8.BÖLÜM"HASTALIK"

98 17 12
                                    

Bize, hayatımızda ki en büyük kötülükleri yapan insanlar ,trajikomik bir şekilde hayatımızın en büyük iyiliklerini de yapmaya çalışırlarmış .

Bunu daha önce hiç tecrübe etmemiştim şuan 18 yaşıma dönebilseydim bu düşünceyi kesinlikle göz ardı etmezdim .

Eğer tekrardan o yıllara dönebilseydim yaralarımı saran insanların aslında sadece yaralarımı açan kişiler olduğunu anlardım belki.

🌼🌼🌼

Bölüm şarkısı 🖤 avâz 🖤

Yatsı namazımı evde kimse olmadığı için salonda ki boydan boya cam olan duvarın yanında kıldım,
salon sadece yaktığım bir mum ışığı ile aydınlanıyordu .

Loş ışıkta dikkatimi daha güzel toplayıp namazımı kılabiliyordum.
Çalışanlar da odalarına gittiği için böyle oturmamda bir sakınca yoktu .

Duamı ettikten sonra bir süre aynı yerde oturmaya devam edip şiddetli bir şekilde yağan yağmuru izlemeye başladım .

Kaç saattir aralıksız bir şekilde yağmur damlaları yer yüzünü temizlemek istercesine bir hız ve sertlikle iniyordu toprağın tenine .

Toprak ise şefkatli bir ana misali yağmur damlalarına  bağrını  açıyordu , bir süre dışarıyı izledikten sonra saatin baya ilerlediğini fark ettim.

Emir geç kalmıştı.

Seccademi katlayıp oturduğum yerden doğruldum. Salonu aydınlattıktan sonra ev telefonuna gözüm takıldı ,aramalı mıydım acaba ?
Merak etmemiştim her zaman geç gelirdi ama bu sefer gelicem demişti ve geç kalmıştı.

Teyzem onu bana emanet ediyormuş gibi konuştuğu için ona karşı kendimi sorumlu hissediyordum.

Kötü düşünceler aklımı sarmaşık gibi sarmaya başladı .Başına kötü bir şey gelmiş olabilir miydi?
Yolda kaza geçirmiş olabilir miydi?
Aklıma düşen bu fikirler ile direk telefona doğru adımladım. Tam arayacakken çalan kapı zili ile yerimden sıçradım.

Gelmiş olmalıydı ,telefon elimde hızla kapıya doğru koştum.Kapıyı açmam ile gözlerimin şaşkınlıkla açılması bir oldu . Emir baştan aşağı sırılsıklam ve çamur içindeydi .
İlk şaşkınlığımı atabildikten sonra ağzımdan bir kaç kelime çıktı
"N'oldu sana ?" 

Omzunu silkip dudaklarını sinirli bir şekilde gerdi.
"Arabam bozuldu. "

O an hala kapıda dikildiğimizi fark edince hemen kenara çekilerek  ona içeri girmesi için yer açtım "gel , gel. "

" biraz daha böyle durursan üşüteceksin."

Tam botları ile içeri girecekken
"Dur , dur !"diye seslendim aceleyle .

Giymesi için oda terlikleri uzattım, bu şekilde girerse evi batıracaktı.
İtiraz etmeden getirdiğim terlikleri giydi , o önden salona geçerken hali birden çok komik gelmeye başladı.
Ah hayır lütfen gülmeyeyim Allah'ım , alt dudağımı gülmemek için sertçe ısırdım.

DİLŞİKESTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin