- 7. Bölüm - " Minik Yıldız "

129 10 1
                                    

Not: Arkadaşlar hikayenin ortasında pat diye bir müzik açmanızı isteyeceğim. Aynı şarkıyı videoya da koydum. İsteyen oradan da açabilir. Şiddetle söylüyorum. Açın! :D Medyada ki Sırma' nın Tutunduğu Şey. :D Ayrıca küfürlerim için özür dilerim -,-

İyi okumalar. :) 

 - Hatırlatma - 

"Tamam." Ağzından böyle bir söz çıktığına inanmadım. İnanamadım. Doğrulamak adına tedirgince sorumu yönelttim. 

"Tamam mı?" Yüzüne Şeker Kız Tıfıli gülümsemesini yapıştırıp kafasını salladı. 

"Evet." Bakışları sesine de yansımış, tatlı bir ton olmuştu. Bu durumun fazla sürmeyeceğine yemin edecekken, kelimelerinin ardından değişen bakışlarını gelecek cümlesine yansıtmıştı. Evet içindeki asıl şirreti ortaya çıkarmıştı. Allah' ım ben ne günah işledim? 

 - 7. Bölüm - " Minik Yıldız " 

 ~ Sırma ~ 

"Şimdi gideceğimiz ye-" Cümlesini kesen telefon oldu. Ah, Graham Bell seni seviyorum! Hayatımı kurtardın. Yaşasaydın sana çıkma teklifi ederdim. Ya da bir evlenme teklifi. Artık hangisini istersen. Yok eğer beni arkadaş olarak görüyorsan sana iş teklifi de yapabilirim. En iyisi saçma fikirlerimi bırakıp adama bir Fatiha okuyayım o daha akıllıca. 

Tıfıl ne zaman açtığını hatırlamadığım telefonunu kapattı. Konuşmaya başladığında telaşı sesine yansımıştı. 

"Benim şimdi gitmem lazım, yurtta sorun çıkmış. Bunu saymıyorum, sonra yine tekrarlarız. Okulda görüşürüz." Arkasını döndü, ilerleyecekken tekrar bana döndü. 

"Bak neyi unuttum?" 'Neyi?' diye soramadan kollarını belime sarıp yanaklarıma ıslak öpücüklerini koydu. Kocaman gülümsemesini yüzüne yerleştirdikten sonra son sözlerini söyledi. 

"Kendine iyi bak kanka." El sallayıp uzaklaşırken hala elini indirmemiş sallıyordu. Cüce boyu ve sallanan eli gözden kaybolunca sözlerini anca kavradım. Bu. Kız. Bana. Kanka. Demişti. Ondan. Önce. De. Okulda. Görüşeceğiz. Demişti. Daha. Önce. De. Ceza. Gibi. Bugünü. Yine. Tekrarlarız. Demişti. Ben düşüneceğim ya. Gerçekten düşüneceğim. Ne kadar büyük bir günah işledim düşüneceğim. Düşüneceğim de burası ne yeri ne zamanı. Evde düşünmeliydim. Aslında işlemediğim büyük günahı düşünmek yerine koltuğuma gömülüp televizyondaki saçma aşk dizilerini izlemeliydim. Bu fikir bana daha cazip gelmişti. Bekleyin beni her tarafından saçmalık fışkıran aşk dizileri, ben geliyorum! 

İki saattir sap gibi beklediğim yerden hareket edip Tıfılın gittiği yöne gidiyordum ki durdum. Aynı çıkıştan çıkarsak karşılaşma ihtimalimiz olabilirdi öyle değil mi? O boy yoksunuyla karşılaşmak yerine iki kat aşağı inmeye razıydım. Merdivenlerden inip çıkışa ilerledim. Alışveriş merkezinden dışarı adımımı attığımda dışarının da içerinin ki gibi insan seli olduğunu gördüm. Tabi hafta sonu olduğu için herkes dışarıdaydı. Ailesiyle olanlar, arkadaşlarıyla takılanlar ve bu sıcakta el ele tutuşan sevgililer. Evet, siz iki sevgili iğrençsiniz!

Evimin olduğu sokağa girerken nefes alan canlılardan biraz daha uzaklaşmıştım. İğrenç yaratıklar, gidin evinizde öpüşüp koklaşın. Midemde baskı hissetmemle elimi oraya koymam bir oldu. Galiba midem bulanıyor. Galiba değil, kesin olarak bulanıyor. İstem dışı yüzüm buruştu. Döner ve künefemi doğaya iade etmemek için kendimi zor tuttum. Başarabilirim! Eve kadar dayanabilirim. Güzel şeyler düşünmeliydim. Çiçek, böcek, yaprak- Böcek? Midemdeki baskı daha da çoğaldı. Hayır! Bunu yapmayacağım. Kahve? Türk Kahvesi olsa da içsem. Böyle bol köpüklü, az şekerli sade bir kahve olsa yanına da lokum. Oh, mis.

Sırık ile TıfılHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin