GİZEMLİ KUTU
Bugüne kadar ne yaşamış olursam olayım, hata yapmış dahi olsam, arkamda duran bir aileye sahip olmuştum her zaman. Onlardan gizlediğim şeylerin sayısı sınırlıydı. Son günlerde üzerine en büyüğü eklenmişti; benim bile kaldıramayacağım kadar ağır bir şey.
Sürekli olarak düşünüyor ve sorguluyordum; fakat asla bir sonuca varamıyordum. Tüm bu yaşananların hiçbir mantıklı açıklaması yoktu çünkü.
Aileme anlatmayı, annemle paylaşmayı ve beni kurtlarmalarını öylesine çok isterdim ki. Anlatsam kim inanırdı bana? Şu yaşadıklarıma?
Amansız bir şekilde bunları düşünerek ne kadar bir süre geçirdim, bilmiyordum. Kapım tıklatılmasaydı muhtemelen böyle de devam ederdi. Pikeyi boyun hizama kadar çektim; çünkü iç çamaşırlarımlaydım. Oradayken üzerimde olan elbise her zaman ki gibi yoktu. Bakışlarım kapıya doğru kayarken, "Gir." demekle yetindim. Yataktan doğrulamıyordum, yorulmuş bedenimin durulmaya ve dinlenmeye ihtiyacı vardı.
Kapı araladığında annemin gülümseyen çehresiyle karşılaştım. İster istemez benimde dudaklarımda bir gülümseme oluşurken bir kaç adımla yanımda bitmişti. Huzur dolu anne kokusunu soluyarak ciğerlerime adeta bayram ettirdim. "Anneciğim," diyerek baş ucuma oturup yavaşça saçlarımı okşamaya başladı. "halsiz görünüyorsun."
Omuz silktim. "Uykumu alamadım sanırım fıstığım." dudaklarında şefkat dolu bir gülümseme belirirken alnıma yumuşacık bir buse kondurdu.
"Kahvaltı hazır. Baban da özlemiş seni, nerede bizim kız diye sorup duruyor sürekli. Ama dersen ki inmeye halim yok söylerim babana." onların varlığına ve desteğine olan ihtiyacım daha ağır bastı ve, "Geliyorum hemen." diyerek yatakta doğruldum. Pike üzerimden düşmüştü ama sorun değildi, sıcak olduğu zamanlar iç çamaşırlarımla yattığım için annem bu duruma alışıktı ve yadırgamazdı.
Yüzünde bir gülümseme ile "Deli kız," diye söylenerek ayağa kalktı ve odadan çıktı. Arkasından bir süre baktıktan sonra ebeveyn banyosuna girdim ve yüzümü inceledim. Tahmin ettiğim gibi yüzümde de o şeylere dair en ufak bir iz yoktu ve bu insanı delirtecek cinstendi. Başımı iki yana salladıktan sonra elimi yüzümü yıkadım. Daha sonra giyinme odama girerek üzerim için rahat bir şeyler çıkardım. Altıma düz kalıp inen fakat bele tam oturan açık renkte kot bir pantolon geçirdim. Üzerine de beyaz renkte dantel detayları olan dar ve askılı bir büstiyer geçirdim. Göbeğimi hafif açıkta bırakıyordu fakat sorun olmazdı. Bilekten bağlamalı ve önü açık beyaz topuklu sandaletlerimi de giydiğimde hazırdım.
Odamdan çıkıp aşağı kata indiğimde sesler bahçeden geliyordu. Muhtemelen kahvaltı masasını bahçeye kurmuşlardı. Bahçeye çıktığımda tüm aile masanın etrafındaydı, abim de dahil olmak üzere. Bakışlarımı hiç o tarafa çevirmeden annemin yanına oturdum ve pozitif olduğunu düşündüğüm bir ses tonuyla "Günaydın herkese." dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RÜYA MI? GERÇEK Mİ?
FantasyBir evren var, hayatımı sil baştan var eden. Bir evren var, bilinmezliklerin içinde kaybolduğum. Bir evren var, hayatımın son perdesini yazacak olan. Bir evren var, rüya mı yoksa gerçek mi bilmediğim. Neydi tüm bu yaşadıklarım ve şahit olduklarım...