𝒀𝒂𝒓𝜾𝒏𝜾𝒏 𝑰̇𝒌𝒊𝒛𝒍𝒆𝒓𝒊 [𝐵𝑜𝑘𝑢 𝑛𝑜 𝐻𝑒𝑟𝑜 𝐴𝑐𝑎𝑑𝑒𝑚𝑖𝑎]

|43. Bölüm: U.A. Yurtları |

1/A sınıfının kalacağı yurt binası, diğer yurt binaları ile aynıydı. Devasa, kendine ait bahçesi olan bir toprak parçasının üzerindeki bir beton yığını. Oldukça iyi görünüyordu. Yurt binasının içinden çıkan Aizawa sınıfa toplanmalarını, onu dinlemelerini işaret etti.
   "Dinleyin 1-A. Hepinizin gelebilmesine sevindim. Her neyse... Yurtlarda kısa bir tur attıracağım. Ama ondan önce... Eğitim kampının amacı size Geçici Lisanlarınızı kazandırmaktı. Amaç hâlâ aynı."

Sınıftaki öğrenciler kendi aralarında mırıldanmaya, kampın amacını unuttukları hakkındaydı tüm mırıltılar. Erelah'tan izin almak için Toshinori Yagi'yi yem yapan Alluriana ve Lenora sınıf arkadaşlarından uzakta bir yerde ayakta bekliyorlardı. Erelah açık fikirli bir anne miydi? Elbette! Ama on altı yılını verdiği değerli kızlarının da tehlikeye yürümesini istemedi. Sonuç; Toshinori Yagi kara koyun gibi öne sürüldü.

"Önemli bir şey söylüyorum, dinleyin. Todoroki, Kirishima, Midoriya, Yaoyorozu, İida... O gece siz beşiniz... Alluriana ve Bakugou'yu kurtarmaya gittiniz. O yüzden hepinizin bunun sonuçlarını bildiğinizi farz ediyorum. Şimdilik bu meseleyi pek irdelemedik, fakat şunu söyleyeyim. All Might emekli olmasaydı... Bakugou, Jiro, Hagakure, Lenora ve Alluriana dışında hepinizi okuldan atmış olurdum. Beşiniz gitti tamam... Fakat kalan on ikiniz de gittiklerini biliyordunuz ve onları durdurmadınız. Mazeretiniz ne olursa olsun... Sözümüzü dinlemediniz. Şu andan itibaren kurallara uyup düzgün davranırsanız... Güvenimi geri kazanabilirsiniz. Bu kadardı. Şimdi canlanın biraz."

Aizawa arkasını döndü, yurt binasına girdi. Aizawa'nın arkasında bıraktığı sınıf söylediğinin aksine cansız kaldı. Bakugou ve Alluriana'yı kurtarmaya giden grubun üstündeki hava ekstra karanlıktı. Öyle ki Bakugou, Kaminari'yi yakalayıp bir çalının arkasına çekti. Meraklı gözler ışığında çalıların etrafı elektrik kıvılcımlarına çevrildi. Kıvılcımlar görünmediği zaman Kaminari, gücünü çok kullandığında olduğu gibi biraz sersem bir şekilde ortaya çıktı. Kasvetli sınıf ortamı, Kaminari'nin sersem hâli ortaya çıkınca tamamen dağıldı. "Yaaay!" 
  Jirou başta olmak üzere herkes gülmeye başladı. "Adamım Kaminari yine kırdı geçirdi."

"Her binada bir sınıf var. Sağ taraf kızların, sol taraf erkeklerin. İlk katta ortak alan var. Yemek salonu, banyo ve çamaşırhaneler burada." Aizawa yurdun içine giren sınıfa yavaşça yurtların iç işleyişini açıklamaya başladı. Alluriana binanın içindeki bahçeye hayran kaldı. Evlerindeki seraya benziyordu.
   "Odalarınız ikinci katla başlıyor. Toplamda beş kat olmak üzere her katta dört erkek, dört de kız odası var. Her öğrenciye bir oda. Odalarda klima, tuvalet, buzdolabı ve dolap bulunmakta. Rahatınıza bakın. Odalarınızın diziliş şekli panoda yazıyor. Önceden gönderdiğiniz eşyalar odalarınıza konuldu. Bugün yerleşmeye geçeceğinden yarın daha ayrıntılı konuşuruz, dağılın!"

Alluriana panoda asılı kağıttan kendi odasının yerine baktı. Son kattaydı ve katı kimseyle paylaşmıyordu. Lenora'nın odasının nerede olduğuna  da baktı çabucak. İkiz kardeşi ilk katta tek başınaydı. Diğer kızlar geri kalan iki katta birlikte kalıyorlardı. 
   Alluriana eşyalarının paketlenmiş bir şekilde odasının ortasında bulduğunda iç geçirmekten alamadı kendini. Her bir eşyayı alıp yerleştirmek içinden gelmiyordu. Yere oturdu ve çok yavaş hareketlerle birçok kutudan ilkini açtı. Kitaplarının olduğu kutuydu. Kitapları yerleştirmeden önce kitaplığının hangi kutuda olduğunu  bulması gerekiyordu... Harika! Daha çok iş.

Lenora yeni odasını düzenlemek için heyecanlıydı. Her bir kutuyu tek tek açıp içinde neler olduğunu incelemekle başladı. Kurulması gereken mobilyalarla başlamaya karar verdi. Yatağının yanındaki duvara monte edilmesi gereken kitaplık rafı, masasının yanına kurulacak olan dolap vb. Her şey kurulduktan sonra eline bir fırça ve kahverengi boya aldı. Yatağının yanındaki duvara kocaman bir sakura ağacı çizmeye karar verdi. Odasını istediği gibi dekore edebileceğini söylememişler miydi?

Alluriana kutuların hepsini koridora çıkartmaya karar verdi en sonunda. Hatta orada da durmadı. Sırayla odadaki her şeyi koridora taşıdı. İşi bittiğinde odasını boyamaya başladı. Önce siyah ve koyu maviyi karıştırarak tavanını boyadı. Daha sonra gece parlayan beyaz boya ile tavana yıldızlar çizdi. Geri kalan dört duvara gelince... Onlar önce açık maviye boyandılar. Daha sonra da dağlar, ağaçlar, nehirler ve çimenlerle manzara zenginleştirildi.

Lenora son saksıyı yerine koyduğunda bir adım geri çekilip yarattığı konfor alanına baktı. Duvarına çizilen sakura ağacı, her tarafa yerleştirdiği bitkiler, balkonunda yarattığı kahve köşesi, yatağına doldurduğu pelüşlar ile tamamen rahat bir ortam yaratmıştı. Ne kadar zamandır odasına olduğunu merak etti. Balkondan dışarı baktığında havanın çoktan kararmış olduğunu gördü. "Diğerlerinin ne yaptığını merak ediyorum." mırıldandı kendi kendine. Dışarıdaki biri onu duymuş olmalı ki odasının kapısı tıklandı. Girebilecekleri söylendiği anda bir veya iki kişinin eksik olması dışında geri kalan tüm sınıf arkadaşları odasına daldı.

Lenora kafası karışmış bir şekilde açıklama talep ederek Yaoyorozu'ya baktı. Siyah saçlı diğer kız var olmayan gözlüklerini düzeltti. "Sınıf arkadaşlarımız en iyi odayı seçmek için bir yarışma düzenlemeye karar verdi. İlk kattaki oda senin olduğu için seninle başladık. Kabalığımızı bağışlayın lütfen." dedi her zamanki kibarlığı ile. Lenora anlayışla gülümsedi, etrafa merakla bakan arkadaşlarına döndü. "Ne düşünüyorsunuz?" 
    Ashido adeta etrafa neşe saçarak odanın ne kadar rahat ve huzur verici olduğu hakkında konuşmaya başladı.

 "Odan gerçekten harika Lenora-san." Hayranlık dolu sesin sahibi elbette bu kadar nazik olması suç olan Midoriya'ydı. Lenora her zaman yaptığı gibi tersleme ihtiyacı hissetmedi Midoriya'yı. Zavallı çocuk, ikizlerin öfkesini üzerine almaktan hâlâ korkuyordu ama konuşmaya çalışması bile takdire şayandı. Bu yüzden Lenora gülümsedi, Midoriya'nın iltifatını kabul etti. "Teşekkür ederim Midoriya-san."
    Midoriya'nın yüzüne yerleşen gülümseme güneşi kıskandırırdı. Lenora gözlerini korumak için kollarını yüzüne siper etti. Böyle mutlu bir ifade... Sadece küçük bir teşekkür için. Alluriana'nın neden Midoriya'yı sevmediği daha önce açık değildiyse şimdi öyleydi.

"Sıradaki odaya gidiyoruz. Katılır mıydın Lenora?"

"Pas geçeceğim. Yorgunum. Size iyi eğlenceler ama."

Alluriana odasındaki boş kutuları katlayıp giysi dolabının kuytu köşesine sakladı. Odasını düzenlemeyi yeni bitirmişti. Havanın karardığını gördüğü zaman iç çekti. Kaç saattir uğraşıyordu? En çok zaman alanın yatak olduğunu varsaydı. Odaların küçük olacağını tahmin etmişti. Bu yüzden yeni yatağını duvara sabitlenen, havada asılı kalan yataklardan seçmişti. Yatağın altında da kendine kocaman bir alan kalmıştı. Kalan alana bir koltuk, çalışma masası, televizyon, küçük bir kahve masası, kitaplık,  üç armut koltuk sığdırmak zor olmamıştı. Oyun konsolu dahil her şeyi yerleştiğinden emin olduğu zaman koltuğun üzerine çöktü.

İşte tam da o zaman odasının kapısı çalındı. Birkaç kişinin sesini duyabildiği için ofladı. Sınıf arkadaşları ile uğraşacak enerjisi kalmış mıydı?  Gitmeyeceklerini ve bekleyeceklerini anladığı zaman göz devirdi. "Kapı kilitli değil, girebilirsiniz." dediği anda Kaminari ve Ashido kapıyı hızla açtılar. Odanın dizaynı karşısında da hızla afalladılar. Todoroki'nin odasından sonra onları hiçbir şeyin şaşırtamayacağını düşünüyorlardı ama Alluriana'nın odası onları haksız çıkarttı. 
   "Koca yatağı havaya monte edecek kadar zamanı nasıl buldun!" Şaşkın sesin sahibi biricik Kaminari Denki'den başkası değildi elbette. Alluriana sabır isteyerek koltukta doğruldu. Giysi dolabına yaklaşan Mineta'yı ağları ile bağladı.

  "Sıkı çalışma."

"İmkansız!"

─────────────────────────
─────────────────────────

Merhaba!

Arkadaşlar rüya değil valla bölüm attım ;-;

Nasılsınız Kahramanlarım ve Kötülerim?

Bölüm hakkında herhangi bir eksik varsa buraya yazın.

Medya, Alluriana'nın sesi.

Diğer bölümde görüşmek üzere...