Savcı Taehyung Yanıma gelir misin Göstermem gereken bir şey var sana
Ne oldu? Kötü bir şey mi
Savcı Taehyung Uyap sistemine girdin mi bugün hiç Sanık avukatı savunma dilekçesi göndermiş
Hayır görmedim Dün gece baktım en son Ne yazmış olabilir ki O şerefsizin savunulacak ne yanı olabilir
Savcı Taehyung Bu yüzden yanıma gelmeni istiyorum Duruşmadan önce bakman daha iyi olur Sinirlerini bozacak beyanlarda bulunmuş
Geliyorum şimdi
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"
Jeongguk!"
Tüm öfkesi ile yanından fırlayıp giden genç avukatı, merdivenlerin başında kolundan yakaladı Taehyung. Birkaç meraklı gözün onlara döndüğünü fark ettiğinde, kollarından kurtulmak için debelenen Jeongguk'u biraz daha kendine çekerek fısıldadı. "Herkes bize bakıyor. Odama dönelim hadi."
Genç avukat ise öyle öfkeliydi ki tek istediği sanık avukatını bularak yüzünü dağıtmaktı. Kalbi olan, vicdanı olan, insan olan birinin öyle bir dilekçe yazması mümkün değildi. Böyle insanların avukatlık yapmaması da gerekiyordu. "Bırakın beni!"dedi tıslar gibi.
Taehyung, genç olanın sinirlendiği zaman resmi konuşmasına bayılıyor olsa da, şimdi bunun sırası değildi. "Böyle Fevri davranarak bir yere varamazsın. Mağdur avukatı olarak sanık avukatına saldırırsan bu aleyhine olur. Dosyadan çekilmek zorunda kalırsın ve inan bana bunun Minah'a hiç yararı olmaz."
Jeongguk küçük kızın ismini duyduğunda duraksadı. Dolu gözleri, genç savcıyı bulduğunda onun haklı olduğunun farkına da varmıştı. Küçük bir çocuk gibi başını öne eğerek diğerine doğru bir adım yaklaştı. "Üzgünüm."dedi fısıltıyla. "Dayanamadım."
"Biliyorum."dedi Taehyung onun kolunu okşayarak. "Hadi gel odama dönelim ve duruşmaya kadar sakinleş olur mu?"
Genç avukat, savcının dediğine uyarak biraz öncenin aksine sakin adımlala dönmüştü, öfke ile çıktığı odaya. Kendini yarı aralık pencereye atarak pervaza yaslandı ve pencereyi sonuna kadar açarak derin bir nefes aldı. Gözlerine dolan yaşlar, tek tek firar ederken gömleğinin düğmesini açtı. "Jeongguk." Kadife sesin kendi adını söylemesiyle omzuna dolanan kolları hissetmesi bir oldu. Aralarındaki ilişki neydi, bunca zaman düşmanken neden şimdi onunlaydı bilmese de, düşünmek istemedi. Omuzlarına dolanan sıcaklığa doğru kendini yasladı.
"İnsanlar nasıl bu kadar kötü olabilir, Taehyung?"dedi titreyen sesiyle. "Nasıl bu kadar paragöz olabilir. Avukat Lim'in bir kalbi yok. Kalbi olsa o cümleleri yazamazdı. Küçücük bir kızın, yaşlı bir adamı tahrik etmeye çalıştığını yazamazdı. Elleri kırılsaydı keşke."
Taehyung ona daha sıkı sarılıp çenesini saçlarına yasladı. "Maalesef dünya böyle bir yer, Jeongguk. İnsanlar vicdanlarını unutuyor. Para için her şeyi yapabiliyor. Bizim yapmamız gereken de onlarla savaşmak."
Jeongguk diğerinin kollarından çıkıp yüzünü ona döndü. "Ama benim kalbim kaldırmıyor. Yüreğim acıyor olanları okuyunca. Onlar nasıl dayanıyor da alçakça şeyler yazabiliyor. Minah'ın başına bu talihsiz olay geldiğinde daha altı yaşındaydı Taehyung! Nasıl elli beş yaşında bir adamı tahrik edebilir?!"
Sesi sonlara doğru kırıldığında sarsılan göğsünden kaçan hıçkırıklar genç savcının içine dert oldu. Diğerini kollarının arasına alırken düşünmedi. Bir eli saçlarını okşarken diğeri belindeydi. "Ah Jeongguk. Çok üzgünüm ve inan en yüksek sınırdan ceza almasını isteyeceğim. Hakim Jung ile de konuştum. Ağırlaştırılmış müebbet alacak."
"Ya Minah'ın yaşadıkları?"
"Gereken desteği ben sağlayacağım. Psikolojik, sosyolojik...neye ihtiyacı varsa. Annesi ile görüştüm. Yaşadığı bu travmanın onun hayatını alt üst etmemesi için gereken desteği vereceğim ona."
Jeongguk, yaslandığı sıcak göğüsten başını kaldırıp diğerinin gözlerine baktı. "Ben de yardım edeceğim sana."dedi gözleri parlarken. Aralarındaki mesafe o kadar azdı ki Taehyung onu bir an için öpmeyi düşündü. Başını iki yana sallarken bu düşünceyi def etti.
"Jeongguk."dedi düşüncelerine zıt olarak. "Bu haftasonu benimle Seul'e gelir misin?"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
