VARİSİN LANETİ' (gxg)

9. Bölüm Seks'ten sonra!

Günün sözü;;;;

'Ve senden sonraki sabahı kimseye anlatamıyorum, çünkü anlatılmaz yaşanır...'

....................................

Ertesi sabah;;;;

Gözlerimi açtığımda duvardaki saatle bakıştım istemsizce. Saat 8,30'a geliyordu. Bu kadar uyumazdım normalde. Erkenden kalkar, kahvemi içer, dışarı çıkardım. Ama dün gece ki yorgunluktan sonra normaldi tabii bu!

Tek başıma koltukta uyuyakalmıştım. Üzerim elbette ki çıplaktı. Alt kısmım (yani götüm) çarşafla örtülmüştü. Üzerim bildiğiniz manav gibi, açık tezgahtı. İsteyen rahatlıkla meyvesini seçer ve dokunurdu. O denli açıktı işte...

Hafifce doğruldum. O an Clarke'ın da başka yerde uyuduğunu görmüştüm. O da şömine başında, çırılçıplak uyuyakalmıştı. Sırtını görseniz bir... Ya da görmeyin vazgeçtim. Ne gerek var yani?

Kıyafetlerimi bulmak için ayağa kalkmıştım ama sadece eşofmanım ve iç çamaşırlarım vardı. İyi de tişörtüm neredeydi? Derken;;

'Günaydın' diye bana doğru döndü Clarke. 'Üzerini arıyorsan banyoda küvetin içinde' bir saniye küvet mi dedi o?? 

Şaşkınlıkla ve anlamsız gözlerle ona bakarken; 'Üçüncü sevişmemizde banyoda bulduk kendimizi o sırada tekrar çıkardım üzerini' diyip göz kırpmıştı. İlkinden sonraki detaylar bende bulanıktı biraz. Çünkü kahveme alkol katıp bu anı yani sevişmemizi değerlendirmek istedim. Banyo demek wauuww yaratıcı!

'Ha banyoya gideyim ben o zaman' dedim kafamı çevirirken. Bu kız beni sabah seksine teşvik ediyor çünkü... Hareketlere bak!

'İnşallah kıyafetlerini alıp evden kaçmayı düşünmedin' dedi bana tek kaşını kaldırıp bakarken. 'Sonuçta duvarlara yaslayıp, giren çıkan sendin ben değil!' duvarlar abartılıyor biraz. Alt tarafı sırtı biraz çaprtı. Tamam tamam fazlasıyla sert çarpmıştı... 

'Öyle bir şey düşünmedim elbette' dedim bende. Tabii ki düşünmüştüm ama kıyafetlerim başka yerde, ben başka yerde olunca plan yan yan akıntıya kapılmıştı işte. 'Kahve almak için mutafağa gidecektim'

O an çıplak bir şekilde ayağa kalktı. Boya posa bak yarebbilalemin neler yaratıyorsun sen öyle? Ne diyorum ben ya tövve tövbe! 

Yere atılmış havluyu üzerine sarıp, 'ben duşa gideyim, gelmek istersen banyo ilerde solda' diyip göz kırptı. Yok canım istemem hiç sağ ol!

Fikrimi değiştirmeden mutfağa koşmuştum anında. Ve kahve yapmaya başladım. Beni ancak bu durdururdu çünkü. Üzerimi de banyodan sonra alırım artık napalım!

Yarım saat sonra;;;

Clarke duştan çıkmış ve kahve içmek için yanıma şömine başına gelmişti. Ardından ise yanıma oturmuştu. Elindeki tişörtümü de yanıma koymuştu.

'Tişörtün' diyip imalı imalı güldü. 'Güzel çıkarmışım'

'Baya' diyip dikkatlice ona bakmıştım. Gözlerimi çevirmek istesem de çeviremedim işte!