Aşk? Kim için iyi? Bu zamana kadar kimi mutlu etti? :)
.
.
.
Yorgundu, ikiside. Jimin, kırıkları olan narin bir çocuktu ve kaçmayı seçti. Yoongi, bu kırıkları onarmak yerine defalarca, tekrardan kırdı ve şimdide acı çekiyordu. Evet, herkes uyurken, gitmişti Jimin. O gideli 3 aydan fazla olmuştu ama Yoongi hala düzelememişti. Onun gittiği ilk gün neler yaşadıysa, şuanda da aynılarını yaşıyordu.Kafasındaki sesler susmuyor, dışarıda Jimin'e benzettiği herkesi durduruyor ya da tüm gün Jimin'in odasında onun yorganına, kıyafetlerine ya da odadaki hala üzerinde Jimin'in kokusu olan bir eşyaya sarılarak, uyuyordu.
Bu Jimin'in intikamımıydı? Hayır! Bu sadece Jimin'in yıllarca beslediği aşkın yorgunluğuydu.
.
.
.
"Hyung! Hadi oyun oynayalım!"Yoongi, yerinde kıpırdandı ve üzerindeki çocuğu ittirdi.
"Git başımdan Park!"
Küçük olan, tekrardan yatakta yatan hyungunun üzerine atladı ve yanağına sulu bi öpücük bıraktı.
"Aisshhh, napıyorsun seni sersem?! Uyuyorum burda!"
Jimin, hyungunun yanaklarından tutup, onu kendine çevirdi ve yavru köpek bakışlarını atmaya başladı.
"Bana öyle bakma Park, hayır dedim."
"Ama, ama hyung~!"
"Aissshhh! Nefret ediyorum bu kadar sinir bozucu olmandan!"
"Ya, hyung!"
"Tamam, tamam. Kalk üstümden Park, oynayacağım seninle!"
.
.
.
Yoongi'nin gözünden düşen yaşlar usulca, Jimin'in yastığına akmaya başladı. Hatırladığı bu tatlı anılarıyla defalarca 'Park...' diye fısıldadı.Her şeyi kendi bitirmişti. Şimdi burda ağlamaya hakkı var mıydı?
Yoongi, her zaman kapıyı kilitlerken, bugün kilitlemeyi unutmuştu. Bunu fırsat bilen Taehyung ve Jungkook odaya dalmışlar ve kapıyı kilitlemişlerdi.
Jimin, gitmeden önce Taehyung'a 'Jungkook'a olanları anlat TaeTae. Onunda bilmeye hakkı var.' demiş ve ikili sarıldıktan sonra evden ayrılmıştı. Evet, Taehyung ve Jungkook onun nerede olduğunu biliyorlardı. Ama Jimin isteyene kadar Yoongi'ye söylemeyeceklerdi.
Jungkook, sakince yatağa oturdu ve dudaklarını araladı.
"Hyung, artık böyle yapma lütfen. Jimin, geri gelicek, sende biliyorsun."
Yoongi, Jimin'in olmadığı süre içinde sinirlerini kontrol etmeyi unutmuş, en ufak şeyde birine istemeden bağırıyordu. Ayrıca doktora gitmeyide kabul etmiyordu.
"Rahat bırakın beni."
Taehyung, Yoongi'nin yanına gitti ve ellerini omuzlarına koyarak onu yatakta oturur pozisyona getirdi.
"Hyung, yeter artık. Burda sadece acı çeken sen değilsin!"
Büyük olan, sertçe Taehyung'u ittirdi ve dudaklarını araladı.
"Üstüme gelmeyin diyorum Taehyung, anlamıyor musunuz? Beni rahat bırakın!"
Jungkook, ellerini hyungunun omuzuna koydu ve sertçe onu sarsmaya başladı.
Yoongi, sinirle ayağa kalktı ve yine, son zamanlarda her zaman olduğu gibi ellerini yumruk yapıp, duvara vurmaya başladı.
"Benim suçum! Lanet olsun, benim suçum! Kimseye iyi gelmiyorum ben Jungkook! Size, Jimin'e, aileme!"
Taehyung, Yoongi'yi kendine daha fazla zarar vermemesi için engellemeye çalışırken, Jungkook, sıkıca elleri çoktan kanamaya başlayan hyunguna sarıldı.
"Yeter, dur artık. Kendine zarar verme hyung, lüften. Sana bir şey olsun istemiyorum!"
Yoongi, kendini kaybetmiş gibi hissediyordu. Gözlerinin önüne sanki perde inmiş gibiydi, göremiyordu. Birkaç kez gözlerini kırpsada hala aynı şekilde hiçbir şey göremiyordu.
Jungkook, Yoongi'ye bir şey olduğunu anlayıp, kollarını ondan ayırdı ve omuzlarına koydu.
"Hyung, iyi misin?"
Taehyung, hyungu kendine gelsin diye onu sarsmaya başladı.
Yoongi, tamamen kendini karanlığa bırakmadan önce kendi daha hiçbir zaman Jimin'e sesli söyleyemediği cümleyi bu kez sesli bir şekilde dile getirdi.
"Min, Park Jimin'i seviyor."
.
.
.
"Yoongi, gayet iyi. Biraz önce sakinleştirici vurduk, birkaç saate uyanır.""Uh! Peki onu görebilir miyiz?"
"Tabikide."
"Teşekkür ederiz."
Herkes, içeri girerken, doktor Taehyung'u durdurdu.
"Taehyung, seninle özel olarak konuşmalıyız."
Genç oğlan, konuyu bildiği için sadece kafasıyla doktoru onayladı ve ikili sessizce odaya ilerlemeye başladılar.
.
.
.
Oy vermeyi unutmayın!♥️(Sevdiğinin kokusunu içine çekmek mi? ^~^ )
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Same Person?
Fanfictionagustd: Çok güzelsin Jiminie... prkjmnx: Ciddi misin?! Teşekkür ederim!~