Bölüm: 15

261 19 16
                                    

[Liam]
"Hadi Liam hızlı ol arayıp hazırlanmanı söylemiştim ama uyumaya devam etmişsin"
"Gözümü açamadığım için neye evet dediğimi bile bilmiyordum ki"
"Farkındayım görüntülü aramıştım zaten ama telefonu kulağına koydun. Ayrıca tişörtlerimi de yürütmüşsün"
"Sevgilimin kıyafetlerine el koymayacaksam neden varlar. Hava soğuk mu kalın mı giyinmeliydim?"
"Hırkanı alsan yeterli. Yeterince terleyip üstünü bile çıkarıcaksın zaten"
"Ne yapmaya gidiyoruz amına koyayım. Benden faydalanacaksın değil mi"
"Ah merak etme küçüğüm. Senden faydalanmak istesem bunu sen sarhoşken yapardım"
"Ama sen benimle havuza atlamayı tercih ettin. Çünkü delisin"
"Reşit olmayan sevgilimi koruyordum"
"Hiç de korunmaya ihtiyacım yoktu"
"Neredeyse biriyle öpüşüyordun bence bana teşekkür etmelisin"
"Giyinirken beni izlediğin için mi? Hmm pekala. Teşekkürler sevgilim. Bu öpücük yeterli mi"
"Kesinlikle değil"
"Bununla yetin o zaman! Hazırım gideliim"

Dışarısı biraz soğuktu ama ellerimi birbirine sürttüğümü gören Theo arabaya bindiğimizde ısıtıcıları yaktı. Yine bol gülüşmeli kısa sohbetimizin ardından varacağımız yere gelmiştik.

"Sabahın bu saatinde beni spora getirmediğini söyle"
"Sana dövüşmeyi öğreteceğim Liam. Artık bir sürüye aitsin fakat yumruk bile atamıyorsun"
"Çok da güzel atarım bir kere"

İçeri girdiğimizde Theo adını içerdeki görevliye söyledi. Görevli de bize gitmemiz gereken yönü gösterdi. Eşyalarımızı bir kenara bırakıp eldivenlerimizi taktık ve Theo beni bir kum torbasının yanına getirdi. Temelden başlayacağımızı söyledi ve bana birkaç taktik gösterdi.

"Parmaklarını gösterdiğim gibi tutsana"
"Tişörtünü giysene dikkatimi dağıtıyorsun"
"Liiamm! Parmaklar.. İlk sert yumrukta kıracaksın"
"Tamam düzelttim işte"
"Bu kadar yeterli. Şimdi sana kendini savunmayı öğreteceğim. Şuraya gidelim"

"Boks mu yapacağız"
"Sayılır"
"Sen bunları nasıl öğrendin"
"Babamı izleyerek ve savaşarak. Şanslısın ki savaşta dayak yemene gerek kalmadan öğreneceksin"
"Kulağa ürkütücü geliyor"
"Her neyse söyle bakalım biri sana silah doğrulttu ne yaparsın" diye sordu suyunu kenara bırakıp eldivenlerini yeniden takarken.
"Arkama bile bakmadan kaçarım tabi ki"
"Ben kenarda ölü yatıyor olsam bile mi"
"Ölmüşsen seni kurtaramam Theo. Kesinlikle kaçmaya devam"
"Kime ne öğretiyorum ki"
"Yumruklarımla silaha siper mi olay-" derken karnıma bir yumruk yedim.
"Karşındaki kişi senin böyle boşluğunu yakalayacak işte. Ayrıca silah sana doğrulmuşken kaçarsan tüm mermileri arkandan yersin ve cenazeni almaya gelirim"
"Silahın üstüne mi atlayacağım yani"
"Aynen öyle yapacaksın. Böylece en fazla iki mermi yersin ve kurt olduğun için yaraların hemen iyileşir"

Theo'nun lafının bitmesini bekleyip göğsüne bir tekme savurmayı denedim ama çok odaklanmıştı ve kendisini savunmayı başardı. Bana bir şeyler öğretirken bir yandan da sorular soruyordu. Bu tempoya ayak uydurmayı başarabilmiştim.

"Eğer mermide kurtboğan varsa-"
"Kurtboğan da ne"
"Doğaüstüleri öldürebilecek tek mermi"
"Avcılar da kesinle bu mermiyle geziyor o zaman"
"Kurtboğan maliyetli bir mermidir. Sıradan mermiler de işlerini biraz görebilir. Ateş ederler sendelersin ve seni yakalayıp zincirlerler. Asıl konumuza gelelim. Eğer mermide kurtboğan varsa ve yakındaysan yapabileceğin ilk şey silahı savurmak"
"Silahı nasıl savuracağım"
"Ne bileyim Liam. Çok yakındaysa pençelerini geçirebilirsin kemerini çıkarıp fırlatabilirsin"
"Kemer ve zinciri denemeliyiz"
"Evet yatakta deneriz"
"Theeoo"
"Tamam tamam yüzün kızardı hemen"
"Mermide kurtboğan olduğunu nasıl anlayacağım"
"Diğer gözlerinle silahın ucunda mor bir toz var mı diye bakacaksın. Sana bir ara kurtboğan tozunu göstermeliyim. Çok zehirlidir. Görünce uzak durmalısın. Şimdi yumruklarımı savurmayı dene."
"Yoruldum. Ayrıca tişörtünü giymeni söylemiştim. Herkes sana bakıyor"
"Dön önüne Li. Kimsenin bana baktığı yok"
"Sol tarafımızdaki kızın gözleri yamuldu"
"Kızların ilgimi çekmediğini biliyorsun"
"Ama sen kızların ilgisini çekiyorsun"
"Hem sen neden onları izliyorsun bakayım"
"Önlerine baksınlar diye"
"Tamam giyeceğim üzerimi. Karşına yakışıklı bir kurt çıktığında dikkatin dağılacaksa-" derken yine bir tekmeyi karnıma savurdu.

"Öldün Liam. Savaşın ortasında cesetini almaya bile gelemem. Ama mirasını alabilirim"
"Hayır mirasım çocuklarıma kalacak"
"Aww ne tatlı. Beş tane çocuğa miras bölmek zahmetli olur"
"Kesinlikle beş çocuğum olmayacak"
"Evet öyle olacak. Düşünsene koşarak yanımıza geliyorlar. Biz de bahçede oturup onları izliyoruz "
"Fantazilerine bayıldım Theo'cum. Kesinlikle savaşta ölmeyi yeğlerim."
"Ölmesen iyi edersin yoksa suratına yumruğu geçiririm"

Birkaç savunma hareketi daha gösterdikten sonra yorulduğumu anlayıp dinlenmeyi teklif etti. Zaten gözlerimden yalvarırım duralım artık bakışı akıyordu. Daha fazla devam edemeyeceğimi anlayınca soyunma odasına gidip kıyafetlerimizi değiştirdik. Yanıma herhangi bir şey getirmemiştim ama yine Theo'nun kıyafetlerinden bir takım aldım. Daha önceden buraya geldiği anahtarının onda bulunduğu dolabından belliydi.

"Canım uykumdan uyandırıp buraya getirdiğine göre kahvaltı da yapmaya götürürsün değil mi" diye tatlı bir isyan ettim. Gülümseyip kafa salladı.

Arabaya binmedik. Biraz yürüyerek kahvaltı edilecek yer aradık. Küçük bir kafe görünce oraya girip cam kenarında iki kişilik bir masaya oturduk. Garson önce menü getirdi sonra da siparişlemizi aldı.
Bu kadar kısa süre dinlenmek bile yetmişti.

"Li. Sence bir betayla savaşabilir misin?"
"Bilmiyorum her gün hazırlanmak için elimden geleni yapacağım"
"Pekii hazır olduğunda dönüşerek dövüşmeye var mısın"
"Ne"
"Sadece buna hazır mısın merak ediyorum"
"B-ben bilmiyorum"
"Tamam şimdilik boşverelim o zaman"
Cevap veremedim çünkü benden istediği şeyi yapmam için çok donanımlı olmam gerekiyordu. Dönüşerek dönüşmek demek bokstan çok fazlası demekti. Birbirimizi bile yaralayabiliriz. Birinin pençesi diğerinin kalbine bile batabilir.

Doğaüstü konularda sessiz kaldığım için kahvaltının geri kalanında okuldan ve günlük hayatımızdan konuştuk. Tabaklarımız bittiğinde Theo hesabı ödedi ve kalktık. Beni evime bıraktı. Sormadım ama muhtemelen o da eve gidip dinlenecekti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 25, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Who am I  [Thiam]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin