31-Yaşlanma İksiri

438 52 150
                                    

Heyyoo!

Ben geldim, nasılsınız?Umarım iyisinizdir, bende iyiyim.

Aslında bugün bölümü daha erken atacaktım fakat telefonum çekmiyordu, bende hep telefondan yazarım bölümleri.Yani bu saate nasip oldu.

Yazım yanlışları varsa sorry, plss görmezden gelin.

Öyleyse, iyi okumalar dilerim~

Ölüm yiyen toplantısı bittikten sonra Harry'nin yapmak istediği ilk şey bir yerlerde uyumaktı.

Sirius'u kurtarmak istiyordu fakat bunu nasıl yapabilirdi?Peter'ı kesinlikle kullanacaktı.Belki de bakanlıkta birisinin Sirius'a duruşma ayarlamasını talep edebilirdi.Özellikle Peter'ı kanıt olarak gösterirse gerçekten işe yarardı.

Tom onun dinlenmek istediğinin yeterince farkında gözüküyordu fakat Lucius ve Severus'a söyleyecek şeyleri var gibiydi.

Harry sırtını sandalyesine yaslayarak huysuzca baktı iki adama.

Aslında Lucius'u severdi çünkü Abraxas'ın babası veya oğlu oluyordu.Çoğu zaman Abraxas kadar iyi anlaşırlardı.

Severus ise onun gözünde bitmişti.Annesine ne kadar yakın olursa olsun adamı umursamıyordu çünkü adam onu James Junior sandı.Tabi sonradan bebek karanlık lord olarak varsaysa da hala nefret duyuyor, haksız yere eziyet ediyordu.

Bu Harry'i öfkelendirdi.

"Severus, senden kalıcı yaşlanma iksiri yapmanı istiyorum.Karşı iksiri beraber olsun."dedi sevgilisi, iksir ustasına.İsteğinin Harry için oluşu söz konusu oğlanı yumuşacık yapmıştı.

Severus Snape ara ara Harry'e baktı ve sonunda Tom'a döndü."Kaç yaş yaşlanmalı, Lordum?"

"5 yıl-"

"10 yap, ergenlikle uğraşamam."diye homurdandı Harry, hızlıca.Tom ona keskin bir bakış atsa da iki adamı şaşırtacak şekilde hiçbir şey yapmadı.Ne lanet atma, ne homurdanma.Tek yaptığı şey başını sallamaktı.

Lucius sessizce sordu."Ben ne yapacağım, Lordum?"

"Özel olarak Sirius Black'i çıkarmakta yardım edeceksin.Bir avukat tut, duruşma ayarla, kanıtı sun."dedikten sonra koltuğunda hafifçe salladı ayağını.Düşünceli bir şekilde alt dudağını ısırıyordu ve Harry kolundan dürttüğünde hızla başını çevirip baktı oğlana."Ne var, Harry?"

Harry huysuzca kolunu tokatladı."Daha iyi davran, pislik."

Lucius ve Severus gittikçe solarken karanlık lord sadece homurdandı."İyi, ne istiyorsunuz Harry hazretleri?"

"Sadece yoruldum.İki minyonu gönderir misin?"diye kıkırdadı Harry.Dediği gibi yorgun bir kıkırdamaydı.
Bu sırada iki minyon Yüce lordları ile bu şekilde konuşabilen minnoş oğlana iri gözlerle bakıyordu."Nerede uyuyacağımı bile bilmiyorum."

"Yaşlanma iksiri çabucak gelsin.Fazla doz al ve panzehri de unutma.Gidebilirsiniz."diyerek kovdu Karanlık lord, iki minyonunu.Yeterince dalgın olmakla beraber yanındaki minik varlığı pek de umursamıyordu.

Onu düşündüren şey Harry'nin anılarıydı.Sirius Black için öfkelendiğini gördükten sonra hatırlayıvermişti.

Harry'nin ona gösterdiği anılarından birisi, oğlanın söylediğine göre neredeyse delirdiği bir hayattı, Harry çok kötüydü.Çocukluğu inanılmaz berbat geçmiş, istirmara uğramaktan delirmişti.Kendi benliği ile yirmili yaşlarda yankesicilik yaparken karşılaşmıştı.

O anki parlayan yüzünü unutamadı.

Harry deliliğinde bile onu tanımış, üstelik varlığına sevinmişti.

Malédiction D'éternité // TomarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin