Hızlıca iksir sınıfına doğru ilerledim.Derse geç kalamazdım yoksa Snape'nin gözünden düşersim ve binamdan puan kırılırdı.
Sınıfa girdiğimde neyseki geç kalmamıştım.Geç kalmamamın verdiği rahatlıkla derin bir nefes verdim.
Boş yer için etrafa baktım.Riddle'ın yanı boştu.İzin almadan direkt yanına oturdum.Bir şey demedi.
"Günaydın." dedim neşeli görünmeye çalışarak.
"Günaydın."
Çaktırmadan Riddle'ın kolundan dürttüm ve elime odaklanmasını sağladım.Mors alfabesi ile ona bugün toplantı olup olmadığını sordum.Riddle elini masaya koyup "var" diyerek sorumu yanıtladı.Kafamı olumlu anlamda salladım,o sırada sınıfa Snape geldi ve derse başladık.
Ders çok sıkıcı ilerliyordu.Normalde bu dersi severdim ama şuan hiç sarmıyordu.Gözlerim Riddle'a kaydı,aklıma onla tanışma anımız geldi.
Sikeyim!Keşke bu berbat ormana gelmeseydim.Birde üstüne üstlük yağmur yağmaya başlamıştı.Koşmaya başladım ama ayaklarım acıyordu.Çünkü harika bir şekilde ağaç dalına takılıp sol ayağımdaki ayakkabıyı yırtmayı başarmıştım.Ben koşmaya çalışırken ormandaki vahşi yaratıklardan saçma saçma sesler geliyordu bu beni daha çok korkutuyordu.
Önüme köpeğe benzeyen bir yaratık çıktı.Ağzımdan istemsizce bir çığlık kaçtı.Ağzını açmış bana saldırmayı beklerken elimdeki bıçağı gözlerinin arasındaki boşluğa sapladım.Ölmüş olması gerekiyordu.Zaman kaybetmeden ordan uzaklaşmaya başladım.
Hızlı hızlı kaçarken tekrardan yere düştüm,dengemi sağlayamıyordum.Heryerim yara bere içinde olmuştu,neyse şuan bu önemli değildi benim bu lanet ormandan kurtulmam gerekiyordu.
Ayağa kalkmaya çalışırken yandaki çalılardan ses duydum.Hemen oraya doğru yöneldim ve elimdeki bıçağı ona doğru yönelttim.
Her an saldırmaya hazır bir vaziyette beklerken bana doğru yaklaşan kişinin Riddle olduğunu görünce şaşırmıştım.
"Burda ne işin var?"
"Seni ilgilendirmez."dedim net bir ses tonuyla.Muhtemelen bu cevabım onu sinirlendirmişti.
"Pekala,o zaman bu ormandan seni kurtarmayacağım."
Aslında beni kurtarsa iyi olurdu çünkü yürümeye dermanım yoktu.Bu yüzden ona doğruyu söylemeye karar verdim.
"İksir yapmam gerekiyordu,ondan yasak ormana geldim."
"Hangi iksiri yapıyorsun,muhtemelen yasak olan bir iksirdir.Yoksa rahatlıkla okulda istediğin malzemeleri bulabilirdin."
Haklıydı yasak olan bir iksir için bu ormana gelmiştim.Neyse ona amacımı anlatmıştım şimdi beni kurtarmalıydı.
"Pekala,sana amacımı söyledim.Şimdi beni kurtar bu aptal ormandan."
"Daha herşeyi net olarak söylemedin ama yinede seni kurtaracağım."
Beni kesinlikle boş yere kurtaramazdı.O Tom Riddle idi.Sebepsiz yere birine iyilik yapmazdı.
"Herneyse kolumu tut."
"Cisimlenebiliyor musun?"
"Kolumu tut dediğime göre hayır." dedi dalga geçercesine.
Hiçbir şey demeden kolunu tuttum.Şuan onla ağız dalveresi yapacak havamda değildim.
Kolunu tutar tutmaz Slytherin ortak salonuna gelmiştik.
"Teşekkürler."dedim.
"Bana borçlandın."deyip göz kırparak yatakhanesine doğru ilerledi ve bende kendi yatakhaneme doğru adımlarımı attım.
Tanışma anımız aklıma gelince gülümsedim.Aptal bir tanışmaydı ama sonu böyle değildi.Şuan o kadar samimi olmasak da onun gözünde önemli biriydim çünkü Slytherin'in en güçlü cadısı bendim.Belki Hogwartsdaki en iyi cadı bendim ama Slytherin kesindi.Güçlü ve iyi bir cadıydım.
---
Dersler bitmişti ve toplantı vardı.Toplantıya hazırlanmam gerekiyordu.Üstüme siyah bir dar tişört ile siyah bir pantolon giydim.Toplantıya dair dikkat çekmememiz gerekiyordu.Saçımı düzgün bir şekilde tepeden topladım ve hazırdım.Makyaja falan gerek olduğunu düşünmüyordum.Bu yüzden yatakhanemden ayrıldım.
Bölüm Sonu
