Başlangıç

2.3K 119 80
                                    

Yeni tayinim çıkan bu şehre alışmaya çalışıyordum aslında.

Göreve başlayalı üç aydan fazla olmasına rağmen edinebildiğim çevre bir elimin beş parmağını geçemeyecek kadar azdı.

Adli tıptan dün gece bulduğumuz kadın cesedinin ön raporu çıkmış olsa araştırmaya nereden

başlayacağımı bilme şansım olabilirdi mesela.

Bu aralar çevremin çapımdan daha küçük olduğunu hesaba katarsak güncel takıntım olan Candy crush'la kafayı bozmuştum sanırım.

Tam üç gündür yüz otuz ikinci levelde takılıp kalmıştım.

İp uçlarının birbirine karıştığı faili meçhul cinayetleri çözen ben bu oyunu çözemiyordum.

Çıldırmam an meselesiydi ki tıklatılan kapıyla kafamı gömdüğüm telefondan kaldırmam bir olmuştu.

''Girin''

''Başkomiserim adli tıpın ön raporu çıktı.Makdulün kanında anestezik madde çıktı.Anestezi 

etkisi altındayken kalbi alınmış.Bununla beraber son dört ayda aynı şekilde öldürülmüş olan 

yedinci kadın oldu.''

''Bunu biliyorum Yiğit komiser Zaten Ankara'dan buraya bu cinayetleri aydınlatmak için

gelmedim mi?''

''Afedersiniz Başkomiserim''

''Tamam raporu bırakıp çıkabilirsin.''

Komiser Yiğit usulca odadan çıkarken gözlerim istemsizce üzerinde kalmıştı.Sanırım onda 

eski beni görüyordum.

Bende onun gibi inanılmaz saygılı kendi halinde bir komiser olarak başlamıştım akademiden mezun olduğumda.

Cinayet büroyu seçmemin sebebi babamın bir faili meçhul cinayete kurban gitmesiydi

.Evet babamda bir polisti.

Bir gün devriyede bir aracı soymaya çalışan şüpheliyi fark etti,

Şüphelinin peşinden o ara sokağa girdi.

Bir daha çıkamadı.

Gece yarısını biraz geçmiştiki evimizin kapısı çalındı.Annem besmelelerle kalktı yatağından.

Ben daha sekiz yaşındaydım.Babamın devriyede olduğu gecelerde annemin yanında yatardım.

Çocuktum daha sözüm ona evi ve annemi koruyordum.Babam 

''Ben yokken evde annende sana emanet evlat.''

derdi.Hiç unutmuyorum annemin o gece kapıyı açmaya giderken ki telaşını...

Sokak kapısını açtığında ben yanındaki yerimi almış ,çıplak ayak ne olduğunu anlamaya çalışan gözlerle hazır kıta bekliyordum.Babamın amiri ve yanında bir kaç polis daha vardı.Kimse konuşmuyordu.Annem sadece kafasını sağa sola sallıyor dudaklarının arasından çıkan bir mırıltı ile

''Hayır''

Diyordu.

Sadece ve sadece Hayır.

KANIT  #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin