3.Bölüm

1.7K 27 11
                                    

Sabah bilgisayarda birkaç işimi hallettikten dışarı çıkmaya karar verdim. Gruba yazıp herkesten onay aldıktan hazırlanmaya başladım.

"Aleyna buradayız." Anıl onları görebilmem için el sallıyordu. Yanlarına gidip selamlaştıktan sonra oturduk.
"Kızım sen nerelerdesin, yüzünü çok az görmeye başladık. Geçen gün de mekandan apar topar çıktın."

"Abartma Sena geçen gün başım ağrıdığı için çıktığımı söylemiştim."

"Şu takıldığın çocukla görüşmek sana iyi gelmiyor."

"Yine mi aynı konu?"

"Aleynacım onunla takılmaya başladığımdan beri ki yaklaşık bir yıla yakın bir süreden bahsediyoruz. Eskisi gibi değilsin."

Birden lafa giren Cemre'ye döndüm bu sefer.

"Arkadaşlar konu kapatabilir miyiz lütfen."

"Canım benim bize kızıyorsun ama senin kötülüğün için konuşmuyoruz ki."

"Ben de bu konu hakkında konuşmak istemiyorum şu an. Bakın burdayım işte sizinle güzel güzel zaman geçirmek istiyorum, darlamayın."

"Tamam tamam sana da bir şey denmiyor. Ay size ne dicem geçen kimi gördüm..."

Muhabbet benden çıkıp normal seyrine dönmüştü. Arkadaşlarımın Yiğit'e olan tutumları gerçekten umrumda değildi ama yine de canımı sıkmıyor değildi. Şimdi böyle konuşuyorlarsa sevgilisi olduğunu duyduklarında neler diyeceklerini düşünmek dahi istemiyorum.
Gün sonunda Anıl beni eve bırakıyordu kapının önüne geldiğimizde durduk.

"Eveet son durak Aleyna hanım,buyrun."

"Anıl sen de mi kızlar gibi düşünüyorsun?"

"Anlamadım, ne konuda?"

"Yiğit konusunda işte. Sence kötü mü etkiliyor beni."

"Güzelim bak sen benim en yakın arkadaşımsın hatta kardeşimsin biliyorsun. Ben senin o adamla olan bu anlamsız ilişkinde kendini iyi hissettiğini biliyorum ama anlık iyi hissettiğini de biliyorum."

"Nasıl yani?"

"Onunla cinsel bir uyumun var ve bu sana kendini cinsel ilişki içerisindeyken iyi hissettiriyor. O sana değer vermiyor, o hiçbir kadına değer vermiyor. Öyle olsa kendi sevgilisini aldatır mı?"

"Ben de ona değer vermiyorum."

"Kendini kandırıyorsun Aleyna. Sen ona bal gibi değer veriyorsun."

"Anıl sen de hiçbir şey bilmiyorsun."

"Benim asıl bilmediğim ve bilmekten korktuğum şey hâlâ neden Los Angeles'e dönmemiş olduğunun cevabı."

Son söylediği şeyle çok gerilmiştim ve hemen burdan yok olmak istedim.

"Neyse ben geçeyim artık eve."

"Geç bakalım."

Tam kapıdan çıkarken Anıl durdurdu.

"Unutma ne zaman konuşmak istersen burdayım. Üstelik benimle konuşurken kendine dahi itiraf edemediğin şeyleri itiraf edebilirsin, seni yargılamam asla."

"Görüşürüz Anıl."

Eve girdikten sonra duş alıp koltuğa uzandım. Kızların söyledikleri, Anıl'la olan konuşmamız kafamı çok karıştırmıştı. Özellikle Anıl.. Benim ona değer verdiğim falan yoktu. Ben onu sadece cinsel ihtiyaçlarım için kullanıyordum tıpkı onun bana yaptığı gibi. Amerika'ya dönmememin sebebini bile Yiğit göstermesi büyük saçmalıktı. Dönmüyorum çünkü şu an canım istemiyor, bu kadar basit.
Zil sesiyle yerimden kalktım. Saatte baktığımda dokuzu geçtiğini gördüm bu da gelen Yiğit demek oluyordu. Aynada kendime son kez bakıp kapıyı açtım.

"Selam hoşgeldin." Yüzüme kısa bir bakış atıp içeri girerken cevap verdi.

"Selam."

Doğruca salona geçti. Ben de peşine takıldım.
"Bir şeyler içmek ister misin bira vardı dolapta."

"Bırak şimdi birayı buraya gel." Deyip yayıldığı geniş koltukta beni kucağına çekip oturttu. Yüzünü yanağıma yaklaştırıp fısıldar gibi konuşmaya başladı.

"Dün gece yaptığın şey neydi?" Sorduğu soruyla yanağıma burnuna doğru sürttürüp ona döndüm.
"Ne yapmışım?" Elini iki bacağımın arasında gezdirip iç bacağımın birini sıktı.
"Gözümün içine baka baka o can alıcı halinle başka adamlarla ettiğin dansı gördüm."
"Rahatsız mı oldun?" İç bacağımdaki elini biraz daha sıktı.
" Bilmem ama sinirlendim sana onları yapan ben olmalıyım güzelim."
"Öyle miiii" Bu sefer ben elimi harekete geçirip onu okşamaya başladım. Başını hafif geri atıp derin bir nefes verdi.

"Nasıl bir şeysin sen Beril'le yaşadığım şeylerin bununla hiç alakası yok." Bu dediği normalde beni keyiflendirirdi ama bugünkü konuşmalardan sonra canım sıkılmıştı. Birden Yiğit'in kucağından kalktım. O da doğal olarak şaşırmıştı.

"Noldu?" Oturuşunu düzeltip merakla bana bakıyordu.
"Sevgilin hakkında konuşulsun istemediğini sanıyordum." Kaşlarını çatarak konuştu.
"Hala istemiyorum sadece o an aldığım zevkle ağzımdan böyle bir şey çıktı." Düz bir ifadeyle bu sefer ben konuştum.
"Neden onun hakkında konuşmamızı istemiyorsun?"
"Aleyna niye böyle davranıyorsun anlamıyorum. Sen böyle şeyler söylemezsin."
Bu dediğiyle kendime geldim. Böyle duygusal davranmam çok saçmaydı.
"Ben..ben sadece iyi hissetmek istiyorum." dememle beni koltuğa oturtup kendi ayaklandı. Hemen arkasından bacaklarımın önünde diz çöktü ve bacaklarımı araladı. Dizlerimden destek alıp kendini yukarı çekti. Dudaklarıma kısa bir öpücük bırakıp dudağıma doğru konuştu.
"Sana iyi hissettirmek için her şeyi yaparım." bunun sadece cinsel anlamda dediğini bilmek hiç istemesem de kalbimi kırmıştı.
Tekrar aşağı inip şortumu ve kilodumu aynı anda indirdi. Dudaklarını bacaklarımda gezdirdikten sonra vajinama üfledi. Bu tüylerimi diken diken etmeye yetmişti. Birden dilini içime soktu.
"Ahh.." diliyle adeta içimi deliyordu. Bunu kaç dakika yaptı bilmiyorum tek bildiğim vajinamın deli gibi ıslandığı ve onun işini kolaylaştırdığı. Diliyle son bir kere daha yalayıp dudaklarıyla içine çekip bıraktı. Kendimi boşluğa düşmüş gibi hissedecekken 2 parmağını hiç düşünmeden içime soktu.
"Ahhh Yiğit.. sen beni... beni öldüreceksin ah!"
Parmaklarını içimde hızlandırdı.
"Şu zevkten bayılacak gibi halini görmek bile boşalmama sebep olur güzelim." Oturduğu yerden ellerini çekmeden koltukta yanıma geldi. Dilini dilimle buluşturup öpüşmeye başladık. Allahım kesinle bayılacaktım. Onu da bir yandan okşamak istiyordum ama mecalim yoktu.
Öpüşürken ağzının içine doğru inlemem onu gaza getiriyor ve parmakları daha da hızlanıyordu. Bir yerden sonra dayanamayıp parmaklarına boşaldım. Birkaç saniye daha içimde bekledikten sonra parmaklarını içimden çıkarıp yaladı.
"Çok güzeldi Yiğit.."
Bedenimi tekrar kucağına alıp yanağımı okşayarak konuşmaya başladı.
"Beğenmene sevindim." Ona gülümseyip bunun altında kalmak istemediğim için tam hareketlenip işime koyulacakken beni durdurdu.
"Bugün iyi hissetmek istediğini söyledin ve hissettin daha fazlasına gerek yok."
Ona şaşkın gözlerle bakarken gülümsedi ve beni kucaklayıp odaya doğru yürüdü.
"Yoruldun, uyuyalım artık."
Bu gecenin gerçek olduğuna olan inancımı kaybetmeye başlamıştım.
Beni yatağa bırakıp kendisini sadece baksırıyla kalana kadar soyundu ve yanıma yatıp beni kendine çekip gözlerini kapattı. Alnıma minik bir öpücük bırakıp "iyi geceler" dedi.
Şaşkınlıktan ne yapacağımı şaşırmış ama bir o kadar da içim mutlulukla dolmuştu. Bu hayatımda uyuduğum en huzurlu uyku olacaktı.

Arkadaşlar tekrar selamm. Kitaba olan ilginiz ve yorumlarınız için çok teşekkür ederim öncelikle çok mutlu oldum vee hemen yeni bölüm yazdım dkkdkd.
Umarım bu bölümü de seversiniz. Bana yorumlarda hikaye hakkında görüşlerinizi ve isteklerinizi lütfen belirtin. Bu işte yeniyim ve eksiklerim olabilir. Hepinizi öpüyorum ♥️♥️

HARMONY Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin