kırk beş ᶠⁱⁿᵃˡ

11.7K 1.2K 3.4K
                                    

45

"Şeker ister misiniz?"

Jeongin parkta yanına gelen küçük kıza bakarken kendisine uzatılan küçük şekeri almış ve "Teşekkürler," demişti. "Çok naziksin."

"Üzgün duruyorsunuz," dedi küçük kız. "Şeker iyi gelebilir diye düşündüm. Tek başınıza ne yapıyorsunuz burada?"

"Düşünüyorum."

Kız kafası karışık bir halde yanına otururken "Neyi düşündüğünüzü sorabilir miyim," dedi. Jeongin elindeki şeker paketine baktıktan sonra iç çekerek arkasına yaslanmıştı.

"Hayatı."

"Neyini tam olarak?"

Küçük kız oldukça meraklıydı, tüm ilgisini Jeongin'e vermişti.

"Kaybettiğim kişileri."

"Sevdiğiniz birini mi kaybettiniz?"

Jeongin yutkunarak kafa salladı. "Yıllar önce bugün..."

"Özel değilse anlatır mısınız? Annem işten çıkacak, onu bekliyorum."

"Tek başına tehlikeli değil mi burası?"

"Çocuk parkı da tehlikeliyse nerede duracağım ki..."

"Haklısın."

Küçük kız cebindeki yeşil şekeri ağzına atıp Jeongin'e döndü. Esmer, yere bakarak konuşmaya başladı.

"Hyunjin."

"O kim?"

"Çok sevdiğim biri, herkesten çok."

"Aşık mısın?"

"Aşk mı bu bilmiyorum, daha fazlası gibi. Çok kötü günlerimiz oldu fakat bir o kadar da güzel günler geçirdik."

"Nasıl tanıştınız ki?"

"Lisede tanıştık, sevgili olduk. Başlarda biraz öküzdüm ben biliyor musun, geç anladım bir şeyleri. Anladığımda da hiç bırakmak istemedim, dünyanın en güzel duygusuydu elini tutabilmek. Sonrasında üniversiteye gidecektik, büyüyorduk fakat çok kötü bir şey oldu."

"Ne oldu ne oldu?"

"Hyunjin bir hastalığa yakalandı, çok kötü bir hastalık. Beraber saçlarımızı kestik, her gün yanına gittim. Başta beni istemedi, onu öyle görmeme üzülüyordu. Öleceğini düşünüyordu hep, acı çekmemi istemiyordu kendince. Daha sonra ikna ettim onu, moralini hep yükseltmeye çalıştım. Okullar açıldı, yanına daha az gider oldum. Her haftasonu mutlaka gidiyordum lakin bazı zamanlar sınavlar yüzünden yurttan ayrılamıyordum. Bir gün gittiğimde çok kötü olduğunu gördüm, çok korktum. Berbat bir andı."

"Kendimi suçladım bu hale geldiği için, yanında olamıyordum bana ihtiyacı varken. Okulumu dondurdum, çok kızdı. Baya haşladı beni resmen ama kızarken o kadar tatlı ki ciddiye alamıyorsun."

Küçük kız kıkırdadığında Jeongin de güldü.

"Bir süre kızdı bana trip attı hatta. Hiçbir şey senden değerli değil dedim defalarca, öyleydi ama inanmıyordu bir türlü. Sonrasında durumu iyiye gitmeye başladı, sonra birden kötü oldu. Ne olduğunu anlayamıyorduk artık. Çok acı çekiyordu, gözlerimin önünde ölüyordu ve ben anca bu kadarını yapabiliyordum. Çaresizlik neymiş o zaman anladım."

"Durumu bir iyi bir kötü olunca anne ve babası başka bir çocuk yaptı, ilik bulabilmek için. O da bir ihtimaldi. Annesi hamileyken hem ona yardımcı oluyordum hem de Hyunjin'le ilgileniyordum."

mö ーhyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin