"Picture, picture, smile for the picture..." :) . . . "Geri dönmüşsün?"
"Hmhm." arkasına dönme gereği duymadan cevap veren Jimin'e, minik adımlarıyla yaklaştı Min Yoongi.
Yoongi ve Taehyung, son bir aydır bütün günlerini şirkette geçiriyorlardı. Yeni albüm için dans pratiklerini yapan bir Min Yoongi ve ona destek olmak için her zaman yanında olan bir Kim Taehyung.
"Geldiğimde...evde yoktunuz?"
Büyük olan, gözlerini parlayan yıldızlara dikti ve dudaklarını araladı.
"Evet, işimiz vardı."
Jimin, derin bir nefes aldı ve diliyle dolgun dudaklarını ıslattı.
"Hm, anladım."
"Peki, sen neden geri döndün Park?"
Küçük olan, gözlerini parlayan yıldızlardan çekti ve hyungunun gözlerine dikti.
"Senin için döndüm Agust-D hyung."
Jimin'in, söylediği isimle, saniyesinde içini korku sarmıştı Min Yoongi'nin.
"Sen...nasıl?"
"Albüm'ün çıkmadan önce birkaç benzerlik hissetmiştim. Sesin, aynı anda ortadan kaybolmaların ve senin bile mantıksız olduğunu bildiğin saçma yalanların..."
Küçük olan, birkaç saniye sustu ve sinirle kahkaha attı.
Yoongi, tam konuşacakken, Jimin, kendi dudaklarını aralayarak, onu susturdu.
"Albüm kapak fotoğrafını yayınladığında, her şey daha da kolay oldu. Saçların, giyimin ve elindeki yüzük. Evet, ona bile dikkat ettim. O yüzüğü sana ben vermiştim ve bu yüzük özel bir tasarımdı. Yani ondan sadece 1 tane vardı, o da sendeydi. Ah, bir de Taehyung var tabi. Yani senin menajerin olan, V... Cidden daha mantıklı bir isim bulamadınız mı? Kendinizi saklama konusunda asla iyi değilsiniz..."
Büyük olan, şaşkınca önünde ki bedene baktı. Açıkcası bu kadarını beklemiyordu.
"Söylesene hyung, bana gerçekten bu kadar aşık mısın? Yoksa bu da bir oyun mu?"
Yoongi, avuç içindeki terleri üstüne sildi ve Jimin'in belinden tutup, nazikçe yanındaki duvara yasladı. Gözlerini kapattı ve önündeki bedenin alnına alnını (?) yasladı. Jimin'de, büyüğüne uyarak gözlerini kapattı.
"Jimin-ah..."
"Hm?"
Büyük olan, aldığı cevapla, dudaklarını ıslattı ve konuşmaya devam etti.
"Aşığım. "
"Hm, kime hyung?"
"Park Jimin'e... Ona deli gibi aşığım."
"Park, Min'e aşık hyung..."
"Min'de, Park'a aşık Jimin-ah..."
-JİMİN-
Hiç beklemeden, önümdeki dudaklarla kendi dudaklarımı birleştirdim. Yoongi, yıllarca bunun beklentisiyle, bana karşılık vermeye başlamıştı.
İleri gideceğimizin farkındaydım. Yoongi, beni kucağına aldı ve terasta bulunan koltuğa ilerlemeye başladı. . . . Oy vermeyi unutmayın!♥️
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
