*Bölümün şarkısını yukarıya bıraktım isterseniz birlikte okuyabilirsiniz. Keyifli okumalar herkese.*
.
.
....
Uzun bir gece olmuştu. İş dışında araştırdığım davaya ait bulguların masaya yaydığım dosyalarını sıralarına dikkat ederek toparlayıp yanı başımdaki kitaplığa diğer dosyaların yanına yerleştirdim. Son beş yıldır bulduğum her ayrıntıyı derinlemesine araştırıp daha fazla kanıt toplamaya çalışıyordum. Her ne kadar babamı örnek alıp onun yolundan gitmek adına hayallerim olsa da babam bana "zekanı ve yeteneklerini daha etkili kullanabileceğin bir meslek seçmen daha iyi olacaktır." diyerek teşvik ettiğinden ricasını kırmamak için pek çok alanla ilgilenmeyi denemiş yine de kendimi onun peşinden giderken bulmuştum.Henüz liseye yeni başlamışken benden koparılan babamın ölümünü ve bunu yapanların sırlarını ortaya çıkarıp, sıradan bir ölüm olmadığını, cinayete kurban gittiğini kanıtlamak için bu mesleğe dahil oldum. Sınırı aşmamaya ve kuralları ihlal etmemeye dikkat ederek elimden geldiğince peşine düştüğüm bu davada son aylarda tıkanıp kaldım. Daha fazla ilerleme kaydedemediğimden topladığım bilgilerin üzerinden tekrar tekrar geçip bir eksik nokta arıyorum. Gerçeklere bu kadar yaklaşmışken son basamakta ışıklar kesilmiş ve son adımımı atıp ilerleyebileceğim aydınlığı kaybettiğimden kaybolmuş gibiydim.
Yerimde saymaktan yorulduğumdan biraz ara verip kafamı toplamak için odadan çıktım. Kendime gelmek için elimi yüzümü yıkayıp televizyonun başına geçtim. Kanallarda dikkatimi dağatacak bir şeyler olmasını umut ederek geziniyordum. Biraz televizyon izlerken mayışıp uykuya dalma ümidiyle koltuğa kıvrıldım. Gecenin üçünde de televizyonda pek fazla bir şey yoktu o nedenle kumandadan kapatıp orta sehpada bıraktığım kitabı elime aldım. Bu kadar uykulu olup uyuyamıyorken okuduğuma pek fazla odaklanamayacağımı bilsem de kendimden geçene kadar okumaya devam ettim. Kitap düşündüğümden daha akıcı ilerliyordu ve ayrıntılarla kafama takılan davayla arasında bazı benzer noktalar yakalamıştım. Bu kadarının da tesadüf olacağını ve fazla abarttığımı düşünerek kapanan gözlerimi dinledim ve kitabın ayracını yerleştirip yavaşça sehpaya bıraktım. Işıklar da loş bir seviyede olduğundan uykuya dalmak tahminimden daha kolay olmuştu.
Oturma odasının perdelerinin arasından yansıyan, henüz çok da parlak olmayan güneş ışığıyla uyandım. Saat çoktan yediyi geçmiş, dünyanın diğer yarısı karanlığa gömülürken diğer bir kısmını aydınlatmak üzere güneş doğmuştu. Yattığım yeri düzelterek banyoya yöneldim. Son zamanlarda olduğu gibi yine yatağımda değil koltukta uyumuştum. Bu alışkanlığı acilen bırakmam gerektiğinin farkında olsam da gün geçtikçe kötüleşen uyku düzenimi, özellikle de babamın katillerini bulmadan, bu kadar kolay düzeltemeyeceğimi biliyordum. Havluyla yüzümü kurulayıp banyodan çıktım ve kahvaltı yapmak için mutfağa yöneldim. Hayatımda düzenli yapabildiğim tek şey kahvaltıydı sanırım. Ne olursa olsun es geçmez, aza çoğa bakmadan imkanlarımın hepsini kahvaltı için kullanabilirdim. Buzdolabından iki yumurta ve peynir alıp tezgaha yerleştirdim ardından çaydanlığın altını açtım. Yumurtaları bir kaseye kırdım ve tavayı ocağa yerleştirip yağ koydum. Bu sırada tosta da ekmek dilimlerini yerleştirmiştim. Peyniri tavaya koyup o erirken yumurtayı çırpıp onu da ekleyip biraz karıştırdım. Kaynayan çay suyuyla çayı da demledim. Ekmekler de olmuştu. Bir kaç salatalık ve domatesi de yıkayıp bir tabağın içine kesip üstğne tuz serpeledim. Mutfak masasına hazırladıklarımı yerleştirdim ve kendi tek kişilik sıradan kahvaltımı etmeye başladım. Kafamdaki derin düşüncelerden ve gün içinde yaşanan tüm olaylardan en uzak olup sakin kalabildiğim tek zaman kahvaltı ederken geçirdiğim zamandı. Bunu fark ettiğimden beri erken kalkar ve güzelce kahvaltı edip biraz kafamı dinlerdim. Bedenim dinç olsa da ruhum fazlasıyla çöküp genç yaşta yaşlanmış gibi olduğundan böyle anlar ruhuma ilaç gibi gelirdi. Keyfimi daha fazla uzatmadan bulaşıkları toplayıp yıkadım. Tek başınayken pek iş çıkmadığından makineyi sık sık kullanmazdım. Yaşam enerjimi kaybetmemek ve herkesin yapabileceği rutin işleri aksatmadan yapmak alışkanlıklarım arasındaydı. Mutfaktaki işimi bitirip odama gittim ve uzun zamandır bozulmamış yatağı es geçip dolaptan lacivert takımımı çıkardım. Kısa sürede giyinmiş işe gitmeye hazırlanmıştım. Son bir kez evdeki klasik kontrollerimi yapıp portmantodan ceketimi alıp, aynasından kendimi kontrol ettim. Gözaltlarım son zamanlarda kendini toparlamaya başlamıştı. Normal bir insana göre az uyuyor olsam da kendi normalime göre iyiye gittiğimi biliyordum. En azından gözlerim dışında gayet sağlıklı duruyordum ki bu da gücümü korumama yetiyordu. Daha fazla oyalanmadan evden çıktım ve arabamı park ettiğim yere ilerledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
POZİDRİV
ActionArdı arkası kesilmeyen cinayetleriyle gündemden düşmeyen tornavidali katil son cinayetini işlemiştir. Ne var ki bu cinayetin gerçek faili dışarıdayken masum bir aile daha mahvolmak üzeredir. Yaşadığımız dünyada milyarlarca insan varken türlü hayatla...