Sean sakince platforma indi .Biraz bekledi ,etrafı süzdü sonra küreyi avcunun içine aldı, bir kere daha bakıp, irkildi. Çevresinde bir çok silüet belirdiğini fark etti bunların her biri alametti ,o kadar çoklardı ki Seanin gözleri sonuna kadar açıldı, hiç bu kadar alameti bir arada görmemişti ,o kadar zaman geçmesine rağmen hatta o kadar uğraşmasına rağmen aslında sadece alametlerin bir kısmını avlayabilmişti. Kimi yerin altından çıkıyor, kimi gökten iniyor kimi ise sanki öfke kusuyordu ,hepsi Sean e doğru yaklaşıyordu Sean iyice gerildi etrafına endişeyle dönüp ne yapacağını düşünüyordu ,ama bir süre sonra küreyi sertçe sıkıp gülmeye başladı ,sesli kahkahalar atıyordu. Küreyi kaldırıp ''SAVAŞ BAŞLASIN'' diye bağırdı kahkahalar atarak ,sanki delirmiş gibiydi gözlerindeki korku ve çaresizlik okunuyordu ama artık dayanamıyordu iyice tükenmişti ,gözlerinden akan bir damla yaşla beraber küreden zincirler fışkırmaya başladı. Yakaladığı tüm alametler serbest kalıyordu fakat hepsinin dışarı çıkmasına dayanamayan küre çatlamaya başladı Sean asla durmadan alametleri bırakmaya devam etti ve küre daha fazla çatladı ,zincirler küreden çıkarken küre artık daha fazla dayanamayıp parçalara ayrıldı.
Kürenin her bir parçası etrafa dağılıyordu bunu gören Sean şaşkına döndü ,paramparça olan kürenin parçaları parmaklarının arasından kayıverdi. Sean yere çöküp hayatını adamış olduğu şeye bakakaldı ,kürenin parçalanmasıyla hapsettiği bütün alametlerde serbest kalmış oldu, kafasını kaldırıp önüne baktı tüm alametler etrafına dizilmişti, ama aralarından biri dikkatini çekti, Sean Drillanın gözlerinin içine umutsuzca baktı. Drilla hiç bir tepki vermeden kafasını yukarı çevirdi Sean yaptıklarının tamamen farkındaydı fakat halen kahkahalar atıyordu göz yaşları bütün pişmanlığını anlatıyordu bu sırada Drilla bir elini havaya kaldırdı onla beraber Obsidyen de ve diğerleri de sırayla ellerini göğe yöneltti ardından hepsi yıldız gibi parlamaya başladı ,Sean ıslanmış yüzüyle anlamsız şekilde olanları izliyordu .Ardından kürenin her bir parçası havaya yükselmeye başladı alametlerin vücutlarından çıkan ışık kürenin parçalarını birleştiriyordu Sean parçaları tutmayı denedi fakat yapamadı.
Kürenin çatlakları kapanmaya başladı, alametlerin ışığı küreyi tamamlamayı başarmıştı Sean bakakaldı. Daha sonra Seanin bedenindeki bütün dövmeler şekil değiştirmeye başlamıştı ,Sean ne olduğunu anlayamıyordu dövmeler sanki kabarıyor hatta birer zincire dönüşüyordu. Zincire dönüşen karanlık dövmeler küreye doğru ilerliyordu , Sean dövmeleri elinden geldiğince çıkarmayı denedi ama artık çok geçti ,Zincirler kürenin içine giriyordu, ardından Sean dövmeler yüzünden küreye doğru çekilmeye başladı ,kolları bacakları hatta bütün gövdesi o simsiyah zincirler tarafından çekiliyordu .Kürenin yanına yavaşça yükselmeye başladı alametler halen durmuyordu Sean elleriyle zemini tutmaya ,kurtulamaya çalışıyordu ama faydasızdı ,küreye doğru süzülürken haykırıyordu ,yardım dileniyordu, pelerini yırtılmıştı ama hiç bir alametin yardım etmeye niyeti yoktu. Sean '' LÜTFEN HAYIR ASLA BÖYLE BİTEMEZ'' diyerek yardım çığlıkları savuruyordu ama her şey için çok geçti artık, ayakları kürenin içerisine girmeye başlamıştı bile. Hala korku, endişe ve göz yaşları içinde haykırıyordu zincirler ne kadar çok onu çekiştirirse o kadar fazla çığlıklarını arttırıyordu ama artık vücudunun yarısı küreye girmişti bile, yavaşça çığlıkları azaldı ve en sonunda uzayın derinliklerindeki savaş ,korku ve çığlıklar sona ermişti artık sadece sessizlik vardı.
Alametlerin ve kürenin ışığı yavaşça söndü, küre ağır bir şekilde süzülerek yere inmişti bu sırada diğer tüm alametler etrafa dağılmaya başladı .Hepsi eski görevlerine geri dönüyorlardı artık sadece düzen vâr olacaktı. Bütün alametler gitmişti ama Drilla halen oradaydı ,küreye son bir bakış attı ve oda uzayın derinlerinde kayboldu ,ama o bakış bu tüm hikayenin özeti gibiydi her şeyi açıklıyordu ve her duyguyu barındırıyordu.
Platformda sadece küre kalmıştı ,içinde ise kapkaranlık bir koridor ve ortasında hırsına yenik düşmüş ve pişmanlıkta yüzen biri vardı .Bu Sean di ,öfke dolu göz yaşlarıyla deli gibi zincirleri çekiştiriyor çığlıklar atıp bağırıyordu ,tüm gücüyle zincirlerden kurtulmak için çırpınıyordu ama nafile ,son bir haykırışla küredeki karanlığın içinde ağlamaya devam etti ama artık çığlıklarını kimse duyamazdı ,geriye sadece kendi ve kendi yaptığı kötülüklerin pişmanlığı kalmıştı.
Artık tüm evren eski haline geri dönüyordu her şey ve herkes eski hayatlarına dönmüştü ,yaşam bir adamın amansız mücadelesine yenik düşmemişti ,bundan sonra yaşam halen süremeye devam ediyordu ve edecekti.
----SON---
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alamet küresi
FantasyUzayın derinliklerinde galaksilerin ışıkları birleşti ve dev bir parlamayla evren ışık altında kaldı . Sonra boşlukta süzülen ve ayna gibi parlayan bir küre görüldü bu küreye bakınca büyüleniyor ve tutsak olmak için can atıyordunuz. O küre bulunur...