#7#BÜCÜR

84 4 3
                                    

Sabah uyandığımda perdeler açılmış , içeriye hafiften rüzgar esiyor. Misafir odasının banyosundan su sesleri geliyor. Tam karşı duvarda olan saatte baktım. Saat daha 7. Okula gitmeme daha bir saat felan var. Banyodaki su sesi kesildi. Yataktan kalktım. Yavaşça ses çıkarmadan dışarı çıktım. Odama gidip okul formamı aldım ve banyoma gittim.

Sıcak kısa bir duşun ardından formalarımı giydim. Saçımı seviyorum. Hemencicik kuruyor. Üstü düz. Omzumdan sonra çok tatlı bukleler iniyor ve bu bana yakışıyor. Makyaj yapmayı sevmiyorum. O yüzden makyaj mazemelerim sadece; göz Kalemi ve birkaç tane oje. Parlatıcıları unutmayalım - vişneli, çilekli ve şeftalili- vişneli olanı aldım ve hafifçe dudağımda gezdirdim. İki pıscıkda parfüm. Çantama kitaplarımı doldurdum. Telefonumuda sarjdan çıkarıp aşağı indim. Özgür koltukda oturuyordu. Başını buraya çevirdi. Ayak seslerimden olsa gerek.

"Abim nerde? Uyanmadımı yoksa hala. Dur ben onu kaldırıp geleyim."

Tam gidiyordumki" yok hayır o erken çıktı."

" Peki tamam o zaman sen kahvaltı yaptınmı? Benim canım istemiyor pek eğer yapmadıysan seni beklerim birlikte gideriz istersen."

" Peki. Peki. Çok konuşuyosun güzellim ya."

Sonra bana gülümsdi. Bende ona karşılık verdim tabi. Onun arabasına binip geldik. Yol boyunca müzik dinledik. Allahtan güzel şeyler vardı. Daha sonra zeynep pastık fırça adlı şarkı çaldı. Ah bu şarkıya bayılıyorum. Bende şarkıyla birlikte söylemeye başladım. Şarkı bitti. Benimde başım arıdı biraz. Kesin Özgür'ün de başı arımıştır diyerek kapatım radyoyu. Ona baktığımda yüzünde alaycı bi gülümseme vardı. Bende alayla" evet sesim çok kötü. Ama napcan allah vergisi. "Dedim.

" Yo hayır ben onun için değil, sesine de haksızlık etmemelisin bence gayet güzel."

" hehe. Peki sen niye güldün?"

" hiiç aklıma bişey geldi sadece."

" Hee tamam"

Okula geldik. Teşekkür edip indim arabadan. Oda 'nedemek herzaman hanfendi' dedi. Çok kafa bir çocuk. İkizine göre.

Okul bahçesine girdiğimde Elçinler biraz garip bakıyordu. Onların yanına gittim.

" Ne oldu size ya. Yüzünüzden düşen bin parça"

" Mert...gitti."

" Nasıl yani? "

" Bizde anlamadık. Bana msj attı. Amerika'da yaşayacakmış artık. Daha sonra baktım birtek bana mesaj attı, bende evine gittim. Kapıyı çaldım kimse açmıyor, bende arka bahçenin penceresine vurayım felan dedim. Oraya gittim. Baktım hiç eşya yok. Bizde şok olduk."

Gerçekten şok olmuştum. Buraya kadarmış. Tamam onunla sevgili olmaya bilirim. Ama onu arkadaşça gerçekten çok seviyorum. Ve bu eğer benim yüzümdense... off.

Elçinlerle beraber sınıfa çıkalım dedik. Hem ben belki olanları sindiririm. Ders geometri. Eğlenceli bir ders yani.

......

Mert'en....

O salak çocuk Eylül ün peşinde dolaşıp duruyor. Sinirlerim bozuk bir şekilde eve geldim. Ve yine bağırış çağırışlar. Bana bu bağıtış çağırışlatı unuturan tek kişi Eylül'dü. Babam beni görünce bana

"Gidiyoruz"

Şok olmuş bir şekilde babama baktım. " Nasıl yani? Siz ne diyosunuz? Benide o pislik işlerinize ortak etmeyin. Okuyacağım. Ve sizin gibi olmayacağım. Üniversiteyi bitireyim kurtulacakdınız benden. Ama şimdilik beni rahat bırakın."

Babam sinirli bir şekilde"brn ne dersem o olacak. Ve benden sonra o işin başına sen geçeceksin. O kadar. 4 saat sonra uçak kalkacak. Sende hazır olacaksın. Yoksa olacakları sen düşünürsün. "

Sinsi sinsi anneme baktı. Pislik herif. Anneme zarar vermesine izin vermem. Onu yine üzecek. Alçak herif. Annemlede zaten parası yünden evlenmiş.

8.sınıf.....

O iğrenç matematik ödevini yaptıktan sonra salona geçip televizyon izlemeye başladım. Canım sıkıldı ya. Babamın yanına gideyim napıyor acaba. Babamın çalışma odasının yolunu tutum. 3. Kataki odasına doğru giderken sinsi sinsi gülme sesleri duyuyordum. Kapı biraz açıktı.
Babam biri ile konuşuyordu.

"Yavaş yavaş yaklaşıyorum.....Aynen öyle. İşin içine çocuk girmeseydi o kadını şutlamam daha iyi olacaktı. Ama benim yerime sonra o geçecek....İşlerim biraz daha iyi olsun....Aynen. Zaten şuan herşey benim üzerime. Salak kadın 'seninle herzaman birlikte olacağız' diyerek herşeyi bana verdi.....Tabiki yalan felan söylemeyeceğim....Hayır ondan bişey yapmasını da beklemeyeceğim. Diycem' al çocuğnu da al git. Seninle işim buraya kadar. Ne halin varsa gör.'Diyeceğim.... "

Aman Tanrım.

Babam beni görünce şok oldu." Tamam. Neyse şimdi işim var sonra konuşuruz. " diyerek kapatı telefonu ve yanıma gelip yakamdan tutu. Koridora kafasını uzatıp bir sağa bir sola bakıp kapıyı kapatı ve kitledi. Bana dığru geldi.

" Seni küçük velet! Ne kadarını duydun?"

Korkmuştum. Hemde çok. Cidden yapacağı şey bumuydu. Lanet olsun.

Duşumu aldıktan sonra kendimi yatağa attım. Boş gözlerle tavanı nerdeyse 5 dakika izledim. Daha sonra kitaplığığın yanına gittim. En sonda duran sararmış yapraklı çilek kokulu defteri elime aldım. Kapağını açtım. Ilk sayfada Eylül'ün resmi vardı. Gözümden 1 damla yaş fotoğrafa düştü. Daha fazla bakamayacağımı anladım ve defteri yerine geri koydum.

Odaya son kez bakıp kapıyı kapatım.

¿¿¿¿¿¿¿¿¿¿¿

Eylül'den...

Kendimi bi türlü derse verememiştim. Aklım hala Merteydi. Evine gidecektim çıkışta. O bana veda bile etmemişti. Ama ben onun kokusunu saran odasına tekrar gidecektim. Bana sevgili iken verdiği anahtar hala duruyordu.

$$$$$$$$$

Bahçe kapısını açtım. Aklıma eski günler gelmişti. Gerçekten bu evde çok anımız olmuştu. Kapının önüne geldiğimde anahtarı çıkardım ve deliğe yerleştirdim. İçeri girdim ve kapıyı arfımdan kapatım. Boş salona baktım. Hiçbir eşya yok. Bomboş. Merdivenlere yöneldim. Ayakabıların çıkardığı tok ses evin içinde yankılanıyordu. Odasının önüne geldiğimde önce biraz durdum daha sonra kapıyı açtım. Akşam güneşi odasına yayılmıştı. Herşey gitmişti. Sadece kitaplığı vardı. Dikkatimi kitaplığın içindeki defter çekti. Gidip defteri elime aldım. Sayfasını açar açmaz çilek kokusu burnuma geldi. Ve ilk sayfada benim objektife gözlerimle adeta aşığım diye haykırıyorum. Sayfayı değiştirdiğimde yine bi kaç resim daha.

"Bücür hırsızlıklara da başlamış he?"

Bunun burda be işi var?

*****

Sizce kim?

Mert mi?

Çağrı mı?

Özgür mü?

İyi okumalar bücürlerim :*

YAKINDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin