Sarı Papatyam [GxG ~Texting]

Onsekizinci

Nur: Sinirin geçti mi deli?

Eda: Geçti.

Nur: Yazmamdan rahatsız mı oluyorsun?

Eda: Tabi ki hayır. O an sadece sinirlendim.

Nur: Ee beni bulma planların nasıl devam ediyor?

Eda: Tek Elif kaldı. Sen Elif misin?

Nur: Değilim.

Eda: O olmanı da istemem doğrusu. Kız fazla ciddi birisi.

Nur: Kim olmamı isterdin?

Eda: Bilmem.

Nur: Kapının önüne çık.

Eda: Niye?
 

Mesajıma görüldü atmıştı. Kapıya doğru ilerlerken annemle karşılaşmıştım. Gözleri şişmiş, bitkin bir haldeydi.

"İyi misin?" diyebildim.

Kafasını sallayıp mutfağa doğru ilerlemişti. Babam yüzünden kaç gündür doğru düzgün yemek bile yemiyordu.

Yavaş adımlarla kapıya ilerledim. Kapıyı açtığımda siyah bir kutu olduğunu gördüm. Üzerinde ki kâğıtda Eda yazıyordu. Kutuyu alıp odama gittim.

Eda:

Eda: Seni yiyebilir miyim?

Nur: Evet yiyebilirsiniz hanım efendi.

Eda: Bu çok tatlı.

Nur: Beğenmene sevindim güzelim.

Eda: Bir günde yiyecem hepsini kwjdhshhf

Nur: Ye bebeğim.

Eda: Niye aldın sen bu hediyeyi.

Nur: Kendimi affettirmek ve de seni üzdüğüm için kötü hissettim.

Eda: Teşekkür ederim ama gerek yoktu. Sana kızgın değildim.

Nur: Olsun hem ben kendime iyilik yaptım. Sen mutlu olunca ben de mutlu oluyorum.

Eda: Yapma bak düşüyorum.

Nur: Düşebilirsin;)

Telefonu kenara attım ve yüzümü yastığa gömdüm. Yanaklarım yanıyordu. Gülümsememe engel olamıyordum ve bu his çok güzeldi.