Kalbimin sesi bütün ciyana duyrulacak şekilde yüksek çıkıyordu. Göğüs kafesim yerinden çıkacak gibi, dudaklarım yarım bir şekilde açık nefes alıp vermeye çalışıyordum.Sakin ol, nefes al. Nefes almalısın. Yanaklarını şişirme, hayır. Tamam sakinim. Sakin kalacağım.
Levi... bu bakışta neyin nesi? Hayal mi görüyorum yoksa gerçekten karşımda mı? Sanırsam bayılacağım. Evet kesinlikle bayılacağım.
"Eren, Eren iyi misin kendine gel!"
●●●
Gözlerim kısık bir şekilde tavanı izlerken yana dönerek kolumda ki seruma bakmıştım.
Heyecandan ciddi anlamda bayılmıştım. Ve şu an kollarını birleştirmiş karşım da Connie duruyordu. Canım benim derse de girmemiş benim için.
"Çok rezil oldum mu?"
Connie bakışlarını yere çevirip başını umutsuzca iki yana sallarken geri kaldırarak gözlerime bakmış, konuşmuştu.
"Kantinde ki herkes şok oldu amına koyayım. Ve buna Levi'da dahildi. Neyse ki yanına çömelip seni kendine getirmeye çalışırken adam oflayarak seni buraya getirdi."
Ani refleks ile oturduğum yerden kalkarken serumu sökerek gözlerimi büyümüştüm.
"Nasıl lan? Nasıl getirdi?"
Connie bana göz devirdikten sonra bir of sesi çıkararak anlatmaya başlamıştı.
"Normal bildiğin yerde sürükleye sürükle- mal mısın Eren? Aldı kucağına getirdi buraya kadar da. Şu an bayağı haterların var ama haberin olsun."
Beni kucağına alıp buraya getirdi. Levi? Levi beni kucağına alıp buraya getirdi. Yatağa geri yatıp kafamın altında ki yastığı ağzıma alarak çığlık atmaya başlamıştım. Bir kez daha bayılabilirdim her an.
Aklıma Connie'nin dediği şeyler gelince kaşlarımı çatıp salya dolu yastığı bırakmıştım.
"Hater derken? Ne alaka lan?"
Connie şok içinde yastığa bakarken öğürmüş gibi yapıp hala tiksindirici bakışlarını bana atıyordu.
"Haberin yok galiba. Şu senin eski sevgilin çizimleri ile meşhur oldu ardından yakışıklılığı ile. Onun için fan sayfaları bile kuran asalaklar var."
Yüzüm buruşurken ona anlamaz bakışlar atıyordum. Bir kere ben Levi'ı kimseye yedirmezdim. O benimdi. Ve hep de öyle kalacaktı.
Okul da benden başka yakışıklı ve güzel kimse yoktur umarım diye düşünüyordum. Tabi ki de yoktu. Ben Eren Yeager'ım. Hem güzelim hem yakışıklıyım.
Deli gibi sırıtmaya başlarken olduğum yerden kalkıp çıkan ayakkabılarımı giymiş ardından deri ceketimi üzerime geçirmiştim. Connie'e bakıp gidelim diyecekken sürgülü kapının açılmasıyla ikimizin de bakışları oraya dönmüştü.
Bak böyle ani girişler yaparsa bir dahakine bayılmam direkt ölürüm.
O an dikkatli bakamamıştım ama ne kadar uyumlu giyinmiştik üzerinde ki deri ceket benden daha iyi duruyordu.
Tanrım her şeyi iyi duruyordu. Ben böyle bir adamı nasıl elimden kaçırdım? Tamam hala elimden kaçmış değil.
Elim demişken ben hızlı bir şekilde nereye yürüyordum şu an? Elimin içinde ki ellere bakıp kaşlarım çatılırken ensesine baktım. Elimden kaçmamış cidden.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Foreign-Riren
Fanfiction"Anlamıyorsun Armin. O üniversiteye ne olursa olsun girmem gerek." Ya yıllar önce ki eski sevgilinizi hala seviyor olsaydınız? Onun okuduğu üniversiteye gitmek için uğraşır mıydınız? Ben yapardım. Onu kendime yeniden aşık etmek için her şeyi yapardı...