- Ne cürretle babandan para saklarsın sen. Ne halt ettiğini sanıyorsun?
Babam odama girip sinirle bu sözleri söyledi. Anlamsız boş bir şekilde ona baktım. Tepki vermemem onu sinirlendirdi. Yanıma doğru yürüdü. Ben sandalyede otururken yanağıma çok sert bir tokat attı. Yere düştüm. Korkan gözlerle ona baktım. Yine cevap vermedim.
- Bir daha bu haltı yersen sorumlusu ben olmam. Dua et yarın okul var. Yoksa cezayı çoktan vermiştim. Daha sonra vericem. Ayrıca vucudunu kapatan şeyler giy ki kimse başımı ağrıtmasın.
Ne demek istediği çok iyi anladım. Morlukları kapatmamı istiyordu. Sinirle odadan çıktı. Kalktım ve sandalyeyi düzeltip oturdum. Resime devam ettim. Rüyamdaki bir kareyi çiziyordum. O adamın bana yalvaran gözlerle bakması. Bir müddet daha uğraşıp resmi bitirdim. İçeriden yine kavga sesleri gelmeye başladı. Kapıma yönelip açtım. Yatak odalarından geliyordu. Fazla dinlemek istemedim. Sonuçta ikisini o kadar çok sevmiyorum. Evet annemi daha çok seviyorum ama o tüm bunlara sessiz kalıyor. Bilmiyorum annemde bir tuhaflık var sanki. Odama geçtim ve üstümü değiştirip yatağa uzandım. Bir Hayal kurdum basit bişey. Ama o basit bişey bile çok uzaktı bana. Altı üstü bir telefon almak istemiştim. Tamam sorun değil. Hayatım bu. Yarın okul var ve uyumam lazım. Ben düşüncelerime dalmışken gözlerim kapanmaya başladı.
Bu sallantıda ne ve neden canım yanıyor. Vucudum ıslak ve acıyor. Gözlerimi aralamaya çalıştım. Önce kendimi gördüm. Tanrım tamamen çıplağım peki neden sallanıyorum. Kasıklarım çok ağrıyor. Nefes nefeseyim. Başımı kaldırıp baktığımda Bi karartı var. Lanet olsun bu bir adam vucudu ve yüzü simsiyah kim anlayamıyorum ama gözleri bana nefret ve arzu ile bakıyor. Sadece gözlerini görüyorum. Tanrım adam bana tecavüz ediyor. Eğilip beni dudaklarımdan öpüyor. Boynumu göğüslerimi ısırıp emiyor. Lanet olsun bu adam da kim. Neden hareket edemiyorum. Sallanan vucudumda tek hissettiğim acı. Çok hızlı git gel yapmaya ve vucuduma şiddetle vurmaya, öpmeye, okşayıp sıkmaya devam ediyor. Lanet olsun canım çok yanıyor. Ağzından alan salyalar üstüme karnıma damlıyor. Elleri vucudumda dolanıyor. O nefret ve arzu ile bakan gözleri. Çok tanıdık gelen kahverengi gözleri ama tanımıyorum kahretsin kim bu adam?
-Aaahhh.
Çok şükür rüyaymış. Halaa kasıklarım ağrıyor.
-Kızım iyi misin?
Başımı kaldırıp kapıya baktım. Annem korku ile bakıyordu.
- İyiyim anne sadece bir kabus gördüm.
Annem yanıma gelip yatağıma oturdu ve beni izlemeye başkadı.
-Ne gördün bana anlat kızım.
Sanırım anlatmalıyım sonuçta o benim annem. Ayrıca korkmuştum ve birinin desteğine ihtiyacım vardı.
-Anne rüyamda bir adam gördüm. Şeyy adam çok bulanıktı sadece gözlerini gördüm. Kahverengi gözleri vardı.
Gözlerim dolmaya başladı yere bakarak anlatmaya devam ettim.
- Anne hareket edemiyordum kurtulamadım karşı gelemedim. Adam bana tecavüz ediyordu.
Annemden ses duymadım dolan gözlerimle anneme baktım. Gözleri korku ile açılmıştı. Gözlerine baktığımda yine o sesi duydum. Hayır olamaz. Bunu ona nasıl söylerim. Öğrenmemeli onun iyiliği için bilmemeli. Zavallı kızım. Keşke bişey yapsam. Bu sözleri anlık olarak duydum. Çok hızlı biçimde ama sanki ben içimden aniden uydurmuş kadar hızlı ve net. Sorun şu ki aklımda böyle bişey yoktu. Neler oluyordu anlamıyorum. Annem bana sarıldı sıkıca.
-Korkma güzel kızım geçti. Sadece kötü bir rüya. Hadi kendine gel.
Benden ayrıldı ve yüzüme düşen saçı alıp kulağımın arkasına sıkıştırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜRKEN SEVDİKLERİM
Fiction généraleKötü bir çocukluk geçiren Alpike'nin hayatının acı ve gerçekler ile değişmesi.