Jisoo barda yetenekli bir barmaid ve Chaeyoung onun önünde delice sarhoş olmak üzere olan yabancı bir kızdı.
*************
Chaeyoung kesinlikle sarhoş olmaya ihtiyacı olarak kendini karanlık bara attı. Henüz bir on dakika önce sinir krizi geçirip herkesi kovmuş ve zor bela arabasına binmişti. Yorgunluğunu atmak için ise ihtiyacı olan tek şeyin delice sarhoş olmak olduğunu biliyordu.
Yüksek ahşap tezgahın arkasında tüm ciddiyeti ve orada olmaktan nefret eder gibi tuttuğu yüz ifadesi ile ustaca içki hazırlayan kıza yaklaştı.
Beline kadar gelen kahverengi saçları, üzerindeki rahat kıyafetleri ve oldukça güçlü görünen kolları vardı. Chaeyoung yüzüne çapkın bir sırıtış yerleştirerek tezgahta tırnaklarıyla ritim tutmaya başladı.
"Hey, bakar mısın? Mmmmm," kızın yüzünü süzüp ismini söylemesini bekledi. Jisoo böylelerine alışkın olduğu için umursamazca Tek kaşını kaldırdı.
"Ne istediğini söyle sarışın." Chaeyoung bir tekila shot söyleyip kızı dikkatle süzmeye başladı. Tanrım kolları inanılmaz iyi görünüyordu. Bu akşamki eğlencesi oldukça tahrik edici olacağa benziyordu.
Jisoo, kadın yanına gelir gelmez onu tanımıştı. Dergilerde ve magazinde bir çok kez gördüğü ünlü iş kadınıydı. Şimdi karşısında ona çapkın bir şekilde sırıtıp onunla flört etmeye çalışırken umursamaz durması zordu. Fakat daha yeni patronuyla bu konu yüzünden tartışmıştı. Ne demişti adam ona? "Müşterileri sikmeye harcayacağın zamanı işine harca."
"İsmin ne? Hadi ama dilin yok mu güzelim?" Gözlerini açıkta olan göğüslerine değdirmemeye çalışarak ismini söyledi. Sikik kadının vücut hatları yakından daha inanılmazdı.
Flörtöz bir şekilde tezgahta kıza doğru yaklaştı. İşte Tanrı'nın hediyesi göğüsleri şimdi daha yakındı.
"Sen güzel ellerinle bana başka bir içki hazırlarken ben de güçlü parmakların için vajinamı hazırlayabilirim." Tüm bu arsız sözler karşısında alt tarafında bir ıslaklık hisseden Jisoo titrek hareketlerle Chaeyoung'a bir içki hazırlamaya başladı.
Etkilendiğini fark eden Chaeyoung onun için sandalyede biraz yayılıp bacaklarını araladı. Jisoo olduğu konumdan yalnızca bacaklarını açtığını anlamıştı. Çünkü bacak arasını lanet tezgah yüzünden göremiyordu.
Chaeyoung karşısındaki yabancıya karşı arsızca kıyafetinin üzerinden kendine dokunmaya başladığında Jisoo dikkatini bir an olsun Tanrıça güzelliğindeki kadından ayırmadı. İçkiyi kadının önüne ittiğinde Chaeyoung vakit kaybetmeden tek nefeste hepsini bitirdi. Dudaklarından taşan birkaç damla süzülerek boynundan aşağı göğüslerinin üzerine aktı. Beyaz teni saçma, renkli ışıklarda bile parladığında Jisoo onun haricinde hiçbir şeye odaklanamaz olmuştu.
Chaeyoung ağır içkinin etkisiyle daha da yanmaya başlarken hafiften bayık bakmaya başlayan gözlerle tezgaha iyice yaklaştı. Jisoo da dayanamayıp kendini ona getirdiğinde Chaeyoung hızlı davranıp kızın göğsünü avuçladı.
Bu onun için akan son damlaydı. Lanet patron sikini yiyebilirdi çünkü bu kızı sertçe becerecekti. Hızlıca tezgahın arkasından çıkıp kadını kucağına aldı. Siktiğimin patronu umurunda değildi artık.
Kadının kalçasını avuçlayıp dolgunluklarını dişleri arasına aldı. Acımasızca ezerken sarışın kadın inliyordu. Gözleri kuytu bir köşe aradı. Nihayet etrafında insanların bile dolaşmadığı karanlık bölüme ilerledi. Kadını kucağından indirip duvara yasladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BLACKPINK SMUTS
Fanfictionİstek shiplerinizi yazabilirsiniz. [!] Kitap yalnızca +18 (smut) bölümlerden oluşmaktadır.