"Şş sakin ol.. istediğin gibi ağlayabilirsin, daima tutunduğun kişi olmak istiyorum." dedi ve kızın saçlarını okşadı.
"Levi.. bana destek veren kişi olduğun için teşekkür ederim.." dedi, kız titreyen sesiyle kızın sesinin titremesi Levi'ın endişelenmesine sebep olmuştu, ama kız kendini kısa sürede toparlamıştı.
"Sorun yok, daha iyi misin?" dedi kıza, kız ise başını sallayıp sahte bir gülümsemeyle cevap vermekle yetindi.
"Sen iyi değilsin, burada kalacağım." diye mırıldandı kız duymuş olacak ki.
"Hey.. Levi, benim için bunu yapmana gerek yok.." dedi kız ve içten bir gülümseme verdi.
"Bunu yapmamı istemiyorsan, benim ofisime gel uykun yoksa?" demek ile yetindi Levi.
"Uykum pek yok, yeterli uyudum gelirim seninle." dedi kız ve kapıya doğru ilerledi, Levi ondan önce davranıp kapıyı açtı.
"Yemek yedin mi sen?" dedi Levi ve kız son anda midesinin guruldadığını fark etti.
"Yemek yemedim unutmuştum." dedi kız.
"Tamam, git ye sonra gel." dedi ve kendi ofisine yöneldi Levi.
*Linda'nın anlatımıyla.*
"Selam Sasha!" dedim, ve Sasha arkasını döndü.
"Aaa! Hoş geldin Patatesim!" dedi ve boynuma atladı.
"Hoş buldum bebisim, özlemişim seni!" dedim ve Sasha'ya sarıldım.
"Eee nasılsın?" dedi ve üstümden indi.
"İyi güzellik sen?" dedim ve gülümsedim.
"Acıktım." dedi ve karnını ovaladı, bu hali bana komik gelmişti ve gülmüştüm.
"Birlikte yiyelim mi?" dedim ve o da gülerek başını salladı.
>>>>Yemek yediler sohbet falan ettiler<<<<
"Hadi ben gidiyorum, görüşürüz bebisim!" dedim ve Sasha'nın yanından ayrılıp Levi'ın ofisine yöneldim.
"Selam Levi!" dedim, daha iyi hissediyordum yüzümden de anlaşılıyordu.
"Selam, daha iyi görünüyorsun." dedi rahatlamış bir ifade takınmıştı.
"Evet daha iyi hissediyorum, Sasha ile karşılaştık mutfakta moralimi yerine getirdi." dedim ve gülümsedim.
"Güzel, ben bu gece uyuyamayacağım anlaşılan, benim yatağımda yatabilirsin." dedi yani.. simdi.. ben.. Levi'ın yatağında mı yatacaktım?!
"Tch, kalmak istiyor musun diye sormadım." dedi ve her zamanki yüz ifadesini takındı.
"Oh, ama-" dedim ama lafımı kesip ekledi.
"Doldurmam gereken bir sürü belge var, benim yatağımda yat." dedi ve raporuna döndü.
"Bakim belgelere." dedim ve belgelere yöneldim.
"Levi, bunlarda ne yazıyor-.." dedim okunmuyordu-
"Ne yazmıyor, oku." dedi.
"Okunmuyor-" dedim ufak çaplı tırsıyordum ama yüzüme yansıtmamaya özen gösteriyordum.
"Sen körsün velet." dedi.
"Öyle mi düşünüyorsun.." dedim ve kapının önünden geçen bir askere seslendim içeri girdi, bu Armin'di.
"Hey, Armin burada ne yazıyor okur musun rica etsem?" dedim ve belgeyi Armin'e uzattım.
"Efendim, bu tarihi bir yazımı?" dedi, ufak bir kahkaha patlattım.
"Evet, ben de öyle düşündüm." dedim ve gülüp Levi'a baktım.
"Neyse, ben gitmeliyim efendim görüşürüz." dedi ve gitti.
"O kadar kötü mü?" dedi ve bana döndü, sanırım kalbini kırmıştım..
"Benim yazmamı ister misin?" dedim ve Levi'a baktım, o da onaylar bir şekilde başını salladı, ve yatağa uzandı, bir süre sonra bana baktığını fark edip,
"Bitmek üzere haberin olsun <3" dedim ve son dosyayı hazırladım.
"Ve bitti." dedim.
"Gidiyor musun?" dedi ve göz teması kurdu.
"Evet." dedim ve tebessüm verdim.
"Gitme." dedi, şaşırmıştım
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Linda'nın şaşkınlığı yüzüne yansımıştı."
"Kalırım eğer.. çok istiyorsan.." dedim ve yüzümün kızarmasına izin vermiştim.
"İstiyorum." dedi, kalbimin hızlanmasına neden olmuştu.
