Yataktan gene aynı kabus ile kalktım.Hemen lavoboya koşup yüzüme soğuk su çarpıp kendime geldim.1 hafta sonra okullar açılacaktı bu yıl lise üç olucaktım.Her zaman okulların açılmasına 1 hafta kala partiler olur.Parti bügündü ve bende gidicektim.Akşam altıdaydı saat daha öğlendi.Şimdiden kıyafetlerimi seçmek için dolabımı açtım.Gözüme direk Bulut'un bana aldığı beyaz ve ten rengi karışımı elbise gözüme takıldı.Onu çok beğenmişti ama hiç üstümde görememişti.Gözümden bir damla yaş düştü.O elbiseyi giyicektim bu akşam.Elbiseyi alıp yatağımın üstüne bıraktım.Atınada aynı renk ayakkabı seçip onuda elbisenin bıraktım.Odadan çıkıp aşağı indim.2 katlı evde tek başıma yaşıyorum.Ailem antalya'da yaşıyor.Ben istanbul'da kalıyorum.Bulut'umun doğduğu ve öldüğü şehirde.
Kahvaltımı hazırlayıp yemeye koyuldum.Yarım saat sonra kahvaltımı bitirmiştim.Gidip azcık daha uyuyacaktım.Oturma odasına gidip koltuğa kıvrıldım..
Gözlerimi açtığımda ilk olarak saate baktım.Saat beşti hemen odama çıkıp elbiseyi üzerime geçirdim.Ayakkabılarımıda giyindim.Saçımı topuz yapıp hafif bir makyaj yaptım.Saat altıya geliyordu.Hemen siyah çantamı alıp içine telefonumu ve paramı koyup evden koşarak çıktım.Bir taxi durdurup adresi verdim.
On dakika sonra gelmiştik.Bu seferki parti daha eski ahsap süslerin olduğu bir mekandaydı.Ve gerçekten çok güzeldi.Kocaman ahşap bi kapı vardı.Kapıya yaklaştığımda kapıyı çok ağır olduğu için açamadım.Yakın bir sürede kol kaslarımı geliştirmeyi aklıma not ettim.Kapıyı güvenlikler açınca onlara teşekkür ettim.İçeriye girdiğimde partiyi hazırlayanlar konuşma yapıyordu.Herkes birden bana dönünce kafamı eğdim.Ve hızlıca bir masaya koşup oturdum.Kafamı kaldırdığımda bir kaç kişi hariç herkes önünde dönmüştü.Herkes'e garip gelmiştim çünkü ilk daha pembeli veya renkli bir elbise giyinmemiştim.Garsondan bir meyve suyu sipariş ettim.Alkol içmezdim.Etrafıma göz gezdirmeye başladım zaten her yıl hep partide bunu yapardım.Çünkü ne konuşucak arkadaşım nede benle dans edicek Bulut'um yoktu.Etrafa göz gezdirirken okulun en popülerlerinin masasında birini fark ettim.Okuldan değildi.Büyük gözüküyordu.Zaten her yaş kimse bu partiye katıla biliyodu.Birden adam kafasını bana çevirince göz göze geldik.Yakışıklı sert bir tipi vardı.Hemen önüme dönüp meyve suyumdan içmeye devam ettim.Gözlerim gene ona kaydığında buraya baktığını gördüm.Ne var anlamında tek kaşımı havaya kaldırdım.Oda elleriyle yok bir şey yapıp önüne döndü.Bende önüme döndüğümdü gülüşme sesleri duyup gene o masaya baktığımda tüm masanın bana baktığını fark ettim.Hemen önüme döndüm.Telefonumu elime alıp oyun oynamaya başladım.Yanımda ayak sesleri duyunca kafamı kaldırıp gelen kişiyi baktım.O adam gelmişti.Çantamı ve meyve suyumu alıp tam gidecekken kolumdan tutup beni durdurdu.Kolumu elinden bir hışımla çelip ''sakın bana dokunma''dedim.''Sana bir şey yapmaya gelmedim ufaklık sadece lavobo nerde diye sorucaktım''dedi.Ama ben ufaklık sözünde kalmıştım.Bulut bir kere bana ufaklık demişti sadece bir kere sonrada hemen düzeltip her zamanki gibi manolya demişti.Gözümden bir damla yaş düştü.''Hey iyimisin?'' diye sordu adam ama onu dinleyecek halim yoktu.Koşarak lavoboya gittim.Hemen yüzümü yıkadım.Geri döndüğümde adam hala masamdaydı.'Yalnış bir şey mi yaptım ufaklık?'' dedi.Bağırarak ''bana sakın ufaklık deme!'' adam cevap vermeyip masasına döndü.Parti bir saat boyunca aynı geçmişti.Saate baktığımda 8 olduğunu gördüm.Neyse diyip telefonumu çıkarıp oynamaya başladım.
Aradan ne kadar süre geçti ama bilmiyorum telefonumun şarjı bitip kapandı.Etrafa baktığımda bir sürü kişi vardı.Ve çoğu okuldan değildi.Yanımda geçen kızı durdurup ''telefonumun şarjı bittide saar kaç acaba?''diye sorduğumda ''onbir'dedi.Ağzımda bir hıh sesi çıktı bu saattde burdan taxi geçmezdiki.Demekki eve yürüyerek gidicektim.Çantamı alıp kapıdan çıktım.Etraf karanlıktı ve şimdi fark ediyorumda etrafda bir sürü bar vardı.Yürürken arkamdan sesler duydum.Arkamı döndüğümde o adam bir serseriyi dövüyordu.Yanlarına gidip''napıyosun''diye bağırıp adamı serserinin üzerinden çekmeye çalıştım.Adam ise''napıyorum mu seni takip ediyodu bu şerefsiz ona cezasını veriyorum'' diyip son bir yumruk daha atıp üzerinden kalktı.Ve ''evin nerde?'' diye sordu:''sanane be'' dedim.Hem ben yabancılarlan konuşmam.''Seni evine bırakıcam gel''dedi.Ve kolumdan sürüklemeye başladı.''Sana demedimmi bana dokunma diye çek şu elini kolumdan!'' diye bağırdım.Ama beni takmayıp sürüklemeye devam etti.Siyah bir ferrarinin yanına gelince kapıyı açtı ve beni içeri otutturup sürücü koltuğuna geçti.''evin nerde'' dedi.''taktın sende ha sanane benim evimden'' diyip kapıyı açmaya çalıştım ama kilitliydi.''Aç şu kapıyı hemen''dedim.''Evinin nerde olduğunu söyle yoksa sabaha kadar bu arabada kalırsın''dedi.''Sapık mısın sen bırak beni''dedim.''sadece evine bırakıcam ne bu inatçılık''dedi.''Kendim giderim bu bacaklar niye var''dediğimde bacaklarıma bakmaya başladı.Kızardığıma yüzde yüz eminim.''Güzel bacaklar'' dedi.''aç kapıyı hemen inicem''dedim.''sadece evine bırakıcam'' dedi.''Ne inatçı bi şeysin sen'' diyip evimin edresini verdim.
5dk sonra evime gelmiştik.''aç kapıyı'' dedim.''ben çınar''dedi ve elini uzattı.Tabikide ona ismimi söylemicektim yarım saat önce tanıştığım birine ismimi asla söylemem.''evime getirdin tamam teşekkür ederim kapıyı açta iniyim''dedim.''İsmini söylemeden olmaz'' dedi.''sırf senle uğraşmamak içi diyorum Manolya İsmim oldumu şimdi aç kapıyı''diyip elini sıktım.Kapıyı açtı ve çantamı alıp hızlıca eve girdim.Odama çıkıp üstümü değiştirdim ve yatağıma uzandım.Kendimi uykunun kollarına bıraktım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Manolya'm
Fiksi RemajaBana her zaman Manolya derdi sadece Manolya aşkım,sevgilim gibi kelimeleri hiç kullanmazdı.Ve bana hiçbir zaman ''seni seviyorum'' demezdi.Taki o güne kadar; O gün bana ''seni seviyorum Manolya'm'' dedi.O gün hiç olmadığım kadar mutlu olmuştum. O c...