"Ah, Çatlak," Sirius, en iyi arkadaşını ve kardeşini, yağmacı haritasına baktığı yatağına çağırdı. "YN zindanlarda ne yapıyor? Gözaltına alındı mı Slughorn?"
James omzunun üzerinden baktı ve kesinlikle YN Potter etiketli küçük nokta zindan sınıflarından birinde volta atıyordu. "Etkileyici," diye omuz silkti. "Ah, annem küçük YN'nin de gözaltına alındığını öğrendiğinde kalp krizi geçirecek" diye güldü ikili, Profesör Slughorn'un tüm insanların arasından sıyrılmak için ne kadar iğrenç bir suç işlemeniz gerektiğini tartışarak.
"Komik olan ne?" dedi Remus, yakından takip ederek.Peter ile yurt odasına girdiklerinde.
"Tatlı YN Potter kendini yaşlı Sluggy ile birlikte gözaltına almış. Korkunç haberi James'in ailesine nasıl ileteceğimizi bulmaya çalışıyoruz."
James kahkahalarla burnunu çekerken Sirius kasvetli bir sesle söyledi. "Slughorn'u personel odasına giderken gördüm" Remus kayıtsızca, komodinin çekmecesinden bir kalıp çikolata ararken. "Ve Slughorn bu hafta gözaltında değil,"
Peter ekledi. "Sıra Flitwick'te. Oturup bir saat okumanızı sağlıyor, kimseyi zindanlara göndermiyor" James ve Sirius birbirlerine bakıp omuz silktiler. "Belki gübre bombaları yerleştiriyordur" Sirius önerdi ve James bir gözyaşını siliyormuş gibi yaptı.
"Onunla gurur duyuyorum- bekle, bak," James zindan sınıfını işaret etti. Koridordan sınıfa başka bir nokta geldiğinde senin noktan ilerlemeyi bırakmıştı.
Severus Snape' olarak etiketlendi. "onu öldürürüm!" dedi James aniden. "Bahse girerim her türlü kara büyüyü biliyor ve bunu YN'de kullanacak!"
"James, hemen sonuca varma," dedi remus, akıl yürütmeye çalışarak. "YN kendini savunbilir. Ahtapot ayağı altıgenini geri almak için Mcgonagall'ı ikna etmen gerekiyordu, hatırladın mı?"
Ama James dinlemiyordu; o ve Sirius, Gryffindor kulesinden aceleyle çıkıp zindana doğru yol aldılar.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Sev!" Kıkırdadın, alnını (gizli) erkek arkadaşının alnına bastırdın, o seni masaya kaldırırken. "Ya biri-" "Kapıyı kilitledim," diye sırıttı Severus, boynuna nazik öpücükler konabilmesi için çeneni dürterek. Alçak sesi boynunuzun hassas teninde gümbürdeyerek vücudunuza elektrik akımları gönderirken titrediniz. Sesine hayrandın, yaşıtlarından çok daha derinden, göğsünden ve teninden gürleyip titreşmesine...
Bacaklarınızı ayırdınız, Severus'un kemer halkalarını kavradınız, onu kendinize doğru çektiniz ve o sizin kalçalarınızı kavradı ve birbirinizle aynı hizada olmanız için onları etrafına çekti. Hızla susturulan küçük bir inilti çıkardın.
Severus dudaklarını seninkilerin üzerine kapatıyor, seni sımsıkı öpüyor. Öpüşürken ağzına içini çektin, dili ve dişleri çatıştı, parmak uçlarınız diğer kişi olduğu sürece tutunacak bir şey bulmak için çabaladı. Severus inledi, bir eli sırtınızın üzerine uzandı, siz ona sırtınızı yaslarken diğer eli gömleğinizi yukarı kaldırdı; yalnız zaman geçirmeyeli asırlar olmuştu...
Kapı çarparak açıldı ve sen ne olduğunu tam olarak anlayamadan "levicorpus!" diye bir haykırış duyuldu.
James'in öfkesiyle büyü, erkek arkadaşını kıl payı ıskaladı. Işık dağılmadan önce kulağınızın yanından çığlık atarak duvara çarptı. "James!" Nefesini tuttun, Severus'u kendinden uzaklaştırdın ve masadan aşağı atladın. "Ne o-" "Burada ne haltlar dönüyor? Ne yapıyorsun? Ne yapıyorsun? Ona ne yaptın? Onu lanetledin mi? Bunun için seni öldürürüm, Snivellous- küçük kız kardeşime nasıl bakmaya cüret edersin? !"
"James!" Kendini kardeşinle erkek arkadaşın arasına koyarak bağırdın. "Hayır, YN, sorun değil. Seni Madam Pomfrey'e götüreceğiz. Bahse girerim aptal küçük iksirlerinden birini YN üzerinde kullanmıştır" dedi Sirius'a. "Bunu ödeyeceksin Snape, küçük kız kardeşimden böyle faydalanarak." "YN'nin sisteminde böyle bir iksir yok," dedi Severus, soğuk ve sert bir sesle. "Bunu hiçbir kadına asla yapmam. Asla. Özellikle kendi kız arkadaşıma."
Zihnen küfür ettin, kendini kesinlikle ardından gelecek olan bağırışların saldırısına hazırladın. James ve Sirius gözlerini kırpıştırarak durdular, ağızları sanki Japon balığıymış gibi açılıp kapanıyordu, Severus'un söylediklerinin kaydedildiğini söylemeden önce. James. Gözleri karardı ve Slytherin'e doğru uçtu, onu yere devirdi, Severus'un burnuna sert bir yumruk indirdi, kesinlikle kırdı. "James, bırak onu!" Bağırarak onu uzaklaştırmaya çalıştın. Severus ayağa kalkmayı başardı, yüzünden kan damlıyordu ve onu çabucak sildi.
"James, seni sik kafalı! Etrafta dolaşıp insanları yumruklamaya hakkın yok!" diye tısladın, asanı şimdi elinde tutuyordun.
"Onun gibi sümüklü pislikler kız kardeşime dokunmaya başladığında yaparım!" James karşılık verdi, omzunun üzerinden Severus'a bakarken kaşları çatıktı.
"Ah,biraz büyü," dedin sertçe, gözlerini devirerek. "Onunla çıkıyorum James, onu aylardır görüyorum!" James sana baktı. "Ah, annem bunu öğrenene kadar bekle. Bahse girerim sınıflarda sevişiyordun," "Peki ya öğrenirsem? İzin verecek kadar büyüdüm ve hamile kalmayacağım," diye terslendin.
"Ayrıca, annem zaten biliyor," kardeşine arkanı döndün ve Severus'un kolunu tuttun, onu hastane kanadına götürmeye hazırlandın. "Ve aranızdan herhangi biri yumruklarını ya da asalarını Severus'a kaldırırsa, sizi hadım ederim, James ve seninle bir daha asla konuşmayacağım."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
