Hitoshi bugün çok heyecanlıydı çünkü ailesinin diğer köy krallarını ziyarete gittiği yolculuklara ilk kez katılacak ve elektrik köyüne gidecekti. Oraları çok merak ediyordu amacı zaten ailesi ile gezmek değil başka yerleri gezmekti. Elektrik köyü hakkında çok güzel şeyler duymuştu ve en çok hoşuna gidenler ise tuğlalardan yapılan yollar ve evler ve daha önceden elektrik köyüne gidip dönmüş dedesinden duyduğu "duygulara göre renk değişen saçlar"dı. Dedesi ona orada yaşayanların üzgün olduğunda içlerindeki elektriğin içe çekilip gözlerinin ve saçlarının bembeyaz, mutlu olduğunda ise orijinal sarı rengine döndüğünü söylerdi, Hitoshi de bunu çok beğenmiş görmek için can atıyordu.
Uzun yolculuğun ardından Hitoshi hızla at arabasından indi ve etrafa bakındı renkli tuğlalardan evler, etrafta koşuşturan çocuklar ve etrafta sohbet eden insanlar uçan kuşlar ve etraftaki kediler, çok etkilenmişti. Annesinin ona seslenmesi ile irkilip onlara döndü
Toki : Hitoshi gel buraya daha kaleye gideceğiz
Hitoshi : Tamam anne
Hitoshi annesi ile babasının yanına gitti ve rehber eşliğinde elektrik köyünün kralının yaşadığı yere doğru tekrar yola çıktılar.
Kalenin içine girdiklerinde Hitoshi etrafa bakınmaya başladı sonra gözü birşeyler okuyan birine takıldı ve babasına sordu
Hitoshi : baba.. o kim?
Babası Hitoshinin gösterdiği kişiye baktı ve hafif gülümseyip cevapladı
Hajime : O prens Denki, gördüğümden beri büyümüş. En son gördüğümde burada koşuştururdu küçüktü daha
Hitoshi : Kralın oğlu yani, vay be
Toki : neden bu kadar şaşırdın? sende öylesin ya?
Hitoshi : Bilmem.. buradaki herşey çok değişik.. ve çok güzel..
Babası ve annesi kralla ve kraliçe ile görüşmek için gidince Hitoshi merak edip onun yanına gitti
Hitoshi : merhaba..
Denki okuduğu satıra parmağını koyup başında dikilen çocuğa baktı, mor gözleri ve mor saçları görünce onun bugün gelecek olan misafirlerden olduğunu anladı ve ona hafifçe gülümseyerek cevap verdi
Denki : Size de merhaba
Hitoshi gülümsedi ve yanını işaret etti kibar bir tonda sordu
Hitoshi : oturabilir miyim? bir sakıncası var mı?
Denki kafa salladı ve az daha kaydı ardından Hitoshi onun yanına oturdu ve ona dönüp gülümsedi altın sarısı gözlerine ve ona eşlik eden kirpiklerine baktı ardından onunla biraz daha samimi bir sohbet başlatmak istediğinden sorular sormaya başladı
Hitoshi : şey.. bana duygular ile renk değişen saçlarınızı anlatır mısın..?
Denki : sen nereden biliyorsun?
Hitoshi : Ben dedemden duymuştum, daha önceden burayı ziyarete gelince görmüş
Denki : Anladım, anlatayım
Hitoshi kocaman gülümsedi ve ona baktı cidden çok merak ediyor ve bilmek istiyordu
Denki : eskiler buna şöyle der "elektriğin kalbe çekilip duygular ile birlikte saklanması" buna böyle demelerinin sebebi ise üzülünce insanların kendi içine kapandığı gibi bizim vücudumuzda dolaşan elektriğinde içe çekilmesidir. Aynı duyguların yavaş yavaş yok olması gibi elektriğinde yok olması, elektrik yok olunca da saça, göze kirpiklere rengini veren ana madde de yok oluyor ve sarıdan beyaza dönüyor. aslında elektrik yok olmuyor sadece üzülünce kalp etkilenmesin diye kalbe gidiyor ve orada duruyor, tekrar kişi mutlu olduğunda veya iyi bir haber aldığında ise kanla beraber tekrar dolaşmaya başlıyor bu da tekrar sarı rengin dönmesi demek oluyor.
Hitoshi onu hayranlıkla dinlemişti gerçekten hem o güzel ve anlaşılır bir dille anlatmıştı hemde asıl hikaye çok özel duruyordu. sonra gözleri onun saçlarına kaydı arada beyazlar vardı ve gözleri de diğerlerine göre daha açık sarı renkteydi,bunu da sormak istedi ama ileri giderim düşüncesi ile sormaktan vazgeçti.
Hitoshi : Vay be, çok güzelmiş.
Denki : Evet güzel, pek duygu gizleme imkanın olmuyor ama yine de iyi
Denki biraz kıkırdayınca Hitoshi daha çok gülümsedi, bu çocuğu cidden sevmiş onu samimi bulmuştu ayrıca onu beğenmişti de, şu ana kadar gördüğü çoğu kişiden daha güzel bir yüzü vardı ve mimikleri, konuşma tarzı ayrı bir hoştu.
Hitoshi : peki ya saçlarınız hemen o anda mı beyazlıyor? ani ruh değişikliklerinde nasıl oluyor?
Denki : Hemen değişiyor, tabi bu değişim biraz da olayın kişiyi ne kadar etkilediğine bağlı
Hitoshi : hmm, bunu biraz açıklayabilir misin?..
Denki kafa salladı ve birkaç örnek düşündü hitoshi de onu izliyordu ve daha da dikkatli dinliyor aklında tutmak için özen gösteriyordu.
Denki : Şimdi düşün ki yolda takılıp düştün ve üstün pislendi, bu seni üzer ama çok etkilemez bu yüzden bir yada iki saç telin beyazlar ve birkaç saat sonra düzelir ama diyelim ki ailenden çok sevdiğin birini kaybettin ve bu seni çok etkiledi depresyona girdin ve hiçbirşey yapmak istemiyorsun işte bu senin tüm saçlarını beyazlatır ve kendini toparlayana kadar beyaz kalır. tabi ben saç diyorum ama gözler, kirpikler ve kaşlar da var onlar da renk değişiyor.
Hitoshi kafa salladı ve yine onu incelemeye başladı cidden ilgisini çekiyordu
Hitoshi : çok güzel anlattın, hemen anladım
Denki : sağolun
Denki önüne döndü ama Hitoshi ona bakmaya devam ediyordu biraz küçük gözüküyordu kendisine göre ama bunun sadece fiziksel olarak olduğu belliydi çünkü çok olgun hareketleri ve mimikleri vardı. Hitoshi onu izlerken annesinin ona seslenmesi ile hitoshi o tarafa döndü annesi ile göz göze geldi ve onun yanına gitti koşarak
Toki : Hitoshi sen neden öyle bakıyorsun ona??
Hitoshi : Anne ben şey..
Hitoshi biraz kızardığını hissetti ve kafasını döndürüp denkiye baktı ardından yine annesine döndü annesi ona tek kaşını kaldırmış cevap beklercesine bakıyordu, ama sonra konuyu değişti
Toki : Bir hafta burada kalacağımızı söylemeye geldim, sende tabi kralın emri üzerine prens ile aynı odada kalacaksın sana bir yatak taşımışlar bile
Hitoshi : Anne ya prens denki istemiyorsa
Toki : Birincisi ona prens denki deme sende prenssin sonuçta! ikincisi de kral dedikten sonra onun ne hakkına konuşmak
Hitoshi : öyle diyorsan...
Hitoshi annesinin bu katı görüşlerini ve insaları aşağılamasını pek sevmezdi, sözle direk aşağılamazdı tabi ama sözlerindeki iğneleri tüm gücü ile batırırdı karşısındakine.
Akşam yemeğine kadar hitoshi denki ile sohbet etmiş ve akşam yemeğinden sonra da odaya gitmiştiler, şaşırtıcı şekilde denki onun odasında kalmasına birşey dememiş aksine pek belli etmese de sevinmiş ve hoşgörülü bir tepki vermişti. Hitoshi onun odasına gidince etrafa bakındı sonra ise kendi için yapılan yatağa oturdu denki ise aynı şekilde raftan bir kitap alıp kendi yatağına oturmuştu.
Hitoshi : Hey.. denki?
Denki ona dönüp baktı sonra konuştu
Denki : efendim? bi isteğin mi var?
Hitoshi : hayır yok.. sadece iyi geceler diyecektim ///
Denki gülümsedi ve onaylar biçimde kafa salladı ardından kitabı kapatıp komidinin üstüne koydu
Denki : Sana da iyi geceler o zaman
Ardından denki yorganı açıp içine girdi ve hitoshinin olduğu tarafa sırtını dönüp yorganı omzuna kadar çekip yattı, Hitoshi de biraz ona bakıp aynı şekilde yattı ama kendisi ona dönüktü, ona bakmaya devam ediyordu "Neden bu kadar ilgimi çekiyor??" diye düşünmeden edemedi ve onu izlerken bu düşünceleri ile uykuya daldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴛᴡᴏ ᴘʀɪɴᴄᴇs
Fanfiction« ɪᴋɪ ᴘʀᴇɴs » shinkami BxB Barışın sağlanması için yapılan anlaşmanın tamamlanması için büyümeleri beklenen, ve uzun zaman sonra büyüyen iki prens. İkisinin istekleri ve duyguları başka , bambaşka . Hey! bu ikisi anlaşabilecek mi!?