Aşağıya indiğim de Balkan az önce ki kızla konuşup gülüyorlardı kız beni görünce Balkan'ın koluna dokundu. Tam yanlarına gidecekken iki kişi aynı anda bana seslendi.
"Yenge"
"Berfu" bunlar kahraman ve Ceyda'ydı yanlarına doğru gittim. "ooo yine yakıyoruz" dedi kahraman beni bir tur kendi etrafımda döndürerek. "teşekkür ederim" dedim kafamı çevirip onlara baktım yine aynı pozisyondalardı.
"Balkan'ın yanında ki kız kim?" dedim. İkisi birden oraya doğru baktı. Yine aynı anda konuştular
"Yelloz Şeyma" dedi kahraman.
"Çiyan Şeyma" dedi Ceyda.
"Yani" dedim.
"Yanisi tatlım bu kadın sırf para için kendinden 40 yaş biriyle evlendi sonra o adamı adamın çocuğuyla aldattı şimdi adamın çocuğuna evli" dedi Ceyda.
"Ama ikisi de birbirini sevmiyor ve bunları biliyorlar kocası da levent akarsu" diye ekledi Kahraman
"Hadi ne duruyoruz oraya gidelim" dedi Ceyda. Hep beraber oraya gittik. Balkan'la Ceyda sarıldı birbirlerine Kahraman'a da elini uzattı.
"Hoş geldiniz" dedi Şeyma yapmacık bir şekilde.
"Hoş bulduk yelloz" dedi kahraman. "yine giyinememişsin" dedi Ceyda. Balkan yalandan öksürdü.
"Yenge bu gün yine çok güzel olmuşsun" dedi kahraman yenge kelimesini bastırarak söylemişti. Ona içten ve samimi bir gülümseme gönderdim. "sen 12 dil biliyorsun güyya sen hangi dilleri biliyorsun" dedi. "önce sen say nasıl olsa senki çabuk biter altı üstü 4 dil" dedim.
"Tamam İspanyolca, ingilizce, Rusça ve Yunanca" dedi.
"Sen ingilizceyi dilden mi sayıyorsun" dedim. Sonra tekrar ben konuştum.
"İtalyanca, arapça, Kürtçe, Rusça, japonca, Yunanca, Bulgarca, Fransızca, Felemenkçe, Almanca, batı frizcesi, Farsça ha bide İngilizce" dedim. Balkan'a baktığımda yüzünde çok güzel bir gülümseme vardı benimle gurur duyuyordu sanki.
"Ne oldu göt oldun mu?" Dedi Ceyda.
"Ordan söylemesi kolay konuşsun o zaman" dedi.
"Non importa quanto tu sia una persona buona." Sözümü kesen Balkan'ın konuşmasıydı.
"comunque sarai la persona peggiore al tuo primo errore" en ikimizde aynı anda.
"Charles bukowski" dedi.
"Charles bukowski" dedim.
"Bu sefer büyük göt oldun" Kahraman. Yanımda ki herkesin telefonuna mesaj gelince hepsi telefonuna baktı. Balkan bana doğru eğildi "gidiyoruz" diyip belimden tutarak yürüttü beni bir odanın önüne gelince herkes mesajı gösterip içeriye girdi. İçeride eksik vardı Şeyma ve Zayn yoktu. "Balkan ben hemen geliyorum" diyip yukarıya çıktım. Elime de ne olur ne olmaz diye telefonumu alıp kamera kısmına girdim. Biraz ilerledikten sonra sesler gelmeye başladı. Video kısmını açıp kapının açıkta kalan kısmından soktum. İspanyolca konuştukları için anlamıyordum. En sonunda ayak sesleri gelince yandaki odaya girip onların gitmesini bekledim.
Onlar gidince bende odadan çıkıp aşağıya indim. Balkan'ın yanına oturdum. "neredeydin?" dedi Balkan kulağıma fısıldayarak.
"İşim vardı" dedim. "ne işin?" Dedi. Başımı kaldırıp gözlerine baktım. "Balkan sonra" dedim. Buranın lideri Haluk ve Zayn gibi duruyordu.
"Adnan Selçuk hapisten çıkmış" dedi Haluk.
"Nasıl çıkmış? Diye sordu Şeyma.
"Dışardan birinin ya da birilerinin yardımıyla" dedi Haluk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ateş Ve Barut (+18)
Akcja"hiç kimse ölmeyi hak etmez Balkan" dedim gözlerinin içine baktım öyle derin baktım ki oradaki enkaz da kayboldum yok oldum gibi hissettim ama söyleyeceklerim den vazgeçmedim benim canım yandı onunda yansın istiyordum onunda canı yanacaktı ben yakac...
