• Sorgu •

104 18 5
                                    

2002

Taylor uyuduğu yatağından cama çarpan bir güvercin yüzünden uyandı. Hermione'nin mesaisi sabah erkenden bsşladığından çoktan gitmişti, Taylor'unsa bir saat önce bakanlığa varmış olması gerekiyordu ama yeni uyanmıştı. Sıçrayarak uyandı, saati gördüğünde başından kaynar sular dökülmüştü. Koşarak banyoya gitti, kıyafetlerini yırtarcasına çıkartıp soğuk suyun altına girdi, suyun ısınmasını bekleyecek vakti bile yoktu. Buz gibi sular altında titrerken çocukluğundan beri kullandığı vanilyalı şampuanı yere düşürdü. Almak için eğildiğindeyse kalkarken kafasını duş demirine çarptı, başına gelen tersliklerle beraber sinir kat sayısı da yukarı tırmanıyordu.

Hızlı bir duştan sonra kendisini dışarı attı ve aynanın karşısına geçti, bir eliyle saçını kuruturken diğer eliyle de dişlerini fırçalamak pek akıllıca bir tercih değildi, fön makinesinin etkisiyle ağzının çevresindeki diş macunu göğsüne sıçramıştı.

İşini bitirdikten sonra havluyla suratını temizledi ve iki-üç santim uzunluğuna gelmiş sakallarında elini gezdirdi, tıraş olmalıydı ama vakti yoktu. Bu aceleyle tıraş olmaya çalışsa suratını kesiklerle dolduracağını biliyordu, bu yüzden hiç bulaşmadı. Stajyerlik dönemi bittiğinden beri sakal serbestti, artık kendi odası bile vardı.

Banyodan çıktıktan sonra yatak odasına gidip siyah pantolon, kot gömlek, deri trençkot altınaysa postallarını giydi ve koşarak evden çıktı. Fakat birkaç saniye sonra duraksayıp geri döndü, elini cebine götürdüğünde araba anahtarlarını bulamamıştı.

Kapıyı açıp duvara asılı anahtarlardan birini aldı ve arabasına yönelip kapıyı açtı. Birkaç dakikalık karmaşa dolu sürüşten sonra Londra metrosunun yakınındaki bir yere park etti ve arabasından inip üstünü kontrol etti, bu sefer bir şey unutmamıştı.

Hızlı adımlarla metroya indi, yeni inşa edilmiş olan geçite şifreyi tuşlayıp girdi.  En sonunda bakanlığa varabilmişti, yapmacık gülümsemesiyle herkesi selamlayarak odasına gidiyordu ki Suçlu Sorgu bölümünün önünde Harry ve Ron'u dikilirken gördü.

-Siz neden buradasınız? Dedi merakla.

-Veritaserum bekliyoruz. Harry terlemiş ve sıkılmıştı.

-Veritaserum mu? Neden?

Ron Harry'e izin vermeden araya girdi.

-Konuşturamadık, stoktaysa kalmamış. Hazırlanmasını bekliyoruz.

Taylor kollarını sıvadı,

-Burada bekleyin, diyerek içeri girdi ve kapıyı içeriden kitledi.

-Ne yapabilir ki? Dedi Ron.

-Bilmiyorum. Bekleyeceğiz.

İçeriden gelen birkaç çığlık sesinden sonra Taylor yavaşça kapıyı açıp dışarı çıktı,

-Brockenhurst numara kırk iki. Kaçırmadan yetişelim.

-Nasıl?! Dedi ikisi bir ağızdan.

-Bir şekilde hallettim işte, birkaç saat baygın kalabilir.

ʜᴀʟꜰ-ʙʟᴏᴏᴅ ʙʟᴀᴄᴋ ~ ꜱᴏɴ ᴏꜰ ʀᴇɢᴜʟᴜꜱHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin