgilenmemiş."

"Ah... Çok üzücü. Peki, sana karşı olan düşkünlüğü nasıl?"

"Aşırı derecede fazla. Hem de aşırı derecede. Başkalarının bana dokunmasını sevmiyor. Anlamışsındır nasıl düşkün olduğunu. Buraya gelmemi istemiyordu, sürekli birlikteydik. Hatta aynı evde kalıyorduk desem yeridir, benimle uyumayı çok seviyor. Bu yüzden bu kadar şaşkınım ya. Onunla görüntülü veya sesli konuşmak istediğimde reddediyor. Mesajlarıma da sanki zoru zoruna dönüyor gibi. Ne yaptığını sorduğumda 'Boş ver.' deyip duruyor. Benim tanıdığım Yoongi bunu yapmaz ki."