𝐓𝐡𝐞 𝐎𝐮𝐭𝐞𝐫 𝐁𝐚𝐧𝐤𝐬/𝐑𝐚𝐟𝐞 𝐂𝐚𝐦𝐞𝐫𝐨𝐧♡︎

2

Rafe
-Nerde kaldınız?
                                                             Ash
                              Hazırlandık.Çıkıyoruz-
Rafe
-Hava kararıyor.Almaya geliyorum
 

                                                           Ash
                                                Gerek yoktu-

Rafe
-Var.5dkya ordayım.

Klasik Rafe.Beyefendi ne derse o olmak zorunda.

5 dk sonra Rafe gelir.

"Selam güzellik."
Sırıtarak"Selam yakışıklı."
"Birileri gözlerini açmış sonunda bakıyorum da."

"Alooo ben de burdayım.Adım Sarah hatta unutmuşsunuzdur."
"Selam Sarah"
"Hadi hadi arabayı sür."
"Emredersiniz."

Kulaklığımı takıp camı açtım ve eve gidene kadar yolu izledim.Rafe ara sıra dikiz aynasından bana bakıyordu ama görmemiş gibi davranıyordum.(Malım çünkü/yazar notu)

________

Eve gelince Sarah lavaboya gitti.Ben de boş olan misafir odasına çıkarken Rafe alaycı bir şekilde

"Benim odamda yatmak varken misafir odasına gittiğine göre epey zevksiz olmalısın."

"Aman ne komik Rafe"
"Komik mi?Ben ciddiyim."
"Oldu canım.Bide istersen senin yatağında yatim?"
"Sen iste yeter ki.Memnuniyetle paylaşırım."

Gülerek oradan uzaklaştım ve odama girdim.

Akşam yemeğine kadar biraz oyalandim.Rafe kapımı tıklatıp

"Ash müsait misin?"
"Evet,girebilirsin."

Rafe kibarca kapıyı açıp odaya girdi.
Rafe bana nedense çok kibar davranıyor.Rafe ve kibarlık...birbirinden zıt iki kelime.Kimseye karşı böyle değil.Neden ben?

"Akşam yemeği hazır."
"Tamamdır geliyorum."

Geliyorum dedikten sonra tekrar telefonuma döndüm.
Rafe ayakta dik dik bana bakiyodu.
Bende ona baktım.10 saniye falan öylece bakıştık.Sonra bi anda üstüme çıktı ve ilk bana sonra gözleri dudaklarıma kaydı.Hemen gözlerini geri çevirip elimdeki telefonu aldı ve cebine koydu.Elimi tuttu ve yataktan kendi kaldırdı.

Ne olduğunu anlamdan kendimi Rafe ile birlikte merdivenlerden inip masaya otururken buldum.

"Selam Ash Nasılsın."

Rafenin annesine ne diye cevap vereceğimi düşünüyordum.
Rose abla mı desem?Ne alaka.Teyze desem de ayıp olur.

Bi anda kibar Ash rolünü bürünüp

"İyiyim Bayan Rose.Siz nasılsıniz?"

Rafe sırıtarak bana bakıyordu.Sarah ise makarna dolu tabağa gömülmüş halde bizi dinlemiyordu bile.

"Ah,hayır.Rose diyebilirsin canım."

Tebessüm edip yemeğime başladım.

Yemek yemek hayatımda şakasız en sevdiğim aktivite olabilir.Bu yüzden yemek yerken sadece yemeğe konsantre olurum.

Rafe yanımda bir iki kere bana fısıldadı ama duymadim.Sonuncuda elimdeki çatalı hafifçe tabağa koyup

"Ash.Sana diyorum"
"Ha?Pardon"
"Peçeteyi uzatır mısın?"

Masada peceteyi aradım.Rafe'e uzattım ve bana sırıtarak baktı.

"Dudağının kenarında sos kalmış"
İçimden~Offf bi kere de düzgün yesen ve rezil olmasan Ash!!~
Peceteyi alıp sosu silmeye çalıştım.