Enis:Pardon, şarjım bitmiş. Yazamadım, önemli bir işim vardı ama şu an kesin değil.
Aden:Anladım.
Enis:Ee nasılsın?
Aden:Annemlere geçiyorum şimdi, abim rahatsızlanmış.
Enis:Neyi var?
Aden:Bilmiyorum, gidince öğrenicem.
Enis:Anladım umarım önemli bir şeyi yoktur.
Aden:Umarım.
Enis:Bana da haber verirsen sevinirim.
Aden:Veririm.
Telefonun ekranını kapatıp geldiğim yere baktım. Taksimetrede yazan parayı taksiciye verdikten sonra taksiden indim ve eve doğru yürüdüm.
Bahçe kapısından içeri girince Sevgi Hanım hemen kapıyı açtı. Ona teşekkür edip salona doğru yürüdüm.
Abim uyuyordu. Anneme sarıldım ve abime baktım.
"Ne oldu abime?"
"Bilmiyoruz ki, bir anda bayıldı. En son babanızla konuşuyordu."
"Babamla mı konuşuyordu?"
"Aynen, sonra bayıldı. Doktor geldi önemli bir şey olmadığını söyledi. Sonra Cahit tekrar aradı, açmadım. Bir daha arıyınca açtım ne olduğunu sordu ben de söyledim buraya gelicekmiş ben de seni çağırdım."
"Hmm anladım. Ne zaman uyudu?"
"Yarım saat, bir saat oluy-"
Lafını bölen abimin sesiydi.
"Aden, kaç git kendini kurtar. Babam seni evlendirmek istiyor. Kaç kuzum kurtar kendini."
Kaşlarım çatıldı.
"Evlendirmek derken?"
"Bildiğin, senin bir işe yaramadığını, okulu bitirmediğini söyleyip durdu yine. Boş şeyler zırvaladı. Ben de sinirden bayıldım. Kaç abicim, kurtar kendini." dedi yalvaran bir şekilde.
Ben her zaman başaramazsın, edemezsin laflarıyla büyümüştüm. Annem her koşulda destek çıkarken babam her zaman yapamazsın, edemezsin diyip duruyordu. Rahmimi aldırmam neden olay hata babamdaydı. Bu hayatta yaptığım her şeyin sebebi babamdı. Hiçbir zaman sevgisiyle büyümemiştim. Fiziksel olarak şiddeti hiç bir zaman olmamıştı ama psikolojik açıdan çok yıpranmıştım. Şimdi de daha 21 yaşındayken evlendirmek nerden çıkmıştı?
"Ne evlendirme ya!? Kim bu adam?"
"Enes Çağlar diye biri."
Çağlar soyadı? Bir dakika, bir dakika. Bu çocuğun Enis'le bir bağlantısı olabilir miydi acaba?
"Enis Çağın'ın nesi oluyor?"
"Abisi."
Siktir... Hayır Cahit Denir... Yapmamış ol. O sıra da telefonumun melodisi duyuldu.
Enis arıyordu. Şuan konuşabilecek konumda pek olmadığım için reddettim. Ama üst üste gelen mesajlarla küfür edip telefonun ekranını açtım.
Enis:Açman gerekiyor!
Enis:Çok önemli!
Enis:Sikeyim bak şu telefona.
Enis:Hemen bak lütfen!
Aden:Ne oldu?
Enis:Şükürler olsun.
Enis:Babam ve baban...
Aden:Biliyorum.
Enis:Çabuk konum at gelip seni alıyorum.
Aden:Önce bekle.
Telefonun ekranını kapattıktan sonra anneme döndüm. Ama çalan kapı bir şey söylememi engelledi. Sevgi Hanım kapıya bakıp hızlı adımlarla salona geldi.
"Feride Hanım... Cahit Bey kapıda."
"Anne Aden'i saklayalım. Aden bir yolunu bul ve evden çık."
Annem alelacele beni arka kapının bulunduğu odaya soktu.
"Telefonunun sesini açık tut, ben sana mesaj atınca evden çık. Tamam mı yavrum?"
"Tamam." dedim ve Enis'e mesaj attım.
Aden:Konum📍
Aden:Elinden geldiğince hızlı gel.
Enis:Yola çıkıyorum.
Evet böyle bir kaosun ortasında yüz yüze gelicekler... Neden çünkü bu kitabın yazarı benim😌 Benim yazdığım kitapta kaos olmazsa olmazım malum... Neyse diğer bölüm yüz yüze gelcekler ama texting bölüm tamamen bitmiycek, yani yine de texting bölümler yapıcam, hatta genel olarak yine texting olucak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTKU +18 (texting)
Teen Fictioneniscaglar:Dövmen hoşmuş:) adendenir:Anlamadım? eniscaglar:Dövmeci olma sebebim olursun sen benim. adendenir:Ne demek istediğini hala anlamıyorum. eniscaglar:Kalçandaki dövmen diyorum güzelmiş. adendenir:Haa şu dövmee... adendenir:📸 adendenir:Bu mu...