Hey, Policeman / Yoonseok - Yarı Texting

8- Hapis

"Jung Hoseok için tutuklama kararı alınmıştır."

Hakim tokmağı vurduğunda, karısı bu çocuk tarafından öldürülen adamın yüzünü bir sırıtış kapladı. Sonunda onu bulmuş ve hapishaneye attırmıştı. Ancak intikamını alabilmiş miydi? Hayır. Henüz alamamıştı. Bu yüzden alacaktı, fakat kendisi değil, çünkü daha önce de dediği gibi o kendisinden yaşça küçüklere vuramazdı. Ama vurdurabilirdi.

Biliyorum, bu çok piççe. Kesin babasından görmüştür bunları.

Genç oğlan gayet rahat bir tavırla kendisini götürmek üzere yanına gelen polisleri izledi.

"Biraz daha mı hızlı olsanız? Belki aksiyon filmlerindeki gibi kaçarım falan ya."

Onların göz devirmelerine rağmen adımlarını hızlandırmaları Hoseok'u eğlendirmiş olacak ki hafifçe güldü. Ama kimse bunu umursamadı tabii ki.

~

Gardiyan bir kapının önünde durup kapıyı anahtarla açtı ve Hoseok'u içeriye doğru ittirdi.

"Hadi iyi şanslar."

Hoseok daha ne anlamda dediğini soramadan gardiyan kapıyı arkasından kapatıp kilitledi.

"İyi şanslar mı...?"

Bir süre kapıya bakıp daha sonra da odaya döndü: 3 tane yatak vardı. Birisi tek; diğeriyse çift ranzalıydı. Alt ranzada iki kişi Hoseok tarafa sırtları dönük bir şekilde duvara dönük oturuyorlardı. Büyük ihtimal dışarıdan gizlice içeriye getirdikleri malları aralarında satıyorlardı.

Hoseok elindekileri kendi yatağının üzerine koyup onların oturduğu yatağa doğru ilerledi, arada 1,5 metre varken de durdu.

"Hey?"

İki çocuk hafifçe başlarını ona doğru döndüler. Ama keşke dönmeselerdi.

"Jimin?!"

"Hoseok!"

Jimin dediği çocuk hızla kalkıp yatağın etrafında dolaşarak Hoseok'un yanına doğru geldi.

"Seni burada gördüğüme sevindim."

Karşısındaki çocuğun yüzüne bir sırıtış yerleşince Hoseok yutkundu. Bu çocuk kesinlikle belasının ebesiyle nikahı kıyacaktı.

~🦝🔪🔫👮🏻‍♂️~

Kaos mu geliyor, ehe?