KARANLIĞIN İÇİNDEN YANSIYAN UMUT

50 2 0
                                    

Aklımdan eksilen her bir parça, teker teker hepsi intihar ediyordu bu gece

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Aklımdan eksilen her bir parça, teker teker hepsi intihar ediyordu bu gece. Gökyüzünden intihar etmek için atlıyordu yıldızlar, yıldızların kanı var gökyüzünde, bulutlar yıldızlar için ağlıyor bu gece ya da benim yok oluşumum için zemin hazırlıyordular kim bilir?

Dipsiz sonu gözükmeyen yolda kaybolan bir kız çocuğu gibi oradan oraya sürükleniyordum.

Ayakkabıma batıran çamur yolda yürümeme engel olmaya başlamıştı, ağırlaşan ayağımı kaldıramıyordum gökyüzünden akan yağmur taneleri her bir tanesi beni dövmek istercesine hızlanıyor kurşun etkisi yaratıyordular. Koyu siyah saçlarım ıslandığı için artık onları bile kontrol edemiyordum rotasını kaybetmiş bir gemi gibi sağ, sola savruluyordular.

Korkudan titreyen vücudum, düşmekten kanayan dizlerim, ayağıma batıp duran taşlar, şuan hiç biri önemli değildi önemli olan tek şey benim bu cehennemden kurutulmam gerektiğiydi.

"Öldürücem seni bu sefer!" arkamda kalan ormanda yankılanan ses bugün beni öldürmeye ant içmiş katilimin sesiydi kana susamış bir vampir gibi kanımı ellerinde hissetmek beni paramparça etmek istiyordu.

Zaten paramparça olmamış mıydım?

"Elbett bulacam seni yarım kalan işimi bitirecem" sesinde ki soğukluğu aramızda olan tonlarca mesafeye rağmen kambur sırtımda hissetmiştim

Tırmandığım tepenin yamacından kendimi otobana attım.

Issız olan otoban da bir araç bile geçmez miydi ?

Tanrım sen bana yardım et, arkamdan geldiğini hissedebiliyordum düşmekten parçalanan dizlerime aldırmadan koşmaya başladım, her bacak açışımda diz kapağım sızlıyordu. Arkamdan görünen ışık hüzmesiyle hızla arkama dönüp gelen aracın önüne atladım.

"Tanrım lütfen bana yardım et ne olur !" dedim yorgunluktan çatlayan sesimle araba son anda fren yaparak  dibimde durmuştu korkuyla ellerimi kalbime götürüp yavaşlaması için derin nefesler almaya başladım.

Arabada olan her kimse, ya bu yağmurda ıslanmamak için dışarı çıkmıyordu, ya da benim perişan halim ve kanlar içinde oluşum onu korkutmuştu.

Otobanın kenarından çıkan bedeni görmemle bedenim kaskatı kesilmişti, artık savaşacak gücüm kaçacak dermanım kalmamıştı, bu akan yağmur bu gece beni temizleyebilir miydi kirlerimden ?

Arabada duran yabancı hala dışarı çıkmamıştı, bana yaklaşan adamı gördükçe "Lanet olsun bana yardım et!" diye bağırıyordum. Bir yandan da deli gibi aracın kaputuna vurup duruyordum.

Bunlar benim son haykırışımdı bitmişti buraya kadar her şey.

"Gel buraya..." bileğimden sarılan eller kelepçe gibi bütün bileğimi sarmış çekiştirmeye başlamıştı "Annen gibi hala zayıfsın sende, annen gibi olacak sonun" beni çekiştiren adama bunca yılık dayım olacak herifin suratına tükürdüm "Ben asla zayıf olmadım asla da olmam!" dedim, yüzümde oluşan yorgun tebessümle "Ben ve Annem sana rağmen güçlüydük senin pislik hayatının içinde bile temiz kaldık" yüzünden akan tükürüğümü sildi, yüzündeki sinir alnında kalınlaşan damarlarını belli etmişti.

DİLHUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin