•yirmi yedi' özlem•

22.8K 1.5K 230
                                    

Medya: Bora Soylu (30)
(Melek'in en büyük kuzeni)

Bölümü erken atmamın sebebi sonda yazıyor lütfen okuyunuz.


Not: •Peçeteleri hazırlayın...
Empati yaparak okuyunuz.


...


Olduğum yer bir mezarlıktı.

Tahmin ettiğiniz yerdeyim, beni büyüten ailemin yanında.

Dünki Polat'ların evinden sağ çıkabilmiştik. Keyifli bir sohbet ve yemekten sonra eve gelmiştik.

Evdekilerden habersiz sabahın erken vakitlerinde buraya gelmiştim.
Haber versem yanımda illaki biri gelecekti ve ben bunu istemiyordum.

Başımı yasladığım yerden kaldırıp elimle onu sevdim. Annemi.

"Anneciğim..bugün senin doğum günün. Ama ben iyi ki varsın diyemiyorum. Çok canım canıyor anne bazen sizin yanınızda olmayı o kadar çok istiyorum kii...Öz ailemi seviyorum anne, bana iyi geliyorlar ama beni anlayamıyorlar.
Sizi unutamıyorum. Gözlerim, kulaklarım hep sizi arıyor."

Elimdeki toprağı var gücümle sıktım. Boğazımdaki yumru bir türlü geçmiyordu. Yüzüm ağlamaktan ıslansada buruk tebessümüm dudaklarımdaydı.

Bugün annemin doğum günüydü yarın da benim. Ailecek hep birlikte annem ve benim doğum günümüzü kutlar aile sarılması yapardık. Güzel bir tesadüftü.

"Ve sanırım veda vaktimiz geldi anne."

Her şeyin bir sonu vardı ve onlar ölmüşlerdi. Buna kendimi inandırmam lazımdı. Elbetteki onları unutmayacaktım ama sürekli onları hatırlayıp hem kendimi hem de iki ailemi üzemezdim.


Gözlerimin tekrar dolmasıyla yüzümü sertçe sildim.

Ayağa kalkarak bana her zaman desteğini veren ve beni kendinden çok seven abimin yanına oturdum.

Onunda toprağına su döktükten sonra hala akan gözyaşlarımı sildim. Silmem bir şey değiştirmemişi. Hala aynı hızda akıyorlardı.

"Abim. Sen nasılsın? Eminim şuan beni  böyle gördüğün için kötü hissediyorsundur. Ama ben sizi çok özledim abi. Bugün söz son kez ağlıyacağım sizin için. Her aklıma geldiğinizde gülümseyeceğim. Çünkü siz öyle isterdiniz."

Çaresizliğime daha çok ağladım. Elimi  açıp dua okumaya başladım. Başımdaki başörtü hava estiği ve sürekli bozulduğu için duamı ettikten sonra çantamın içine koydum.


Bu seferde ilk aşkımın yanına gittim. Yan yana duruyordu mezarları.

"Babam. Ben geldim. Biliyorum biraz geç kaldım. Bana küsmediniz değil mi? Umarım küsmemişsinizdir. Yoksa çok üzülürüm. Cennet nasıl bir yer baba? eminim oradasınızdır. Keşke anlatsan da ben de ömür boyu dinlesem. Beni unutmayın, bir gün yanınıza gelicem."

Babamla konuşurken arkamdan gelen erkek sesiyle oraya baktım.

"MELEK!"

Bu kişi Bora abiydi. Hızla yanıma gelip sarıldığında ben yorgunluktan gözlerimi kapatmıştım. Beni sıkıca sarıp büyük vücüduyla küçük bedenimi kucağına aldı.

"Bir dakika! Onlarla vedalaşmadım."

Benim söylediklerimle Bora abi yutkunup kafa salladım. Mezarlığın önünde durup beni yeri indirmedi.
Bende inmeye çalışmadım çünkü yorgundum.

Yeni HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin