ʜᴀʟꜰ-ʙʟᴏᴏᴅ ʙʟᴀᴄᴋ ~ ꜱᴏɴ ᴏꜰ ʀᴇɢᴜʟᴜꜱ

Bölüm 67 Ölüm İkilisi

Gryffindor Slytherin maçı kapıya dayanmıştı. Bu maç her iki taraf için de çok önemliydi, eğer Slytherin kazanırsa şampiyonluğu garantileyecekti. Gryffindor kazanırsa da şampiyon olma şansı yakalayacaktı. Harry fazlasıyla gergindi, oyuncular maçtan beş dakika önce sahaya çıktı ve pozisyonlarına yerleşti. Taylor ve Ginny her zamanki gibi dip dibe duruyorlardı.

-Sence ne olacak? Dedi Taylor çizmesini sıkarken.

-Bilmiyorum, ne olursa olsun kazanmamız gerekiyor. Çalıştığımız taktiği hatırlıyorsun değil mi? Ben üstten gidiyorum sen de...-

-Altına süzülüp senin bıraktığın topu yakalıyorum evet.

-Teorik olarak ezberliyebilmene sevindim tüy yumağı.

-Tüy yumağı mı? Yanaklarımı mıncırırken dalga geçmiyordun ama.

-Maça mı odaklansak? Dedi Ginny gülerek.

-Konuyu sen dağıttın kızıl. Harryle ne zamandan beri çıkıyorsunuz?

-Biz çıkmıyoruz aptal

-Gerçekten mi? Uzaktan çıkıyor gibi görünüyorsunuz.

-Kes saçmalamayı da maça odaklan.

-Daha başlamadık ki.

-Emin misin?

Ginny bunu dedikten sonra Madam Hooch düdüğü çaldı ve maçı başlattı. Taylor hazırlıksız yakalansa da topu yakalamaya başlamıştı, hiç pas yapmadan direkt öne atıldı ve güney yakasındaki halkadan skoru aldı. Slytherin savunmasını gafil avlamayı başarmıştı.

-Harikasın budala!

Ginny hızla yanından geçerek onun eline çakmıştı.

-Eksik olma! Diye bağırdı Taylor onun arkasından.

Quaffle tekrar göğe yükseldi, bu sefer topu yakalayan Slytherin kovalıyıcıları olmuştu. Paslaşarak geliyorlardı ki Katie'nin yolladığı bir Bludger kovalayıcılardan birinin dengesini bozmuştu. Yere doğru düşen topa Ginny bir ok gibi uçtu ve yakaladı, şimdi atak sırası onlara geçmişti.

Hızlıca göğe yükseldi ve topu Taylor'a attı, daha önce çalıştıkları taktiği yapmak için hazırlanıyorlardı. Taylor'un yanına doğru tekrar yükseldi, topu geri aldı ve yavaşladı. Şimdi tek yapması gereken birkaç metre daha ilerleyip topu alt tarafta süzülen Taylor'a bırakmaktı.

Hızla ilerlediler, Ginny topu saldı fakat Taylor biraz sendeledi. Zor da olsa Quaffle'i yakalamayı başarmıştı. Önündeki vurucuları aşmak için hızlı manevralar yaptı ve tüm gücüyle topu ileriye fırlattı. Zor da olsa skoru almayı başarmışlardı.

-Mükemmelsin kızıl!

-Rica ederim!

Maç ilerledikçe Gryffindor tempoyu daha da arttırıyordu, okul tarihinde muhtemelen bu kadar kusursuz bir ikiliye sahip herhangi bir takım varolmamıştı. Taylor ve Ginny bir elmanın iki yarısı gibiydiler, önlerinde durabilen herhangi bir savunma hattı yoktu.

Gryffindor farkı açtıkça sarı kırmızılı tribünlerden gelen sesler iyice artıyor, yeşillerden gelen ses ise iyice kayboluyordu. Maç sunucusu Lee Jordan Ginnyle Taylor için son birkaç maçtır "Ölüm ikilisi" lakabını kullanıyordu.

Fark iyice açıldı, Slytherin tek bir skor alamamışken Gryffindor farkı neredeyse yüze çıkartmıştı. Harry hem gururlu bir şekilde maçı izliyor hem de Altın Snitch'i arıyordu ki kuzey kanadında gözüne sarı beyaz bir parlaklık çarptı. Snitch ona göz kırpıyordu.

Anında dalışa geçti ama yalnı değildi, Slytherin arayıcısı da onu takip ediyordu. Birkaç saniye süren omuz dalaşından sonra Harry rakibinin dengesini bozmayı başardı ve süpürgesinden atlayarak Snitch'i yakaladı. Gryffindor ikiyüz kırka sıfır kazanmıştı. Tarihte görülmeyen bir farkla aldıkları galibiyetin ardından gururla soyunma odalarına indiler. İçeri ilk girenler yine Taylor ve Ginny olmuştu. Kasklarını çıkarttıktan sonra ikisi de birbirine sarılıp galibiyeti kutladı.

-Mükemmeldik! Dedi Ginny heyecanlı bir ses tonuyla.

-Böyle devam edersek koridorlara portremizi bile asabilirler, karşımızda kimse duramıyor.

-Aynen öyle tüy yumağı!

-Şunu topluluğa açık yerlerde dillendirmesen olmaz mı acaba?

-İyi de şu an burada kimse yok ki.

-Her neyse, benim duşa gitmem gerekiyor partide görüşürüz.

-Anlaşıldı ortak.

Taylor eşyalarını topladı ve kimseyle konuşmadan küvetlerin olduğu bölüme gitti, içeri girdikten sonra kapıyı kilitledi ve üstündeki her şeyi çıkarttı. Normalde yapmadığı bir şey yapıp suyu sıcağa ayarlamıştı, saatler süren bir maçın ardından rahatlamayı hak ediyordu.

Vücudunu iyice keseledi ve son olarak vanilya kokulu şampuanı ile saçlarını yıkadı, aşırı uzun olduklarından hem yıkaması hem kurutması hem de günlük hayatta kullanması iyice zorlaşmıştı. Bu Taylor'u cidden rahatsız ediyordu, Londra'ya döndükten sonraki ilk işi gerçek bir berbere görünmek olacaktı.

İyice durulandıktan sonra ayağa kalktı ve küvetten çıkıp aynanın karşısındaki mermere yaslandı. Kendi suratını inceliyordu, gözü yeni yeni çıkmaya başlayan sakallarına takılmıştı. Elini biraz onların üstünde gezdirdi v ie ardından saçını kurutmaya koyuldu.

İşi bittikten sonra temiz kıyafetlerini giydi ve duşluklardan çıkıp ortak salona yöneldi, muhtemelen şu an orada parti vardı.

Ağır adımlarla koridorlardan geçti ve hareketli merdivenleri çıktı. En son portre deliğinden tırmanıp içeri girmişti ki tahmin ettiği manzarayla karşılaştı, bütün Gryffindor oradaydı ve ortada delicesine bir parti ortamı vardı. Her taraf yiyecek doluydu ki Taylor kafasını çevirdikten sonra gördüğü şeyle şoka girdi, Harryle Ginny öpüşüyorlardı. Suratında oluşan bir tebessümün ardından yanlarına gitti ve ikisine de sarıldı,

-Sonunda! Demek sonunda birbirinize itiraf edebildiniz.