ANBU | sasusaku ×düzenleniyor×

7 | hospital room

Sasuke'nin kucağındaki bedenle hastaneye gelişinin ardından birkaç saat geçmişti ama kız hala uyanmamıştı. Naruto ve Shikamaru'yla kan tahlili sonuçlarını bekliyorlardı. Sonunda bu bekleyiş Shizune'nin gelmesiyle son buldu.

"Kan değerleri düşük. Muhtemelen düzgün beslenmiyor ve uyumuyor. Yanılıyor muyum?"

Shikamaru anında cevapladı:

"Doğru."

"O zaman bu sebeple bitkin düşmüş olmalı. Serum sayesinde biraz daha kendine gelir. Ben şimdi çıkıyorum, uyanınca haber verin."

"Tamamdır."

Kısa saçlı kadın elindeki kağıtlarla odadan çıktı. Shikamaru sesli bir nefes verdi.

"Ne karın ağrısı ama. Kaç kere düzgün beslenmesini söyledim."

"Sürekli, durmadan çalışıyor dattebayo. Biraz da kendine zaman ayırsa keşke. Ne kendi kendine ne de bizimle vakit geçiriyor son zamanlarda."

"Haklısın."

Konuşmalarını bölen kapı tıklanmasının ardından Hanabi içeri girdi.

"Durumu nasıl?"

"Daha uyanmadı dattebayo."

"Anladım. Shikamaru-sama, yarım saatliğine gelebilir misiniz? Nöbet listeleriyle ilgili bi sorun çıktı da."

"Geliyorum, Hanabi."

Genç adam çıkmadan önce son bir kez hareketsiz yatan bedene baktı, başını sallayıp odadan ayrıldı.

Sasuke geldiklerinden beri hiç konuşmamıştı, fakat endişenini farkında olmasa da belli ediyordu. Ayrıca Tsunade ve Shizune dışında kimse uğramamıştı. Bu durum Sasuke'ye tuhaf geldi. Normalde ailesinin gelmesi gerekti. Merakına yenik düşüp sordu:

"Neden ailesinden kimse gelmedi? Normalde gelirlerdi."

Naruto beklemediği bu soru karşısında duraksadı. Bir süre hüzünlü mavi gözleriyle kızı izledi. Derin bir nefesin ardından konuştu:

"Sen köyü terk ettikten 6-7 ay sonrasıydı, eğlenceli geçen bi' görevden dönmüştük. Raporları falan teslim ettikten sonra beraber akşama kadar bir şeyler yiyip-içtik. Sakura-chan eve döndü, ben de Tsunade-baa-chan'a bir şey sormak için Hokage binasına gittim. Aradan fazla zaman geçmeden içeriye perişan bir halde Sakura-chan daldı. İlk başta hiçbir şey anlatamadı, sadece ağladı. Sonra öğrendik ki ailesi... ailesi gözü önünde öldürülmüş."

Sasuke yüzündeki dehşete düşmüş ifadeyle hemen sordu:

"Ama nasıl? Onlar sıradan insanlardı."

"Sanırım birisi bilinçli bir şekilde yanlış bilgi vermiş. Yani şöyle başka bir aileyi öldürmeye gelmişler aslında, ama bu öldürecekleri ailenin bundan haberi olunca aklına ilk gelen kişileri söylemişler. Bir nevi iftiraya kurban gittiler."

Siyah gözler duydukları karşısında tıpkı kanı gibi dondu. Ne tepki vereceğini bilemedi. Bu... bu çok ağırdı. Aklına anında yıllar önce rüyasına giren Sakura'nın söyledikleri geldi. Sertçe yutkundu.

"Biliyor musun Sasuke-kun, ben artık yapayalnızım. Hiç kimsem kalmadı... Lütfen, geri dön."

"Peki ya Sakura? O nasıl kaçmış?"

"Kaçmamış. Başka bir adam gelip, yanlış kişiyi öldürdüklerini söylemiş, sonra da kaçan onlar olmuş."

Sasuke ne yaptığını bilmeyerek oturduğu sandalyeden kalktı, masumca yatan bedenin yanına gitti. Güzel yüzünü inceledi, serumlu elinin üzerinde parmaklarını gezdirdi.