Jennie, tuvalette yaşadığı talihsizliğin böyle iyi sonuçlanacağını tahmin etmemişti.
********************************
Jennie, yeni iş görüşmesi için geldiği şirkette heyecandan yerinde duramıyordu. Sakinleşmek için lavaboya girdi. Kabine girip işini hallettikten sonra dışarı çıkıp ellerini yıkamak için önünde kocaman aynalar bulunan musluklara yöneldi. O sırada Jisoo da kabinlerin birinden çıkmış, gördüğü Jennie'nin kalçalarıyla ona bakakalmıştı. Genç kadın kabinden çıkmadan önce eteğinin ucunun tangasına takıldığını fark etmemiş öyleye dışarı çıkmıştı. Kadının tangasının sardığı kalçaları o kadar dolgundu ki, Jisoo ne ara onun arkasına geçtiğini fark etmedi bile. Güzel elini kadının kalçalarına götürüp eteğini tangasından kurtardı. Jennie korkuyla arkasına döndüğünde Jisoo'nun güzel yüzüyle dip dibe gelmişti.
"Pardon, sizi korkutmak istememiştim, eteğinizin ucu çamaşırınıza takılmıştı onu düzeltmek istemiştim." Jennie utançla başını eğdi. Yanakları kızarmış, pespembe olmuştu. Ayrıca karşısında duran güzel yüzlü kadın, o kadar etkileyiciydi ki vücudu bir anda alev almıştı. En son ne zaman biriyle seviştiğini bile hatırlamıyordu.
"Teşekkür ederim, dışarı öyle çıksam rezil olurdum." Jisoo biraz daha yaklaştı genç kadının yüzüne.
"Kalçalarınız benim gibi dışarıdakileri de etkilerdi muhtemelen, bundan sonra daha dikkatli olmalısınız bayan," Jennie onun cümlesini tamamladı.
"Jennie, ismim Jennie." Jisoo gülümseyerek kadının ismini tekrarladı.
"Jennie, senden çok etkilendiğimi söylemeliyim, ve bunu söylemek ne kadar uygun bilemem ama," Jennie'nin kulağına yaklaşıp fısıldadı.
"Kalçalarının üzerimde olmasını çok isterdim." Jennie bu güzel kadından böyle bir çıkış beklemiyordu. Fakat atlamaması gereken bir kısım da vardı. Bu kadın öylesine büyüleyiciydi ki, yüzünü vajinasında hissetmek Jennie'nin şuanda düşündüğü tek şeydi. Bu yüzden bu fırsatı değerlendirmeliydi. O da Jisooya yaklaştı.
"O zaman bu fırsatı değerlendirmeliyim sanırım." Önce kabinlere yöneldi ve hepsini tek tek tıklatıp içerde biri olup olmadığını kontrol etti. Şansına hepsi boştu. Sonra kapıya yönelip kilitledi. Arkasına dönüp onu bekleyen kadına yöneldi.
"Dudaklarınızın tadını ne kadar merak ettiğimi söylemeliyim bayan," Jisoo da onun cümlesini tamamladı.
"Jisoo. İsmimle inlerken lazım olur kedicik." Dedi Jisoo Jennie'nin kedi gözlerine bakıp.
"Kedicik mi?" Jisoo gözlerini işaret etti.
"Gözlerin aynı minik kedilere benziyor." Jennie gülümseyerek Jisoo'nun dibine kadar girdi.
"Bunu sevdim." İkisi birbirini incelerken dayanamayıp Jisoo'nun dudaklarına atılan Jennie oldu. İkisi arasındaki derin öpüşme Jisoo'nun Jennie'nin dudaklarını ısırması ve Jennie'nin onun dudaklarına inlemesiyle son bulmuş, Jisoo Jennie'nin üzerindeki bluzu çıkarmıştı. Sütyeninden taşan göğüsleri Jisoo'nun ağzını sulandırmış, ona atılmasına neden olmuştu. Jennie'nin göğüslerini öpüyor, sıkıyor ve emiyordu. Jennie'nin çıkardığı hoşnut sesler daha da hızlanmasını sağlarken en sonunda güzel göğüslerle arasındaki engeli çıkarıp kenara bıraktı Jisoo. Sütyenden taşan göğüslerle arasında hiçbir engel yoktu şimdi. Bir tanesini eliyle yoğurup diğerinin ucunu emmeye başladı. Jennie ayakta durmakta zorlanıyordu. Sırtını lavaboya yaslayıp Jisooyu kendine daha çok çekti. O göğüsleriyle meşgulken Jennie de onun üzerindekileri çıkarmaya koyuldu. Jisoo çamaşırı hariç tamamen çıplak kaldığında, Jennie göğüsleriyle ilgilenen kadının vücudunu süzüyordu. İncecik beli, güzel göğüsleri, kalp şeklinde dudaklarıyla Jisoo Tanrıçaları kıskandıracak bir güzelliğe sahipti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BLACKPINK SMUTS
Fanfictionİstek shiplerinizi yazabilirsiniz. [!] Kitap yalnızca +18 (smut) bölümlerden oluşmaktadır.