the sweeplings - across the sea
..
gözünün kararmasıyla camın kenarındaki yere düşmüştü küçük çocuk yavaş yavaş kapanıyordu gözleri ince kurumuş dudaklarından ise son bir kelime çıkmıştı
-hyunjin..
gözlerini başında hissettiği ağrıyla açtı gözlerini aralamasıyla büyük annesinin endişe dolu sesi dolmuştu kulağına
-uyandı! felix oğlum iyi misin? çok endişelendim senin için!
yüzünün yakınındaki büyük annesinin endişeli yüzü ve sağ tarafında tanımadığı doktor gibi görünen bir adam vardı
-b-bana ne oldu?
-hatırlamıyor musun?
-hmm?
-denize gideceğini söyleyip uzun süre gelmediğinde merak ettim sana bakmaya geldiğimde bayıldığını gördüm 2 gündür aralıksız uyuyorsun felix
-hm? a-ama ben eve gelmiştim
-anlaşılan hayal görmüş
-peki ya hyunjin? büyük anne hyunjin nereden?
-o kim?
-s-sana bahsettim ya! denizin orada tanıştığım çok iyi çizim yapıyor demiştim! hatırlamıyor musun? hem ben eve geldim büyük anne! hatırlıyorum!
-felix.. neyin var? eve gelmedin oğlum sana yalan neden söyleyeyim?
"büyük annesinin üzgünü bakan gözleri karşısında sadece dudağını büzebilmişti
-a-ama ben geldiğimi hatırlıyorum..
-anlaşılan küçük çocuk biraz fazla yorgun düşmüş ve gördüğü hayalleri de gerçek zannetmiş bir süre istirahat et ve kendini çok yorma tamam mı?
-sağ olun doktor bey sizi de 2 gündür yoruyoruz
-ne demek lafı mı olur yeter ki bu küçük iyi olsun
-teşekkürler buyurun geçireyim ben sizi
büyük annesi ve doktor odadan çıktığında sadece bir süre karşısındaki cama baktı dalgınca
-h-hyunjin seni gördüğümü hatırlıyorum!
camın yanına adımladı yorgun düşmüş vücuduyla dışarıya göz gezdirdi hava karanlıktı hala o bayıldığı gecedeki gibi.. aynı zamanda olduğunu düşündü 2 gündür uyuyor oluşunu veya bunların gerçek olmadığına sadece hayal olduğuna inanmak istemiyordu hyunjin gerçekti onun alnına bıraktığı öpücük camdan odasına girmesi onunla geçirdiği kısa da olsa dakikalarda ve denizde tanışmaları gerçekti..
-felix daha dinlenmen gerek böyle kalkmamalısın yine bayılabilirsin
-hyunjin gerçek büyük anne! denizde tanıştım onunla!
-felix oğlum seni aramak için gittiğimde denizin orada senden başka kimse yoktu
-a-ama o beni e-eve bıraktı h-hatırlıyorum h-hatta senin yanına geldim h-hyunjin ile tanıştım dedim a-anlattım sana s-sende bana e-eskiden buralarda da hyunjin adında bir ç-çocuk yaşıyordu dedin
-evet buralar da eskiden hyunjin adında küçük bir çocuk yaşardı felix ama onun o hyunjin olmasına ihtimal yok eminim fazla yorgun olduğun için bayıldın ve hayla gördün onu da gerçek sanıyorsun oğlum hadi gel dinlen biraz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hyunjin Was There /hyunlix
Teen Fictioniki çocuğun akıl almaz bir şekilde birleşen zamanları.. deniz ve yıldız ilişkisi galaksinin sonsuzluğu ve zaman kavramının ortadan kalktığı bir varoluş.. ebedi bir yaşantı.. /angst.. birazcık ana bakış olarak "when marnie was there" animesinden esin...