ʜᴀʟꜰ-ʙʟᴏᴏᴅ ʙʟᴀᴄᴋ ~ ꜱᴏɴ ᴏꜰ ʀᴇɢᴜʟᴜꜱ

Bölüm 18 Kokuşmuş Potter

Harry dersten çıktıktan sonra tek başına orta bahçeye gitti, Cedric'i arıyordu.

Koridorda kimi gördüyse, ya ona hakaret ediyordu. İnsanların ona bakmasına alışkındı, umursamamaya çalışıyordu, zor olsa bile. Bahçe kapısınının önüne geldiğinde kapıyı kapatan birkaç Hufflepuff öğrencisi ile karşılaştı:

-Rozetleri beğendin mi Potter?

Göğsünde yeşil renkli, üstünde "Kokuşmuş Potter" yazan rozeti gösterdi.

Harry öldürecek gibi çocuğa baktı fakat sonrasında izninizle, deyip ikisini de yararak ortalarından geçti, Cedric'i bulması zor olmadı çeşmenin orada oturuyordu.

Hiç beklemeden yanına gitti:

-Hey Cedric.

Cedric onun geleceğini beklemiyordu, şaşırmış bir ifadeyle toparlandı ve:

-Efendim?

-Bir dakika gelir misin bir şey konuşmamız gerekiyor.

-Tabii.

Çeşmeden uzaklaşıp bahçenin tenha yerlerine geldiklerinde Harry doğrudan lafa gird.

-İlk görev ejderhalar, her birimize bir tane düşüyor.

-Ne? Dedi Cedric afallamış bir şekilde.

-Evet, gördüm.

-Peki Fleur ve Krum onlar biliyor mu?

-Fleur biliyor ams Krum'dan şüpheliyim.

Cedric teşekkür etti ve Harry giderken:

-Rozetler benim fikrim değildi.

-Önemli değil, diye karşılık verdi Harry şu an bunu kafasına takmıyordu. Bahçeden çıkacakken Ron ile kapıda karşılaştı.

-Sen hayatımda gördüğüm en işe yaramaz ahmağın tekisin!

-Diyeceğin başka bir şey var mı?

-Evet, evet var. Benden uzak dur! Dedi ve koşarak onun yanından ayrıldı.

(Burdan sonra Harry Malfoyla kavga ediyor, Moody onu yanına çağırıyor yardımcı oluyor vs. filmle aynı tekrar yazmayacağım)

Harry Moody ile yaptığı görüşmeden sonra aşırı rahatlamıştı, arkadaşlarına söylemek için merdiven basamaklarını üçer üçer çıkıyordu.

Portre deliğinden tırmandığınds Hermione ve Taylor'u her zamanki yerlerinde buldu, kanepeye oturmuş çalışıyorlardı. Taylor'un defterine hararetli bir şekilde bir şeyler yazdığını gördü.

-Peki ya öldüren lanet?! Dedi artık kafayı yemek üzereydi.

-Saçmalama! Diye karşılık verdi Hermione, Harry gülerek o ikisini izliyordu ki Hermione onun geldiğini fark etti.

-Sen neden bu kadar mutlusun?

-Belki ölümün getireceği huzur ile kucaklaşmıştır, dedi Taylor cüretkâr tavrından ödün vermeyerek.

-Moody ile konuştuk, bir fikri var.

-Ne?! Dedi ikisi de bir ağızdan.

-Süpürgemi kullanmamı söylüyor.

-İyi de süpürge götürmene izin yok ki.

-Asa götürmeye iznim var,. Ateşokunu turnuva alanına yakın bir yere saklayacağız ve onu çağıracağım.