0.9

3K 351 638
                                    

Baji

Chifuyu denen kızarmış erişte katiliyle aynı sınıfta olma lanetini sindirememişken okul çıkışı da ona maruz kalmaya zorlanmıştım. Ah, hayatımdan nefret ediyordum.

Mikey piçi Draken'in sırtına tırmanmış, boştaki eliyle de sevgilisi Takemichi'nin saçıyla oynuyordu.

Kazutora, normalde bizimle pek takılmazdı. Orta okulda, Mikey'nin abisi Shinichiro'yu yaraladığı ve üstüne de iki sene ıslah evinde kaldığı için kopmuştu bizden. Bir motor uğuruna hem de. Mikey ve Shinichiro onu affetmişti affetmesine ama hâlâ kendini suçluyordu.

Chifuyu piçiyle neşeli bir tonda konuşarak yürüyordu. Ne konuştuklarıyla ilgilenmiyordum ama sinirlerim bozulmuştu. Chifuyu'yu dövmek istiyordum.

Hiç kimse beni sikine takmıyordu belli ki.

Okuldan iyice uzaklaşınca boktan gözlüğümden kurtulup gömleğimin kollarını kıvırdım. "Sikerler yapacağınız işi," diye bağırmamla beşi de bana dönmüştü. Chifuyu'ya diktim bakışlarımı. "En çok da seni sikeyim. Eve gidiyorum ben."

Draken bıkkınca göz devirirken Mikey orta parmak sallamakla yetinmişti. Kazutora da bezgin görünüyordu.

Chifuyu, eğlendiği her halinden belli bir ifadeyle birkaç adımla yanımda bitti. "Siz önden gidin. Bizim halletmemiz gereken bir mevzu var."

Diğerlerinin karşılık vermesini beklemeden koluma yapışıp ara sokaklardan birine soktu bizi. Eli küçük ve soğuktu. Öylesine afallamıştım ki tepki bike verememiştim. Beni tenhaya çekmekteki amacı neydi ki?

Çevreye göz atıp sırtını duvara yasladı ve alaycı bir gülüş yaydı suratına. "Anlat."

Karşısında dikilip yumruklarımı sıktım. "Kazutora ile çıkıyorsun. Çocuğun zaten bozuk olan kafasını daha da sikeceksin."

Kazutora için cidden endişeleniyordum aslında. Çocukluk travmaları yüzünden delirmeye meyilliydi ama şu anda sadece saçmalıyordum.

Gür bir kahkaha atmasıyla iyiden iyiye afallamıştım. "Cidden arızasın."

Gömleğinin yakalarını kavrayıp yüzüne eğildim. "Arkadaşımın iyiliğini düşünüyorum."

Evet, daha da saçmalıyordum.

Alt dudağını yaladı ellerime bakarken. "Kazutora ile sevgili olmadığımı söylemiştim. Olmaya niyetim de yok. Kazutora harika biri ama gay değil."

Dişlerimi sıktım. "Gay olsaydı ilgilenirdin yani?"

Göz devirip ellerimi itti. "Bu işi fazla uzattın."

"Ne de-"

Aniden, kravatımı kavrayıp dudaklarıma yapışmasıyla sorum yarım kalmıştı.

Siktir, Chifuyu beni öpüyordu. Kafama noodle paketi atan şerefsiz, beni öpüyordu.

Alt dudağımı ısırmasıyla dudaklarımı aralamak zorunda kalmıştım. Sırıttığını fark edince onu duvara iyice bastırıp üst dudağına saldırdım. Tadı güzeldi. Yaptığım hoşuna gitmiş olacak ki boştaki elini saçıma daldırıp siyah tutamları sertçe çekti.

Nefesim kesilince birkaç adım gerileyip elimi ağzıma kapattım. Dövmeyi planladığım herifle öpüştüğüme inanamıyordum.

Chifuyu, dağılan kılığını düzeltip güldü. "Bir daha beni Kazutora konusunda daraltırsan seni yine öperim." Kızaran alt dudağıma dokundu. "Ve bu kadar yumuşak davranmam."

Buna yumuşak mı diyordu yani?

Alnına dökülen sarı saçı, parlak mavi gözleri, bembeyaz teni ve pembe dudaklarıyla güzeldi. Chifuyu Matsuno, egoist bir piç olmayı hak edecek kadar güzeldi.

Mantığım, beni usulca terk ederken onu belinden kavradım. "Kazutora'yı rahat bırak."

Tek kaşını kaldırdı ve öncekinden bile daha sert bir şekilde yumuldu dudaklarıma. Piç kurusu çok güzel öpüşüyordu.

biraz şey oldu










kızarmış erişte || tokyo revengers Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin