10; kırık mercekler,

160 29 16
                                    

10; kırık mercekler,

katsuki, düzelmiyordu.

hastalığı daha da kötüye gidiyor, günden güne anıları birbirinin içine giriyor, sık sıkı ise zihninde yaşadığı şok etkisinden ötürü olduğu yere yığılıyordu.

tartışmalarımız artıyordu, bazı zamanlarda katsuki beni tanımıyordu ve zor zamanlar geçiriyorduk, sonrasında ilaçlarını almak zorunda kalıyor ve bana sırtını dönerek uyuya kalıyordu.

bu bir süre böyle devam etti devamında ise; onun için yabancıdan farksız değildim artık.

katsuki beni hatırlamıyordu, onun hayatına yeniden farklı bir kişilik olarak girme şansım da yoktu.

olsa dahi, kabul görmüyordu.

ağrıyan gözlerimi onun uyuyan çehresinde gezdirdim bir süre, parmaklarım da yüzünde geziniyordu. uyanacak korkusu da yoktu çünkü içtiği ilaçlardan ötürü uykusu öylesine derindi ki benim varlığımı dahi hissedemiyordu.

burnumun ucu sızladı, tüm yaşadıklarım öylesine ağır geliyordu ki artık onun tarafından gelecek hiçbir darbeyi kaldıracak durumda değildim.

katsuki vefasız bir sevgiliydi, acıyı damarlarıma varana dek hissetsem de en sonunda kendimi onda bulmadan edemiyordum.

küçük bir damla gözyaşı düştü katsuki'nin yanağına, önce olduğu yerde kımıldandı ardından ise dudaklarını birbiriyle şapırdatarak uykusuna kaldığı yerden devam etti.

bu görüntü karşısında dudaklarım iki yana kıvrıldı ve ben katsuki'ye sarılmak istedim.

tabi, isteklerim son zamanlarda sürekli olduğu gibi yanıtsız kalırken irislerim dağılmış odada gezindi durdu.

eve katsuki ayakta olduğu vakit gelmiyordum artık, varlığımdan bir haberdi, yalnızca geceleri geç vakitlerde, birkaç saatliğine de olsa geliyor onu izliyor ardından ise kendi çöplüğüme geri dönüyordum.

"bundan sonra, bir ömür seni göremeyecek olmam ne acı." diye mırıldandım parmaklarım saç tutamlarında gezinirken, ellerim titriyordu.

zorla aldığım kararlar öylesine zor geliyordu ki benliğime, çığlık atarcasına ağlamak istiyor fakat ağlayamıyordum.

katsuki'ye karşı oldukça kederliyim fakat ona bir defa dahi "yorgunum" diyememiştim.

yalanlar üzerine kuruluydu bütün ilişkimiz ve parçalanmamıza ramak kalmıştı.

her hikaye baştan başlayabilir, hayat yeniden de sevilebilir.

dudaklarım kıvrıldı alayla, tek bir harfine varana dek inanmıyordum şu anlamsız cümleye. nasıl yeniden kuracaktım tüm taşları katsuki'nin üzerine olan hayatımı?

her bir zerrem katsuki diye titrerken, hayatı yeniden sevmek, cümlesi kadar saçma cümle daha yoktu.

"biliyor musun insan iyi hissetmediğinde gün batımın tadını daha iyi alıyor," dedim katsuki'ye doğru fısıldarken.

"hayır, seninle geçirdiğimiz gün batımının tadı daha bi' farklıydı, hoş sana bakmaktan güneşe odaklanamıyordum ya, şimdi de seni düşünerek seyrettiğim gün batımları güzel geçiyor diyerek kendimi kandırıyorum."

Cheat | KatsudekuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin