Uçakla istanbul'a indiktan sonra aktarmayla Ankara'ya varmıştık.
Şimdi elini sıkı sıkı tutmuş babasının kapısının önünde bekliyordum.
" Ne diyeceğim ben adama. Elimi bırak bari baban fenalaşmasın."
" İyi böyle."
Kapıya sert sert vurduğunda yaşlı ama dinç bir adam açtı kapıyı.
" Oğlum."
" Ben geldim baba, damadını da yanımda getirdim."
Adam önce oğluna sonra bana en sonda iç içe geçmiş parmaklarımıza baktı.
Önce bir sallanıp kapı pervazına tutundu. Sonra etrafı kolaçan etti hemen.
" Geçin içeri."
Sanırım hastalık beni öldürmeden önce homofobik toplum yüzünden taşlanarak ölecektim. Semih'in amacı bu gibiydi.
İçeri geçtiğimizde taze kocam gayet rahattı. Hatta fazla rahattı.
Koltuğa yan yana oturduğumuzda elimi bırakmamıştı. Canıma minnetti benimde. Son günlerimde sahiplenilmek mutlu etmişti beni.
" Bu kim?"
" Söyledim ya damadın."
" Fesupanallah. Oğlum biliyorum annen için beni suçluyorsun ama beni böyle cezalandıramazsın."
Yeni kocam beni göğsüne çekip saçlarıma bir öpücük kondurdu.
" İşi bıraktım, artık buradayım. Gelmişken damadınla tanışmanızı istedim sadece, bir sorun mu var?"
Karşımdaki adam, kapıyı açan ilk adam değildi sanki, beti benzi atmış on yaş daha yaşlanmıştı.
" Yok. Kendinizi öldürtmeyin yeter."
" Sıkar o biraz. Anahtarları verde evimize yerleşelim."
" Getireyim.
Adam titreyen bacaklarıyla anahtarı getirmeye gittiğinde kocama döndüm.
" Semih, gözlerimin önünde eziyet ettin adama. Sence de fazla değil mi bu?"
Gözlerinde bir şaşkınlık emaresi geçti ama toparladı hemen.
" Değil."
Tabi ya, başka nasıl cevap vermesini bekliyordum ki?
" Adam titriyordu ya bir şey olursa?"
" Olmaz."
" Bence senin terbiye edilmen gerek."
Sinirlendiği yüzünden belliydi ama umursamadım.
" Fazla oluyorsun sen. Muhalefet yapma bana. Rahatsızsan kapı orada."
Kafamı yana çevirdiğimde elimi bırakmıştı.
Tabi ki gitmeyecektim.Daha yeni başlamıştık.
...
Yeni evimiz tek katlı, müstakil bahçeli bir evdi. Hep apartman tepelerinde oturduğum için adeta aşık olmuştum bu eve.
" Çok güzelmiş burası."
"Öyle, annemden kaldı bana. Geç şu oda senin."
Gerçektende sırf babasına inat olsun diye beni yanında barındıracaktı. O gece ona rastlamamın tesadüf değil kader olduğunu biliyordum. Doğru tahmindi. Bu adamın içindeki nefreti atabilmek için bana ihtiyacı vardı.
" Sen nerede kalacaksın?"
" Yan oda benim ki."
Kafamı sallayıp iki odayı da açıp kontrol ettim. Kendi odası çift kişilikti. Yatak odamız orası olabilirdi bence.
" Tamam bende oraya yerleşirim."
" Olmaz."
" Biz evliyiz, aynı yatakta yatmamız gerek."
" Çok saçma bir çocuksun."
"Yani?"
" Tamam git yerleş."
Bu adamla kavga bile edilmiyordu. Bir bıkmışlık, bir boşvermişlik vardı üzerinde. Sanki ölecek olan ben değilde oydu.
Bu terslikte bir iş vardı. Belki de böyle daha iyiydi, ben ölürken yaşama enerjimi onda bırakacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUTLU SON İSTEYEN? - GAY-
ChickLitİki erkeğin vegastayken yaptığı şaibeli evlilik. 29.08.2021