"Yemek hazır!" Chuuya'nın seslenmesiyle Dazai düşüncelerinden sıyrıldı. "Carbonara soslu spagetti." dedi Chuuya gururla, lezzetten gözleri kocaman açılan Dazai'ye bir çatal uzatırken.
"Harika değil mi ama?" Dazai başını salladı.
"Yapabileceğim pek fazla bir şey yoktu. Bir ara markete gitmelisin." dedi Chuuya ve aklının bir kenarına Dazai'nin yiyecek almasına yardım edeceğini not aldı.
"Atsushi bu konuda yardım ediyor. Ama şu aralar işle çok meşgul. Büyük bir şey üzerinde çalışıyorlar, ben sadece bilgisayardan küçük şeylere yardım edebiliyorum." diye cevapladı Dazai.
"Yarın seninle gelirim!" dedi Chuuya istekli bir şekilde, ama Dazai'ye yardım etmeye o kadar da meraklı görünmemek için kendini tutmaya çalıştı.
"Gerçekten mi?" Dazai'nin gözleri kocaman açıldı. Ağzının içinde bir şeyler mırıldandı, "Senden harika bir ev hanımı olur..."
"Ne?!"
"Yok bir şey."
Akşam yemeğinden sonra, yapacak hiçbir şeyleri yoktu, tuhaf konuşmalardan kaçınmak için sadece televizyon izlediler. Ama Dazai Chuuya'nın bir saat önceki dokunuşunu hatırlayarak incinen kolunu oynatmaya devam ediyordu."
"Chuuya, benden nefret mi ediyorsun?"
Bu ani soru turuncu saçlıyı şaşırtmıştı.
"Elbette senden nefret ediyorum. Revirdeyken beni terk ettin ve seni son bir kez bile göremedim. Biliyor musun bu ne kadar..." Chuuya sondaki kelimeleri yuttu, Dazai'nin önünde duygusallaşıp ağlamak istemiyordu.
"Eğer benden gerçekten nefret ediyorsan, gittiğime ve beni bir daha görmek zorunda kalmayacağına mutlu olman gerekirdi."
Chuuya daha fazla dayanamıyordu. Bu adam sadece fiziksel olarak kör değildi, duyguları da kördü.
"Senden nefret ediyorum. Ama kendimden de nefret ediyorum!"
Dazai Chuuya'ya döndü, gözlerinde şaşkınlık vardı.
"Seni durdurmadığım için... Daha önce itiraf etmediğim için... Kendimden nefret ediyorum. Senden nefret ediyorum çünkü seni çok seviyorum!"
Dazai onu duymuştu, Chuuya bunları söylerken ağlamaya başlamıştı. Artık ne söyleyeceğini bilemiyordu. Kumralın tek bildiği artık kelimelerin işe yaramayacağıydı.
"Kendimden nefret ediyorum..." Chuuya dudaklarında hissettiği yumuşak öpücükle durdu, geçen o birkaç saniye ona sonsuzluk gibi gelmişti. Sonunda ayrıldıklarında, Dazai her seferinde Chuuya'nın kalbini hızlandıran o büyülü gülümsemelerinden biriyle ona bakıyordu.
"Ben de seni seviyorum, Chuuya."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kör (Türkçe Çeviri)
AcakChuuya'nın eski ortağı bir dövüşten sonra kör olmuştur. Chuuya onu görmeyi çok istese de geçmişini geride bırakamamaktadır. Hikaye bana ait değildir. Hikayenin hakları @ZOEconan'a aittir.