Bölüm 23

429 89 21
                                    

🦋

Beni sıkıca tutan elin sahibine şaşkınca bakmaya devam ederken babamın, “Arşidük Wizard neden sarayıma bu şekilde girdiniz!” sesiyle ona bakmayı bıraktım. Babama baktığımda gözlerinin altın sarısını görmemizi sağladı. Bu sırada Dük Gastrell’in de babama dönerek,

“Ondan kurtulmamı ister misiniz?” sordu. Bu soru üzerine babam kafasını sallayarak,

“Elfendisinden güç alamaz ama yine de dikkat et.” demesiyle Dük’ün Wizard’a koşması bir oldu. Wizard ise sakin bir ifadeyle beni kendine çekip, bize doğru gelen adamın bize yaklaşmasını  engellemek için büyü kullandı. Oluşan küçük kalkan ikimizi korumak için yeterince güçlüydü. Wizard dan gözlerimi ayırmadan,

“Neden buradasın?” sormaktan kendimi alamadım. O neden buradaydı? Benim Victoria olmamamdan dolayı tiksinti ya da nefret duymadı mı? Olduysa eğer neden beni bu kadar sıkı tutuyor? Neden ondan koruma duygusu hissediyorum?

“Seni İmparatorluk Sarayında bulacağımı söyledim ve benim bundan kastım, senin tek parça halinde olman gerektiğiydi.” mırıldandı. Sözlerini nedensiz bir şekilde bahane gibi hissetsem de onu bozmayıp, başımı bir aşağı bir yukarı yavaşça salladım. Benim dalgın onayıma küçük, belirsiz bir gülümsemeyle baktı. Ardından da önüne döndüğünde o gülümseme yüzünde yok oldu.

Babama beklenmedik bir nefretle bakıyor ama bana bu gözlerle bakmadı. Benim bir Abelya olduğumu anlamadı mı yoksa? Beni sağ eliyle geriye doğru iterek önüme geçtiği zaman birinin kolumu tutması bir oldu. Ona baktığımda Benjamin’in efendisine benzer gözlerle hedefine, yani babamı izleme şeklini gördüm. Onlar beni takip edip, saraya kadar geldiler. Ama buraya gelmek ona sorun oluşturur, neden bunu yapıyor?

“Arşidük Wizard sarayımı terk edin, burada olduğunuzu anneniz Düşes Wizard biliyor mu?” sorarken bana göz ucuyla baktı. Neden beni koruyor onu çözmeye çalışıyor gibi duruyor? Hoş aynı şekilde bende bunu anlamaya çalışıyorum, o neden beni korkuyor?

“Annem? Düşes’in uğraştığım her şeyi bilmesine gerek yoktur, tıpkı şu an ne yaptığımı bilmesine gerek olmadığı gibi!” sesindeki tehditkar tonu daha da kendini belli etti. Bizden uzaklaşıp, babama yaklaşarak, “Merak etmeyin, sorun çıkarmazsınız sorun çıkarmam.” geri adım atıp bana döndü. “Gidelim.” dediği anda kafamı iki yana salladım. Şu an olmaz, kendimi ona karşı açığa vermişken olmaz.

"Ellerini kızımın üzerinden çek ve sarayımı terk edin Arşidük, aksi takdirde Wizard ailesiyle tekrar savaş haline girmek zorunda kalacağız.” dediğinde direkt babama baktım. Bana kızım dedi? Bu biraz tuhaf hissettirdi. Tekrar Wizard’a döndüğümde gözleriyle beni izliyordu. Kim olduğumun gerçekten de farkında ama neden hâlâ benimle duruyorsun?

“Kızınızı almadan bir yere gitmiyorum.”

“Seni küçük p...” küfür etmek istediğinde geri adım atarak onu böldüm.

“Kesin! Arşidük, Abelyalar arasındaki aile kavgası sizi ilgilendirmez, lütfen daha fazla sorun çıkartmadan gidin!” dediğimde gözlerini kısarak beni izledi. Ne demesi gerektiğini bilemez bir ifadeyle beni izlediğinde Benjamin,

“Ama Prenses Victoria...” araya girmek istedi. O bunu yapmak istediğinde Arşidük’ün derin nefes alması onu böldü. Bana üzgün bir ifadeyle bakarak,

“Kendini savunamayacak kadar güçsüz durumdasın ve ölmek için burada mı kalmak istiyorsun?” sordu. Kendini olabildiğince tutmaya çalışarak konuştu. Yanlış bir kelime kullanmamaya özen gösteren bu hali gerçekten de şaşırtıcı. Sana gitmeni söylememe rağmen neden kalmaya devam ediyorsun, git işte! Görende beni seviyorsun sanacak ve sen böyle yapmaya devam edersen bu saçma yanılgıya düşeceğim.

1 Beden 2 Ruh | Tamamlandı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin