Genç kız ne olduğunu anlatması için Diego'nun gözlerinin içine bakıyordu.Diego ciğerlerine derin bir nefes çekti ve konuşmaya başladı.
*
Luther'ın hala Diego'ya olan siniri geçmemiş olacak ki Klaus'un yakasından tutup havaya kaldırdı bağırarak hala babasının kıskanıldığını hatta ona tuzak kurulduğunu savunuyordu.Yaklaşık 5 dakika sonra Luther ne yaptığını kavramış olacak ki Klaus'u aldığı koltuğa yavaşça bıraktı ve koltukta nefesini düzene sokmaya çalışan kardeşinden gözlerini çekerek hemen yanındaki bağırmaktan adeta nefesi kesilen Allison'u gördü.Luther tam ağzını aralamış ve bir şey söyleyecekken Allison sakinliğini korumaya çalışarak"sana sesimi duyurabilmek için bağırıyorum şurda sen beni dinlemiyorsun bile sinirini Klaus'tan çıkaramazsın onun bir suçu yok." Luther'ı süzdü ve tekrardan söze girdi."Boş kurgu yapıp da insanların canını sıkma."Luther işittiği sözleri yedirmeye çalışırken Loralie merdivenlerden aşağı aheste aheste iniyordu.Kardeşlerine göz ucu ile bile bakmadan hemen mutfağa geçti ve 1,5 lt olan şişesine çeşmeden su doldururken arkadan bir mavi ışık gelince five olduğunu anlamış olacak ki arkasına bile dönmedı.Loralie tam mutfaktan çıkacakken Five'ın alaylı sesiyle "gene su mu içiyorsun gece tuvalete gitmeyi unutma"dedi.
Loralıe Five'a sadece sinir bozucu gülümsemesini atıp göz devirerek mutfaktan çıktı.Bu Fıve'ın hiç hoşuna gitmeği belli olacak ki o da hemen Loralıe'nın odasına ışınlanıp asla kalkmadığı o çalışma masasının üstünde duran mangaların bir kaç tanesini yırtarak Loralıe'nin odaya girmesini ve bu manzarayla karşılaşmasını heyecanla bekliyordu.Loralıe Five'nın odasına girmediğinden habersiz geliyor olacak ki yine o şarkıyı(kill me) mırıldanarak merdivenden çıkıyordu.Loralıe'nın kapıyı açmasıyla beraber tiz bir çığlığı ile koyu yeşil ve siyah dizayn edilmiş odanın içinde çığlığı adeta yankılanmıştı. Five Loralie'yı sinir ettiği için yüzünde o alaycı ama tapılası gülümsemesi yerleşti.Loralıe'nın beyni hala kavrayamamış olacak ki yerinden dahi kıpırdayamıyordu o kimseye elletmediği en sevdiği mangalardı.Five bir anda Loralie'nin yanına ışınlarak Loralie'nin mutfakta Five'a yaptığı o sinir bozucu gülümsemesinden yapıp' uh- sanırım birilerinin en sevdiği mangaları yırtılmış.'
Loralie artık Fıve' ın bu sinir bozucu hareketlerinden sıkılmış olacak ki Five'ın başının üstünde kocaman bir su baloncuğu yapıp bir anda ellerini aşağıya indirdiğinde bütün suyun Five'ın başından döküldüğünü görünce o ince dudaklarından sinsi bir sırıtış oluştu. Fıve'nın ağzından sadece "siktir"çıktı. Loralie'nın yüzündeki o sırıtış daha okuyamaya kıyamadığı mangaların yırtılışı aklına gelince sönmüştü.Loralie tam yırtılmış mangalarını eline alıyordu ki Five'ın koridordan "SANA BUNU ÖDETECEĞİM SADECE O GÜNÜ KORKUYLA BEKLE 8 NUMARA." dediğini duydu ve sanki hiç duymamış gibi yapıp yırtılmış mangaları eline alıp bantlarla yapıştırmaya odaklandı.
Diego ve Klaus bunları duymuş olacak ki hızlı adımlarla Loralie'nın odasına doğru geliyorlardı.Vanya ise Loralie' nin odasının önünden geçerken sadece sırıtmıştı hoşuna gitmişti Loralıe'nin mangalarına ne kadar önem verdiğini o da biliyordu. Diego ve Klaus Loralie'nın odasının tam önüne geldiği an Loralıe'nın 'SIKTIRIN GİDİN BURDAN KİMSEYİ GÖRMEK İSTEMİYORUM' dediğini duymaları ile tekrar koridora dönüp gitmeleri bir oldu eğer o odaya girerlerse Loralie'nin önce onların derilerini yüzdükten sonra onları vücudunda tek bir kan hücresi bulunmayana kadar bıçaklayacağını biliyorlardı.
Loralie daha fazla mangalarla uğraşırsa aylardır Bay Reginald'ın uğraştığı göreve kalkamayacaktı.Aslında bay Reginald ölmüştü öyle değil mı? bu yüzden gitmesine gerek yoktu.Tam yatağına yatacakken yavaşça 2 kez kapı çalındı.Loralıe Diego ya da Klaus sanarak 'SİZE SIKTİRİN GİDİN DEDİM İYİYİM BEN UYUYACAĞIM'. Grace bunları takmayacak olmuş ki yavaşça kapıyı açıp o tiz ve tatlı sesiyle "Loralie yemek saati aşağı in hadi" dedi.Loralie her ne kadar Grace'yi sevmeye çalışsa da onu Bay Regınald'ın yapması onu sevmemesi için büyük bir nedendı."Geliyorum" dedi sakin olmaya çalışarak.
Yemek masasındaki kardeşlerinin yanına oturdu ve tam kaşığı eline almışken televizyondandan bir ses duyuldu;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUA×DEATH NOTE
Fanfiction-"Ne yani babamın yaptıklarının cezasını biz mi çekeceğiz?" -"Ceza demeyelim de bedeli diyelim." #1 - tua #1 - power #1 - comics #1 - near