43.BÖLÜM ✔️

3K 158 13
                                    

DÜZENLENDİ


(Düğün günü)

Damatlığını giydi Azat ağa hüzünlüydü sevdiği kızla evlenmesi gerekiyordu Hejayla değil. Delal hanım oğlunun yanına gitti elini omuzuna koyup

-bana söz ver oğlum Hejaya saygı duyacaksın

dediğinde Azat annesine baktı

-ne olduysa o kız yüzünden oldu ona nasıl saygı duyacağım

Delal hanım

-bu hikayenin tek masumu o kız

dedi Azat sinirle

-peki bizim ne günahımız vardı? diye sordu

Delal hanım

-Geç kaldınız o kızı istemeden önce aşkınıza sahip çıkacaktınız dediğinde

Azat

-yeter bunu deyip durmayın evet hatta yaptık!

diye bağırdı. O sırada Mazlum ağa içeriye girdi oğlunun yanına gitti

-Sen annene mi bağırdın sen aklını mı kaçırdın

Azat ağa annesine baktı pişmanlıkla,annesinin elini öptü

-Özür dilerim annem

dedi Delal hanım oğlunun yanağını öptü

-ah oğlum bende böyle olsun istemezdim

dedi. Mazlum ağa ve ailesi Davut Şayarın konağına geldiler 10 dakika sonra Serhat Hejayı ona teslim etti Serhatın söyledilerine sinirlense de bir şey demedi.

Azata kalsa sadece dini nikah kıyardı çünkü ona göre Heja onun soyadını hak etmiyordu. Düğün bitmişti herkes uçakla giderken Heja ve Azat arabayla gidecekti ve bu durum genç adamı sinirlendirmeşti ama bir şey demedi.

2 saat sonra Mardine geldiler . Hejanın sorduğu soruya sessiz kaldı o da bilmiyordu ki bundan sonra ne olacağını. Sonunda Mardine vardılar Azat ağa indi ama Heja hala arabada duruyordu Azat Oflayarak kapısını açtı

-in hadi

dedi genç kız mecbur arabadan indi birikte avluya girdiler birçok insan Azat ağanın karısını görmeye gelmişlerdi .

Heja hoşgeldin diyenlere gülümseyerek cevap veriyordu kaynanasının yanına gitti, Rojgül Delal hanımın yanına oturmuştu Heja bunu beklemiyordu derin bir nefes aldı şimdi iki kadın karşı karşıya gelmişti Rojgül samimi olmayan bir gülümseyle

-Hoşgeldin gelin ağa

diyince Heja kendinden emin bir şekilde

-Hoşbuldum Rojgül

dedi. Rojgülün gözü Azata odaklandı genç adam onları izliyordu sonra yanlarına geldi küçük kardeşi Havin'e

-yengen yorulmuştur onu odaya götür

dedi Havin başını salladı Hejayla üst kata çıktı. Bakışları Rojgüle döndü ona bir şey diyecekti ki babasının

-yarın Azatımın düğünü var herkes davetlidir

sözleriyle babasına baktı, Urfada düğün yapmışlardı ne gerek var burda da yapmaya?

Heja şaşkınca Mazlum ağaya baktı ne diye ikinci düğün yapacaklardı ki ?

Havin'e döndü

-Senin baban iyi mi?

Diye sordu ,Havin gülümsedi

- yarın düğünden sonra daha iyi olacak

Dedi , Heja görümcesine göz devirdi.

- Nerde kalacağım?

Diye sordu,  Havin önünde Heja arkada bir odaya girdiler. Havin gülümseyerek

- odanız burası,  annem değiştirmek istediği bir şey olursa bana söylesin dedi.

Heja içinden "kocamı değiştirmek mümkün mü? " Diye geçirdi sonra bu düşüncesine kızdı başını iki yana salladı "tövbe tövbe " dedi.

Havin şaşkınca yengesine bakıyordu yengesi tuhaf davranıyordu,  Heja gülümseyerek

- yok , yani şimdilik değiştirmek istediğim bir şey yok

Dedi . Havin ona gülümseyip odadan çıktı,  Heja yatağa uzandı bundan sonra ne yapacağını düşündü.  Rojgül ve Azat birbirlerini seviyorlardı,  Heja bir başkasını seven bir adamla nasıl bir ömür geçirecekti?

Daha doğrusu bir ömür geçirebilir mi ?

Bilinmezlik içinde gözlerini kapattı . Uyursa geçer dederler ya, genç kız Uyursa geçer bu acılarım dedi.

Ama acıları bin yıl Uyusa da geçmez,  Heja ŞAYAR  hikayesine noktayı koydu şimdi Heja HAZNEDAROĞLU hikayesi başlıyor!

Kısa bir  bölüm oldu farkındayım ama emeğimin karşılığını alamamak gerçekten üzücü:( yazma hevesim kaçıyor ne yazık ki !

Lütfen hayalet okuyucu olmayın oy vererek yorum yaparak kendinizi belli edin 

Ve her Cumartesi günü yeni bölüm atacağım (:

HÜKÜM (DÜZENLENİYOR) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin