ATTACK ON TİTAN ONE SHOT |+18|•

Levi Ackerman|2

"Abartma, yn","iyice saçmalamaya başladın,yn","çık odadan,yn".

°°°
Akşam yemeğini yedikten sonra erkek arkadaşının yanına uğramaya karar vermiştin. Odasının kapısına vurmaya hazırlanırken,içerden gelen gülme seslerini işittin. Biraz geride kalıp dinledin. Petra ile kaptan konuşuyordu.

"İyi hazırlandın mi, Petra? Bu çok tehlikeli bir sefer"dedi kaptan ciddiyetle. Bu gerçekten çok önemli ve ciddi bir seferdi. Kesin ölme ihtimalin her zamankinden fazlaydı ve bu yüzden eğitimlere ara verilmişti.

" Tabi ki,kaptan. Her zaman sizin tekniklerinizi uyguluyorum. Gerçekten işe yarıyor kaptan. Bunun için size minnettarız"dedi genç kız hafif kıkırdayarak. Apaçık bir şekilde kaptanla flört ediyordu ve bu senin sinirlerinin gerilmesi için bile yeterliydi.

Daha fazla dayanamadın ve odaya kapıya vurmadan girdin. İkilinin gözleri sana dönerken,sen sınırlı gözlerini Petra'dan ayırmıyordun. O yutkunup,kaptana selam verirken odadan çıkmıştı. Sen ise Levi'a bakmıştın. O sana sinirle bakarken 'noldu' dercesine kafanı salladın. Son günlerde aranızda hafif bir gerginlik vardı.

Derin bir nefes alarak "neden kapıyı çalmıyosun,yn?"diye sordu kinaleyi bir sesle. Gözlerini sıkıca kapattın ve ona tekrardan baktın. Geçen gün ettiğiniz kavgadan sonra sana adınla seslenmeye başlamıştı. Bu durum her ne kadar sinirlerini bozsa da sesini çıkarmıyordun.

"Neden kapını çalayım ki? Erkek arkadaşım değil misin?"diye sordun. O gözlerini senden ayırmazken çay içtiğini yeni farkediyordun. 'Tabi ya,sekreteri ona iyi bakıyor' diye geçti içinden. Petra'nın kaptandan hoşlandığını nerdeyse herkes anlamıştı ama kaptan bunu anlamıyordu. Onu elbette suçlamıyordun. Çünkü seninle ilk flört döneminde de aynı şekilde ne yaptığını bilmiyordu.

"Erkek arkadaşın olmam, yüzbaşın olduğumun gerçeğini değiştirmez"dedi sinirle. Onun sinirlenmesi senin yutkunmana sebep olurken içinden lanetler ettin. Sürekli olarak seninle bir konu üzerinden kavga çıkarmaya çalışıyor gibiydi ve bu durum git gide canını daha da çok sıkıyordu.

"Evet,değiştirmez. Ama Petra aynı şeyi yapsa güzelce uyarırsın,öyle değil mi?"diye sordun imalı bir sesle. Artık içinde tuttuğun öfkeyi gün yüzüne çıkarmaya başlamıştın. Daha önce ettiğiniz kavgalardan dolayı alışık gibi bir şeydin. Ama bu farklı olacaktı ,hissediyordun.

" Ne saçmalıyorsun,yn?"diye sordu sana soğuk bakışlar atarken. Günün yorgunluğu ile senin tribini çekmek istemiyordu. Senin ona olan bakışlarını görünce biraz yumuşasa da kendinden ödün vermemişti.

"Neden odanda o kız? Sürekli burada ve ben artık sıkılmaya başladım" dedin sinirle ve titrek bir sesle. İçinden kendine lanetler ederken, ağlamamak için gözlerini sıkı sıkı kapattın. Levi ise kaşlarını çatmış sana bakıyordu.

"Abartma,yn"dedi aynı soğukkanlılıkla. Bir tür kıskançlık yaptığının farkındaydı ama kavga etmek de istemiyordu. Sürekli olarak seninle yakın temas kuramuyordu ve artı olarak kavgadan sonra ikinizde birbirinizle temas etmemeye çalışıyordunuz.

"Ne demek abartma, Levi. O kızın duygularını göremiyor musun,cidden? Kör müsün ya, sen? Bıktım artık. Seninle apaçık flört ediyor"diye sesini yükselterek konuşmuştun. Levi gözlerini hafifçe açıp sana bakarken,ne yapacağını bilmeyerek ayakta beklemeye karar verdin.

"İyice saçmalamaya başladın,yn. O kız diye bahsettiğin kişi benim eğitimimde olan bir asker. Nasıl böyle bir şey söylersin. Kıskançlık yaptığının farkındayım ama bu kadarı da fazla. Oi,beni duyuyor musun? Fazla" sonlara doğru sesi daha gür çıkarken,içinden titrek bir nefes aldın ve sandalyeye kuruldun. Gözünden bir damla yaş düştüğünde, Levi bunu farketmedi.

Kendini camın önüne ittiğinde içinden lanetler savurdu kendine. Sana bağırmak istememişti ve sesi haddinden fazla çıkmıştı. İkinizin bu durumda olmasından nefret ediyordu. Petra'nın ona olan ilgisinin farkındaydın ama Levi onu İsabel'in yerine koyuyordu. O yüzden Petra'dan böyle bir şey beklemezdi.

"Bana bağırıyorsun ama hiçbir şeyin farkında değilsin. Sadece seni görmek için geldim ve olana bak ikimiz de hiç vakit geçiremiyoruz. O kız sana hep çay getiriyor,ceketini tutuyor,seninle sürekli sohbet ediyor. Levi ben bunlara katlanamıyorum" gözündeki yaşları elinle silerken, Levi ise gözlerini kapatmış derin bir nefes almıştı. Sefer öncesi bu gerginlik onun için iyi olmamıştı ve seninle bu şekilde olmak istemiyordu.

Ölme ihtimalinin fazla olduğu bu seferde,seni kaybetmekten gerçekten çok korkuyordu. Seni ağlattığı için kendinden nefret ederken ağzından seni daha da ağlatacak ve kötü edecek o cümle çıkmıştı. "Çık odadan,yn."

Duyduğun cümleyle kafanı çevirip ona bakmıştın hızlıca. Daha da çok kötü olurken,sana doğum gününde verdiği kolyeye gitti ellerin. 'Bunu hiç çıkarma, eğer bunu çıkarırsan bu ikimizin de duyguları azalmış demektir.' O gece sana söyledikleri buydu genç adamın.

Kolyeyi boynundan çıkarırken,onun yanına gittin. İçinde yanan kor ateşi boşvermeye çalışırak yanına uğradın. Genç adamın gözleri sana dönerken elinde tuttuğun kolyeyi,onun eline alıp avcuna koymuştun. Sana gözleri sanki dehşet görmüş gibi bakarken kendini suçlu hissetmiştin bir kaç saniye.

"O gece bana demiştin ya hani,'eğer bunu çıkarırsan bu ikimizin de duyguları azalmış demektir'diye. Benim hiçbir zaman sana olan duygularım azalmadı, Levi. Her zaman kalbimin asıl sahibi sensin. Seni çok seviyorum ama biraz ara vermek en iyisi. Sefer yaklaşırken böyle bir şey yapmak asla istemezdim. Ama dayanamadım lütfen beni affet, Levi" gözlerinden hala yaş akarken kapıya doğru yönelmeden önce genç adamkn dudaklarına bir öpücük verdin ve gülümsedin.

O sana hala şok içinde bakarken adımların kapıyı bulmuştu. Son kez ona bakıp odadan çıktın. Artık geri dönüşü olmayan bir yola düşmüştün. İkiniz elbette bir gün beraber olucaktınız ama bu sürenin haddinden fazla olduğunu ikinizde tahmin etmemiştiniz.

°°°°

Hepinize, merhaba. Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Ben iyiyim. Bu bölüm de Levi'a sinir oldum ama bu benim dr'mda da gerçekleşicek,gerçeği....

Böyle bir angst anımız olsun istedim beyfendiyle. Shifting deniyor musunuz? Nasıl geçiyor? Bu arada ben Tokyo Ravengers'a başladım. Cidden abarttıkları kadar var. Çok iyi kesinlikle izleyin.

Bu arada kitap için oy istiyorum. Lütfen oy verin. Kitabın okunması ile oy sayısının farkı bence gerçekten fazla. Elimden geldiğince size bölüm atmaya çalışıyorum. Ama lütfen sizde oy verin.

Her neyse,kendinize iyi bakinnn!!

Buraya da istediğiniz karakterleri yazın✨

"