deku

1K 108 84
                                    

"izuku'm, buraya gel."

Çocuk koşarak annesine sarıldı.

"Anne, biraz daha kacchanla oynayabilir miyim?"

İnko çocuğun ardındaki küçük şeytana baktı, gülümseyerek onuda yanına çağırdı ve elini çocuğun başına koyarak saçlarını okşadı,

"Katsuki, hava kararmak üzere başınıza birşey gelebilir. Eve dön, yarın tekrar gelirsin ve tüm gün oynarsınız olur mu?"

Küçük şeytan, meleğe gülümseyerek başını salladı ardından izukuya döndü,
"Yarın görüşürüz deku."

"Görüşürüz kacchan."

Küçük şeytan uzaklaşırken, inko arkasından seslendi,
"Annene selam söyle, dikkatli git."

Katsuki ardında dönüp, el sallamasıyla kanatlarını açarak uçmaya başladı.
İzuku ise annesine dönüp heyecanla sordu,
"Annecim yemek hazır mı?"

İnko gülümsemeye devam ederek ayağa kalktı ve çocuğa elini uzattı.
"Evet! Hemde bir sürü şey yaptım senin için~"

İzuku mutlulukla elini tutarak annesine bakıyordu...
Fakat annesi ne kadar saklamaya çalışsada, ölümü yakındı.

...

İnko hastaydı. Bir melek olarak kendini iyileştirememesiyle beraber, yakında öleceğini biliyordu.

İzuku insan olarak doğmuştu ve başının çaresine nasıl bakacağını bilmiyordu. Daha çok küçüktü...

İzukunun babası bir insan, annesi ise melekti.
Bu yüzden insan olarak doğan çocuk, babasını doğduğu sırada kaybetmesi üzerine annesiyle büyümüştü.

Babasının ölümüde hastalıktan dolayıydı ve inko onu iyileştiremediği için fazlasıyla üzülmüştü.
Bunun üzerine hayatını çocuğunu güvenle büyütmeye adamıştı.
Çocuk ise babasından habersiz büyümeye başlamıştı.

Çok mutluydu, çünkü annesi ve kacchan onun için yetiyordu.
Başka kimsenin çocuğu sevmemesine karşın, katsukinin anneside izukuyu fazlasıyla seviyordu.

Mitsuki, inko ile ormanda yaralı bir halde karşılaşan şeytan kralın karısıydı.

Şeytan kral, oğlu katsuki bir gün tahta geçeceği için onunla ilgilenirken o gün mitsukinin yaralandığından haberi dahi yoktu.
Mitsuki öleceğini düşünerek, ormanın derinliklerinde öylece yatarken, melek ile karşılaştı.

İnko onu gördüğü gibi yardım için yanına koşarak, meleklerin iyileştirme gücü ile mitsukiyi saniyesinde tedavi etti.
Ardından gülümseyerek, halini sorarmasıyla ikili sonrasında çok yakın arkadaş oldu~

Çocuklarının da tanışması üzerine sürekli görüşmeye başladılar.

...

Mitsuki, inkoya sürekli teşekkür ediyor ve halini soruyordu. İnko ise hep iyi olduğunu söyleyerek ona gülümsüyordu.

Fakat son anları olduğunu bildiğinden en son konuşmalarında, mitsukiye hastalığından bahsetmişti. Ve izukuya onun bakmasını istiyordu.

İzuku tek başına çok zorlanabilirdi fakat ardında ona göz kulak olan birinin olduğunu bilmek, inkoyu az da olsa rahatlatabilirdi.

İnko bu şekilde düşünürken, mitsuki bunu reddetti.

"Ona sen bakacaksın inko."

İnko şaşkınlıkla bakarken, mitsuki ona şeytanların özel güçlerinden bahsetti.

Her şeytanın özel gücü olduğu bilinirdi, ve her şeytanın özel gücü farklıydı.

Mitsuki inkoya özel gücünün ne olduğunu söylediğinde, inko bunu reddetti.

Mitsukinin gücü, canını birine verebilmekti...

Bu sayede inkoya olan can borcunu ödeyebilecek. Ve izukunun annesi ile büyümesini sağlarken, katsukiyide ona emanet edebilecekti.

İnko bunu zorda olsa kabul ettiğinde, mitsuki iki çocuklada vedalaşırken gözleri dolmuştu. Fakat inkoya sarılarak ona güvendiğini söyledi.

Ardından güçleri ile inkoya canını vererek onu tamamen iyileştirdi...
Ardından huzurlu bir şekilde hayata gözlerini yumdu.

...

İnko, arkadaşının yasını tutmasıyla beraber göz yaşları döktü. Fakat verdiği söz ile kendini toparlayarak iki çocuğada güvenle bakmaya kararlıydı.

Ta ki bir gece, şeytan tarafından öldürülene dek..

...

İzuku tek başına ormanda ağlıyordu. Yanına gelen katsuki ile beraber, başını kaldırıp küçük şeytana baktı...

"Neyin var deku?"

"Kacchan, annem bir daha gelmeyecekmiş.. senin annenin yanına gitmiş ve birdaha gelmeyecekmiş.."

Yeşil gözlerin altı kızarmış, yaşlar akarken şeytan çocuğa yaklaşıp yanağına bir öpücük kondurdu.

"Sakin ol deku."

Şeytan çocuğa dikkatle baktı, ardından derin bir nefes alarak ona elini uzattı.
İzuku, küçük şeytanın elini tutarak ayağa kalmasıyla burnunu çekti.

Katsuki elini çocuğun alnına koyarak ona yaklaştı,
"Gözlerini kapat deku, ben diyene kadar da açma."

Çocuk merakla bakarken, kacchanın dediğini yaptı ve gözlerini yumdu.
Ardından bütün vücudunun titremesi ile seslendi,

"Kacchan.."

Açmamasını söylediği için gözlerini daha sıkı yumdu çocuk,

"Her yerim yanıyor~"

"Sakin ol, birazdan geçecek."

"Mhh-"

Katuski çocuğun dudaklarına bir öpücük kondurmasıyla, bayılan çocuğu ağacın altına nazikçe bırakarak saçlarını okşadı.

"Deku.."

...

Askerler ormanda dolanırken küçük, yeşilli saçları olan çocuğu ağacın altında uyurken buldu.
Kucaklarına aldıkları çocuğu lorda götürerek durumu anlattılar. Bunun üzerine çocuğu sarayın dışındaki kulübeye yerleştirerek sarayda görevlendirdiler.

İzuku uyandığında itibaren, sarayda işleri öğrenerek. Sevilmemesine rağmen annesine verdiği söz ile hayata tutunmaya çalıştı...

-

Pekala sonraki bölüm kaldığı yerden devam edeceğiz^^

Keyifli okumalar ✨

Devilove Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin