Taekook~Pretty Family🖤

İyi uykular Jiminie..

(Ve son karakter Yoongi..)

Telefonu Namjoon'a verip geri yerine dönmüş siyah sandalyelerin birine oturup cam duvardan dışarıyı izlemeye başlamıştı. Düz fakat anlaşılması zor bir insandı Yoongi. Sevmediği insanlardan haz etmez fazlasıyla ön yargıya sahipti. Çoğu zaman ön yargıları doğru çıkardı çünkü bir insanın bakışlarından bile anlardı nasıl biri olduğunu...

Yoongi'nin tek arkadaşı da Namjoon ve Taehyung'du. Yeni insanlardan pek haz etmek ama kimseye kötü davranmazdı. O gün Namjoon'un diğer arkadaşlarıyla tanıştığında da alışması zaman almıştı. Hepsini sevmişti, eğlenceli insanlardı. Aralarından biri dikkatini fazlasıyla çekmişti ama.. Jimin.. Jimin'e fazlasıyla hipnoz olmuş gibi hissediyordu. Sarı saçları, kısa boyu, minicik elleri, mochiyi andıran yanakları... Ona karşı savunmasız hissediyordu.

Jimin onu tatlılığıyla, nazikliğiyle ve masumluğuyla onu büyülemişti. Yoongi de bundan şikayetçi değildi tabii.. onu düşünmekten kendini alamıyordu..

Oturduğu sandalyeden kalkıp dükkanın kapısına doğru adımlamıştı. Biraz temiz hava almak istiyordu. Kaldırımın üstünde geceyi aydınlatan ayın altında havayı içine çekiyordu. Kemikli ellerini cebine koymuştu. Ciğerlerine dolan temiz hava onu gülümsetmişti. 

Sevgilisiyle konuşmasını ve aynı zamanda da gelen müşterinin dövmesini bitiren Namjoon, arkadaki odadan çıkıp müşteriyi uğurlamıştı. Yoongi yanından geçen kadına saygıyla baş selamı
vermişti.

"Yoongi?"

Namjoon dükkanın kapısından gördüğü Yoongi'ye seslenmisti. İsmini duyan Yoongi arkasını dönüp Namjoon'a baktığında bu kadar hava almanın yeterli olduğunu düşünüp cevap vererek dükkana girdim.

"Efendim Namjoon?"

Elindeki telefonu Yoongi'ye uzattı Namjoon.

"Bir sorun yok değil mi?"

Telefonunu elleri arasına alan Yoongi önce saate baktı.

"Hayır bir sorun yok. Bitti mi işin?"

"Bende onu diyecektim. Benim işim bitti. Seokjin de merak etmiş. Eve geçiyorum diyecektim."

Kenardaki siyah askılıktan ceketini alıp giyindiğinde Yoongi başını salladı.

"Tamam bende etrafı toplar çıkarım. Sen bekletme aşığını."

Namjoon duyduklarına gülüp Yoongi'nin omzuna vurmuş ve sürekli arkadaşına söylemekten kaçınmadığı şeyi dile getirmişti.

"Keşke seninde bir aşığın olsa da bizde tanışıp seninle dalga gecebilsek Yoongi."

Bu sefer gülen taraf Yoongi'ydi. Önceden 2 den fazla ilişkisi olmamıştı ve ikisinden de bir hayır gördüğü söylenemezdi."

"Sağol Gamzeli, ben hiç almayayım."

Namjoon tebessüm edip elini arkadaşının omzuna atmıştı.

"Herkes onlar gibi değil Yoongi. Sütten ağzın yandı diye süt ürünlerinden uzak duramazsın."

Bu sefer Yoongi daha yüksek sesle gülmüştü.

"Bu nasıl benzetme lan?"

Namjoon da güldüğünde tekrar konuştu.

"Ben anlamam. Kalbini ve ruhunu yalnız bırakma Yoongi. Onların da bir şeylere ihtiyacı var."